Bu da neydi şimdi? Bu çocuğun amacını çözebilen varsa bana da söylesin lütfen! Hala eli belimde Zayn'in gidişini aynı sırıtışla izleyen Adam'a döndüm. "Adam neler oluyor?" Yüzünü yüzüme yaklaştırdı. Gayet rahat bir tavırla "bir şey olduğu yok tatlım" dedi. "Nasıl yok birincisi siz nerden tanışıyorsunuz iki aranızdaki düşmanlık nerden geliyor?" Sorumu duyduktan sonra sıkıntıyla bir nefes verdi. "Uzun hikaye boşver" "nasıl-" "Rosie lütfen" sesi sakin ama sertti. Daha fazla karıştırmamaya karar verdim. "tamam şimdilik konuyu kapatıyorum nasıl olsa öğrenicem" sen bilirsin deyip yanağımı öptü. "Aç mısın?" "Biraz" "hadi bir şeyler yiyelim" belimdeki eliyle beni ters yöne döndürüp dışarı doğru yürüttü.
Matt'le görüşeceğimiz için çok uzak bir yere gitmek istemedim. En yakındaki kafeye girdik, siparişlerimizi verdik.
Stüdyonun kapısının önünde duruyorduk. "Ben gideyim artık yarım saat sonra toplantım var." Deyip kollarını belime sarıp öptü beni. "Tamam hoşçakal" "gelişmelerden haberdar et beni" başımı onaylarcasına salladım. Arabasına bindi camı açıp gülümsedi-ben de aynı şekilde- sonra gaza basıp gitti. Ben de stüdyoya girdim.
Odada merak içinde bekliyorduk. Hepimizde bir heyecan bir korku vardı. Daha doğrusu endişe. Matt sonunda içeri girdi ve koltuğuna yerleşti. "Tekrar hoşgeldiniz kızlar" "hoşbuldukta artık sonucu söylesen Matt" artık sabrım kalmamıştı. Hafifçe dediğime gülümsedi, sonra ciddiyetine devam etti. "Kızlar...üzgünüm ama yapımcılar sizi yetersiz buldular" hepimiz şok olmuştuk. Yani şarkımızı gönderdiğimiz 5 yapım şirketi birden mi istemedi bizi. "Hepsi birden mi reddetti Matt?" Maalesef diyerek başını salladı. "Ne açıdan yetersiz bulmuşlar" Celine üzülerek sormuştu. "Bilmiyorum bana genel olarak böyle söylediler daha doğrusu buna benzer şeyler sesinizi beğenmediler resminizi gönderdim yıldız havası yok falan dediler" "peki Matt yardımların için sağol yine de" "kızlar yine gelip kayıt yapabilirsiniz burda. Deneye deneye iyiye ulaşabiliriz" aslında mantıklıydı, bir kere başaramadık diye pes etmek yersizdi. Biz daha zorlu engelleri atlatmıştık, bunu da aşabiliriz. "teşekkürler Matt çok iyisin dostum" elimle rapçiler gibi hareket yaptım. Gülerek hoşçakal dedikten sonra odadan çıkıp evimize doğru yol aldık.
Salonda suratı asık bir şekilde oturuyorduk. Diyecek bir şey yoktu. Tamam her an böyle şeylerle karşılaşmayı bekliyorduk ama birden olunca afalladık haliyle. "Sıkmayın lan canınızı hiç olmadı Blue bar'da şarkıcılık yaparsınız teklifleri hala geçerlidir bence" hepimiz birden Erin'e ters ters baktık. Blue bar dediği yer aşağı taraftaydı ve çalışanların eskortluk yaptığı bir yerdi. "Yok direkt vesika çıkarıp kerhane yapalım burayı Adam büyük patron olur ama sen de gel Erin" hiç istifini bozmadan "olur sıkıntı yok ben de mamanız olurum" dedi. Hala sinirle dalga geçen Erin'e bakarken birden kahkaha atmaya başladım. Benimle birlikte onlarda gülmeye başladı. Ben bu gülmenin neyle sonuçlanacağını biliyordum ve dediğim gibi de oldu. Mal gibi ağlamaya başladık. Birbirimize sarıla sarıla...Sonra da öyle uyuya kaldık.
"Laaağğğğnnn kalkın artık geç kalıcaz!!!" cırtlak sesiyle bağıran aynı zamanda ayağıyla tekme atarak bizi kaldırmaya çalışan Celine'e aynı şekilde ben de bağırdım. "Siktir git başımdan ya yat zıbar bugün okul mu var hayvan!" "dersimiz var gerizekalı unuttun mu? kalk çabuk giyin anca hazırlanırsın" Yerde yorgana sarılı halde yatan Betty kafasını kaldırdı. "lan göt bizi niye kaldırıyon o zaman Rosie'yi de al siktir git tövbe ya." Celine "kalkın nolacak Allah Allah" dedi ve arkasından yastıkla onu yakalamaya çalışan Melisa Betty ve Erin üçlüsünden kaçmak için odasına depar attı. Ben de yavaşça kalkıp odama geçtim, hazırlanmaya başladım.
Celine kendi sınıfına gitti benim dersime daha yarım saat vardı. Bahçede oturmaya karar verdim. Derslerimi bir kaç gündür boşlamıştım. Yetiştirmem gereken bir proje vardı ama ben daha elbisenin taslağını bile hazırlamadım. Şimdi siz diyorsunuz editör ama elbise tasarlıyor ne ayak? Ayrıca Moda tasarım derslerine de giriyorum. Kayıttı, Zayn'di derken zaman ne çabuk geçmişti. Malzemelerimi çıkarıp kağıda bir kaç karalama yaptım ama yok odaklanamıyorum. Amacı neydi? bana niye öyle davrandı? Daha da önemlisi Adam'la aralarındaki bu nefret nerden geliyodu? ben bunları düşünürken yarım saatte geçmiş oldu. Toparlandım ve sınıfa doğru yürüdüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sacrifice
ספרות חובביםMasadan hızla kalkıp bardaktaki suyu yüzüne fırlattım. "Al o teklifini bi tarafına sok Malik. Senin fahişen olmaktansa stüdyolarda yıllarca sürünürüz daha iyi. Bir şey daha var: Git kendini becer!" Salondan çıkarken arkamdan seslendiğini duydum. "Fi...