OKUMADAN GEÇMEYİN.
Merhabalar! Birden bire ilham geldi ve bir oturuşta bölümü bitirdim. Biliyorum çok beklettim ama bileniniz vardır, arkadaşımın ölüm haberini aldım. Zaten sürekli olarak üniversite sınavına çalışıyorum ve yazacak vaktim olmuyor.
Tanıyor olabilirsiniz, olmaya da bilirsiniz ama muhteşem bir insan olduğunu söyleyebilirim size. Ayrıca bu kitabımı okuyan bir okuyucumdu da, severdi kitaplarımı. Bu bölümde ben varım, içindeyim. Onu yaşatmak istiyorum, yazılarla adını kazımak istiyorum.
Okurken sıkılacaksınız belki ama gerçekten onu tanımanız gerek. Onu öğrenmeniz gerek. Bu bölüm, belki de tüm hikayelerim onun için. Onun adı Dicle, onun adı Rose, onun adı en soft dumanist, onun adı canımın içi.
@whsltx senin için bir tanem.
Önceki bölümlerde neler olduğuna gelirsek eğer; Harry araba çarpması sonucu hafızasını kaybediyor ve kendisinin dokuz yaşında olduğunu yani tecavüze uğradığı zamanda olduğunu sanıyor. Açıklamak gerekirse bu bir travma ve Harry'nin ilk travması tecavüze uğradığı zaman. Bir koruma mekanizması olarak Harry geçmişe dönüyor. Bu bölümde toparlanma süreci var. Kitabı yeniden okumanıza gerek yok. Ayrıca bu Harry ve Louis'yi ergen olarak gördüğünüz son bölüm.MUTLU SON'a altı bölüm kaldı. Yirmi sekizinci bölüm asıl final olacak. Yirmi yedinci bölümse hep yazmak istediğim, kitaba başlarken karar verdiğim mutsuz son ama emin olun ki, kitap mutlu son. Her şey masallardaki gibi bitecek.
İyi okumalar dilerim. Yorumlarınızı eksik etmeyin ve bir sorununuz olursa yazmaktan çekinmeyin! Sevgilerimle Aleyna ve Ashley."Hiçbir şey hatırlamamak kötü, gerçek anlamda kötü. Bildiğim tek bir şey var, o da kim olduğum ama onu da tam olarak bilmiyorum. Dediklerine göre on sekiz yaşına girecek bir gencim ama böyle olmadığımı biliyorum. Dokuz yaşındayım yoksa sekiz miydi? Hiç anlamam bu yaş işlerinden. Buçuklu bir şeyler işte.
Bir arabanın bana çarptığını söylüyorlar ama gerçekten hatırlamıyorum. Hatırladığım korkunç bir şey var ve onun araba değil, bir insan olduğuna eminim. Soğuk, rutubetli bir depoda kirli eller görüyorum. Aklımdan çıkmıyorlar, haliyle de sürekli ağlıyorum.
Ayrıca annem bir çocuğu tanıttı bana, adının Louis olduğunu söylüyor ve yine tanımıyorum. Çok yakın olduğumuzdan hatta aynı evde yaşadığımızdan falan bahsetti ama bilirsiniz, dokuz yaşındayım ve biriyle nasıl aynı evde yaşayabilirim ki? Unutuyorum, aslında on yedi yaşındayım. Niall diye bir çocuk da var, hatırlıyorum onu. Hastanede tanışmıştık bir defasında, gayet de iyi anlaşmıştık. Sanırım tek bildiğim isim de o.
Şimdiyse herkes başımda. Herkes hatırladığımdan çok farklı, bildiğim insanlar değiller. Geliyorlar, hediye veriyorlar ve hepsine anlamsızca bakarak ellerimle teşekkür ediyorum. Konuşabileceğimi de söylediler ama nasıl yapacağımı bilmiyorum. Korkuyorum.
Uykuya dalınca birkaç şey gördüm, olayları biraz daha yerine oturttum. Doktorlar hafızamın kısa zamanda yerine geleceğini söylüyorlar ve ben de onlara katılıyorum çünkü daha şimdiden zihnimdeki anılar netleşiyor.
Korktuğumu söylemiş miydim? Gerçekten korkuyorum. Sürekli ağlıyorum. Bir bebek gibi ağlamamalıyım ama ağlıyorum. Dokuz yaşında, yani on yedi, olmam bir şeyi değiştirmiyor. İnsanlardan istemsizce ürküyorum. Odada asla yalnız kalamıyorum, kriz geçirecek kadar kötü oluyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mute Love / larry stylinson
FanficKonuşma engelli bir çocuğun okulun en popüler çocuğuna aşık oluşunun hikayesi. - 23.08.18