Uğur böcekleri stüdyoyu bastı

743 11 3
                                    

Ben o wattpaddeki prensesler gibi alarm sesiyle uyanmadım saate baktığımda 10 dakikam daha vardı. Tam geri yatağa devrilecektim ki son anda kafama dank etti. Bugün stüdyoda ilk kaydımızı yapacaktık yapımcılara göndermek için. Yataktan fırlayıp -yorgana takılıp yere kapandıktan sonra- yorganın içindeki pamuğun yetiştiği tarlaya varana kadar küfür ede ede koridorda çoktan hazırlanmış ve mutfağa geçecek olan Celine'i
itekleyerek banyoya girdim. İşimi hallettikten sonra salona geçtim. Tabikide hepsi benden önce kalkmış kahvaltı hazırlıyordu. Hepsine günaydın öpücüğü verip masaya geçtim. Ama hiç çeneleri durur mu? Önce Betty başladı

-lan bari çaydanlık altlığını getir ne götü ağırsın

-melisa mutfakta o getirsin işte Allah Allah dememle mutfak penceresinden yırtık dondan çıkarcasına meli'nin kafası çıktı

-babanızın eşşeğimi var lan gelin yumurtayı siz kırın o zaman beni delirtmeyin haa!
Kırk yılda bir iş yaptı ya daha susmaz. Eşeği bastıra bastıra söylemişti böylece masada şamata başladı. Kahkahalar havada uçuşuyordu çünkü laf Lise zamanlarında meli'nin birimizin evinde toplanıldığında götünü hiç kaldırmayışına geldi. aklımıza ne zaman lise anılarımız gelse böyle olurduk. Hala espiriler ardına ardına yapılırken ben herşeyin başladığı zamanda kayboldum.

9. Sınıftaydık. Diğerleri henüz yoktu sadece Betty ile  ben aynı sınıftaydık. Tabi ben o zamanlarda şarkıcı olacam diye dolanıyordum. Şarkılar yazıyordum kıyafetler tasarlıyordum sahnede giydiğimi hayal ederek. Bir gün Betty'ye hayallerimden bahsederken onun da bunu istediğini öğrendim. E neden grup olmuyoruz o zaman dedim. Sonra da yakın arkadaş olduk hatta daha ötesi. Bir sene sonra grubumuza yeni bir üye geldi. Celine. Grubun kıvırcık lady'si. Zaten ben esmer lady Betty de sarışın lady'ydi. 3 kişilik kız grubu kurma hayallerimizle oyalanıp duruyorduk. Bu arada taa o zamandan bu isimlerimizi kendimize bulmuştuk. Kafaya koyduk ya dünya starı olucaz!

Sahneye çıkmasakta -sesimize güvenmiyorduk ve dünya buna henüz hazır değildi :) - grubumuza bir isim gerekti. Bir ara şarkılarımı yazdığım defterime göz atarken buldum ismimizi. Ladybugs. Uğur böcekleri. Bu hoşuma gitmişti çünkü bizimde bir uğura bir şansa ihtiyacımız vardı mucize bekliyorduk. Kızlara söylediğim de onlar da beğendi. Sonra daha güzel bir isim bulursak değiştiririz ama şimdilik bu iyi dedik. Hem içindeki tezatlık bizi kendine çekti. Ne kadar masum bir isim gibi dursada biz hiç öyle değildik. Masum değildik derken o anlamda söylemedim. Yerimizde hiç durmazdık,cin fikirliydik, it ayağı yemiş gibi dolaşırdık boş boş. Sonra sıra sıra arkadaş grubumuza Melisa ve Erin girdi. Onlar grupta değil sahne arkası ekibindeler Melisa menajerimiz çünkü lisede hep arkamızı o toplardı. Bizi o şekilde başka kimse çekemez eğer bir gün ünlü olursak sen bizim menajerimiz olacaksın diye söz verdik. Ayrıca şimdi avukat. Erin sınıf öğretmeni ben yayınevinde çevirmen-editör Betty aşçı Celine de ingilizce öğretmeni. Üniversiteden mezun olalı 1 yıl oldu. 24 yaşındaydık artık. Zaman kaybetmeden hayallerimize bir adım daha atma umuduyla master yapmak için Amerika'ya geldik. Hepimizin amacı aynıydı kendi alanlarımızda yükselmek. Tek fark biz 3 aptal olarak ladybugs'ı resmi bir şekilde kurmak istiyorduk. Artık hazırdık. Tek eksiğimiz sesimizi duyurmak için şarkılarımızın hazır olmamasıydı. Ama ilk başta cover yapmaya karar verdik daha sağlam adım atmak için.

Bir de birisi vardı 15 yaşındayken dolabımdan posterinin düşmesiyle hayatıma giren. Zayn. Zayn javadd malik. Onun bendeki anlamını tarif edemem. O...O hem hayatımı renklendiren hem de mahveden. Yazdığım bütün şarkıların ilhamı. Döktüğüm bütün gözyaşlarının sebebi. Konusu ister aşk ister nefret olsun hepsi onun hayaliyle yazıldı. Herkes basit bir hayran gibi görürdü beni ama ben biliyordum bu farklıydı. Onun yüzünden kendimi erkeklere tamamen kapatmıştım 3 yıl...istemiyordum kimseyi sadece o olsun sadece onun hayaliyle yaşayayım diyordum. biriyle çıkacak gibi olsam sanki Zayn'e ihanet ediyormuşum gibi hissederek pişman olup ağlıyordum. Ama O da benim canımı yaktı. bunu bilmiyordu ama yaktı işte gidip o kızla nişanlandı. O zamanları hatırlamak bile istemiyorum. Kötü zamanlardı. Çok kötü...yaşayan ölüden farkım yoktu. Arkadaşlarım bile bana acıyordu her yeni resmi haberi veya olayı benden gizlemeye çalışıyorlardı ama tabi ben bir şekilde duyuyordum. İnanın öyle yaşamak çok zordu. Sonra bir karar verdim eğer ona ulaşmak istiyorsam devam etmeliydim ağlayarak bir yere varamıyordum. Tabi bunlar 6-7 yıl önceki düşüncelerimdi.

Hala onu seviyorum onun bendeki yeri ayrı ama...ben de artık başkasıyla nişanlıyım. Bunun olacağı aklıma bile gelmezdi. Ben. Zaynden. Başkasıyla. Nişanlıydım. Üniversite son sınıftan beri. Yurtdışından konferans için gelmişti. Ben de hocamın asistanlığını yapıyordum bu sayede tanıştık. Genç iş adamı Adam Jaffer Trevelyan. İngiliz ve müslüman. Zayn gibi.Ela gözlü ve esmer. Zayn gibi.Adam'ı seviyordum Zayn'e benzemesi bir yana o çok iyi. Bize çok destek oldu. Bu evi bile bize o ayarladı. Tabiki sadece maddi gücü yüzünden değil yanlış düşünmeyin o her anlamda iyi biri. Ama aşık olduğumdan emin değilim. Zayn her zaman benim kalbimde olacak buraya kadar gelebilmemin en büyük etkilerinden biri oydu biri de Adam tabi. Bir yandan da bana verdiği acılardan dolayı Zayne teşekkür ediyorum. Beni olgunlaştırdı. Düşüncelerimden Erin salağının hayvan gibi beni dürtmesiyle sıyrıldım.

-kalksana lan artık! geç kalıcaksınız!

-ya siktir git ya kolumu s*ktin resmen öküz!
kolumun acısının siniriyle kalktım. hepimiz odalara çekildik hazırlanmaya başladık. Bugüne özel iyice süslenmeye karar verdim. Yüksek bel kot şortum ve siyah ip askılı büstiyerimi giydim  ve hafif bir makyajla işte hazırdım. Salona indiğimde yine ve yine en son ben hazırdım. bir gün beni bu yüzden öldürecekler ama ne zaman :) Melisa yüzüncü kez saçını düzelten Betty ile beni itekleye itekleye evden çıkardı. Arabaya yerleştik ve stüdyoya yol aldık.

Görevlilerle el sıkıştıktan sonra rihanna-cockiness şarkısını söylemek istediğimizi söyledik. Sesimize göre ayarlamalar yapılırken tuvaletim geldi. Kızlara siz devam edin ben lavaboya gidiyorum deyip koştura koştura elimi orada tutup lavaboyu aramaya başladım. Artık dayanamayacaktım. Önüme bakmadan hareket ediyordum. Sert bir şeye çarpmamla sarsılıp durdum. Bir erkek bedeniydi galiba. O kadar sıkıştım ki gözümün kapalı olduğunu bile fark etmedim. Hala kapalı bir halde inleyerek

-bu lanet olasıca lavabo ne tarafta!? Patlicam burda ben! diye cırladım

-karşıda dedi adam. Yüzüne bile bakmadan etrafa bakındım sonra eliyle işaret ettiği yere baktım tam karşımda duruyordu aceleyle teşekkür edip içeri girdim. İşim bittikten sonra ellerimi yıkarken aklımdan bir şey geçti. Su hala akıp giderken mal gibi aynaya bakıyordum. Yok canım ne alakası var. Karşısında çişim geldi diye kıvrandığım mal gibi davrandığım kişi Zayn olamazdı değil mi?

sacrificeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin