Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Sanırım bu en kötü fikrindi Tom. Ev de kalabilirdik."
"Tüm günü uyuklayarak geçirmeyi mi düşünüyordun Hermione?"
Tom sırt çantasını düzeltirken Hermione'ye ukalaca baktı. Eğlenebilecekleri bir aktivite bulduğunu düşünürken Hermione her zaman ki gibi yine söyleniyordu.
"Sadece fazla yorucu."
"Bu yorgunluğun ardından güzel sıcak bir duş ve sıcak şarap sence de harika gitmez mi Hermione?"
"Düşüncesi bile harika. Eve şimdi gidip hemen yapabiliriz."
Tom, Hermione'nin elini tutup ardından onu kalabalığa sürüklerken heyecanlanan kalbinin nedenini az sonra başlayacak olan oyuna bağladı.
"...İpuçlarını çözüp bu küçük jetonu bulan ilk ekip bugünün galibi oluyor. Lütfen herkes başlangıç noktalarına geçsin ve ilk ipuçlarını alsınlar."
"Hazır mısın Granger."
"Elbette hazırım Riddle. Kazanamayacağım hiç bir oyun yok."
"Satranç dışında."
Tom ukala tavrını koruyarak gülümserken Hermione sinirle kaşlarını çattı. Bazen sinirlenirlerini oldukça bozan genç çocuğun koluna omzuyla vurdu.
İkisi beraber el ele başlangıç noktalarına geçerken Tom vücudunun normalin dışında tepkiler verdiğini hissediyordu. Elleri terliyor, kalbi tekliyor ve midesi bulanıyordu. Hasta olabileceğini düşündü. Son günlerde fazla mı sağlıksız beslenmişti? Yoksa bu reaksiyonlar başka şeylerden mi kaynaklıydı?
Yanlarına gelen adamın uzattığı kavonozun içinden ratgele bir kağıt çekip açarken Tom, Hermione'ye gülümseyerek söylendi.
"Merak etme. Beraber olduğumuz sürece kazanamayacağımız hiçbir şey yok Hermione."
Hermione, Tom'un söyledikleri hoşuna gitmişcesine gülümserken genç oğlanın elinde ki küçük kağıdı alıp kendi duyabilecekleri şekilde okumaya başladı.
"Çıkarırım seksen sekiz dişimden birine dokunduğunuz da herkesi büyüleyen farklı sesler. Büyük ve ihtişamlı bedenim hakkında her zaman yanılırler insanlar."
Hermione kağıdı cebine sıkıştırırken kahkaha attı. Tom Riddle getire getire onu bir çocuk oyununa getirmişti. Hermione, Tom'u beklemeden ilerlemeye başladığın da genç oğlanın aklı karışmıştı.
"Hermione neye gülüyorsun? Ayrıca nereye?"
Hermione oyun alanın içindeki büyük tahta eve girerken etrafına bakınıyordu. Evin içinde bir yerlerde olmalıydı.
"Hermione?"
"Bir piyano arıyorum Tom. Bana yardım etmeye ne dersin?"
