Hermione gözlerini açtığında uyanmayı beklediği yer bir arabanın ön koltuğuydu. Fakat ona sarılan bedenin göğsünden başını kaldırdığında tıngırdayan demir sesi ve camından yansıyan ağaç görüntüleriyle şaşkınlığa uğradı. Sabahın ilk saatleri olduğunu içeriye tam açıyla yansıyan güneş ışınlarıyla anlayabiliyordu.
Hareket eden aracın içinde Tom'u uyandırmamayı özen göstererek araba koltuğundan daha komforlu görünen portatif yataktan kalktı. Üzerine yatağın yanı başında duran kırmızı battaniyeyi alırken pencerenin yanında bulunan küçük oturma alanına yerleşti. Ağaçların arasından yansıyan güneş ışıklarının yarattığı mükemmel manzarayı izlerken gülümsedi.
Kısa tatillerinin günlük bir tren yolculuğundan çok iki üç saat ötede bulunan sessiz bir kasabadaki otel odası olacağını düşünmüştü. Tom Riddle oldukça basit olsada akla hemen gelmeyecek fikirlerin adamıydı.
"Günaydın."
Tom'un uykulu gelen sesiyle bakışlarını güzel manzaradan ayırıp ona döndü. Vuran güneş ışıklarının altında parlayan vücudu ve güzel gülümsemesi ile karşısında bir sanat eseri gibi duruyordu.
"Günaydın."
Uyuşuk adımlarla Tom yanına gelirken sırt çantasından bir termos ve iki kupa çıkardı. Bu kısa tatil için oldukça hazırlık yapmış gibiydi.
"Tatilin günlük tren gezisi olduğunu bilmiyordum."
"Sürpriz."
Hermione, sevimle şekil de konuşmasına gülerken Tom'da vuran güneş ışıklarına gözlerini kısarak karşı koymaya çalıştı. Uyandığın da gözünün içine içine giren güneş ışıklarını pek tercih etmezdi fakat bu durumdan şikayet etmedi. Bardaklara yatmadan önce hazırladığı filtre kahveyi dökerken bir yandan da sırt çantasından dün gece gelirken aldığı çeşitli kahvaltılıkları çıkartıp küçük masaya yerleştirdi.
"Fazla hazırlıklısın Riddle."
Hermione'nin karşısındaki koltuğa otururken sırıttı. Hermione'yi şaşırtmış olmayı becerebildiği için memnunuyeti yerindeydi. Ve bu günün sonunda da kıza duygularına açarken aynı şekil de şaşırtmayı hedefliyordu.
"Bu bir kızı tavlamaya çalışırken yapacaklarımın hiçbir sınırı yok deme şeklin mi?"
"Hayır Hermione."
Hala sıcak olan sert kahveyi yudumlarken Hermione'nin gözlerinin içine baktı. Kahverengi gözleri güneşin yansımasıyla açılarak sarı tonlarına kayarken kalbinin hala güm güm atmasını başarıyordu. Tom Riddle için Hermione Granger geçici bir hevesten veya hoşlantıdan çok daha derin ve anlamlı biriydi. Ölene dek yanında olmayı dilediği, dudaklarını her öptüğün de aynı heyecanı duymayı istediği özel biriydi. Uğruna kendi gururunu yok sayabilecek kadar özel biri.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Impossible || Tomione AU
FanfictionTom imkansızlıklardan nefret ederdi. Ve Hermione kendisi adına bir çok şeyin imkansız olduğuna inanırdı. Tomione AU 130121 - 130621