HᴇʟʟSᴛᴀᴛɪᴏɴ § HʏᴜɴLɪx✔︎

HL (23)

Bende de çil var lakin sana daha çok yakışıyor.

Yorum istediğim zaman yorum atmıyorsunuz ve bu hikayeye yazma isteğim cidden gidiyor. Oylar desen gerçekten düştü. Yakında bitiriyorum.

~~~~~~~~

"Lix, güzelim." Felix elindeki dosyaları düzenlerken arkasından ona doğru seslenen kişiye baktı.

Sarı saçlara sahip olan bu uzun beden kapıya yaslanmış gülümseyerek kendisine bakıyordu. "Efendim Hyunjin?" kendisi de gülümseyerek ona karşılık verdi.

Geçen olan olaydan beri asla bu konuyu açmamışlardı. Ama bunu derin bir şekilde konuşacaklarını Felix söylemişti. Şu olay bittikten sonra oturup konuşacaklardı bu konuyu. Şuanda gizli tutmak en mantıklısıydı. Diğerleri bilirse eğer olay çığırından çıkar ve Hyunjin'i kapatabilirlerdi.

"Ne yapıyorsun?" arkasını dönüp tekrar dosyalara bakmaya başlarken beline sarılan kollar ile dikelmiş ve tekrar gülümseyerek sol tarafında bulunan kafaya doğru bakmıştı. "Dosyalara bakıyorum Dedektif Hwang. Bir polis olarak bana yaklaşmanızın nedenini öğrenebilir miyim? İş yerindeyiz de." ima yaparak onunla oynamaya başlayınca Hyunjin'in kısık sesli kıkırtısını duymuştu.

"Dedektif Hwang, Cinayet Polisi Lee Felix'den akşam benimle güzel bir yemek yiyebilir mi onu öğrenmek istiyor." Hyunjin burnunu onun çillerinin bulunduğu elmacık kemiklerine sürterken sessizce fısıldayınca onun yutkunduğunu farketti.

"H-Hyunjin... İş yerindeyiz." Felix geri çekilmek istese de izin vermemişti. Ellerini sıkılaştırıp dudaklarını onun yanağına bastırdı ve geriye çekildi. "Dedektif Hwang'a ne oldu?"

"Hyunjin? Ağzın çok açıldı. Son kuşak Taekwondo ve Aikido biliyorum. Anında kendini yerde bulursun." Felix tehtid eder bir şekilde gözlerini kısıp içindeki kalbinin atan sesini bastırmak adına derin nefes aldı. "Tamam güzelim bir şey demedim... Eee teklifim?"

"Hmmm." Felix aslında anında kabul etti. Ama azıcık süründürmekten hiç zarar gelmezdi. "Cevabını bu raporu yazarak ve suçluyu sorgulamama yardım ettikten sonra alabilirsin."

"Ne? Felix..." Hyunjin huysuzlanmaya başladığı zaman Felix eline dosyaları alarak ona verdi ve birkaç dosyayı da kendi eline alarak kapıya doğru yürüdü. "Yemek istiyorsak işlerimizi bitirelim hadi."

"Peki... Evli çiftler gibiyiz."

"Dedektif Hwang!"

¬¬¬¬¬

"Söylesene it, neden oradaydın ve Neden kadını öldürmek istedin!?" Hyunjin bir saattir konuşmayan adam yüzünden artık sinirlenmeye başlamıştı ve sesini yükseltmişti. Felix öne atıldığı zaman elini kaldırıp onu durdurdu ama Felix sandalyeyi çekerek eline dosyayı almıştı.

"Madem söylemiyorsun o zaman farklı bir şekilde konuşalım. Şirkette çalılıyormuşsun ve genel müdürsün? Ah peki Ceo şirketten azar azar para çalarak bunu gelir giderlere vurduğunu biliyor mu peki? Ya da  çocukların ve eşin var. Ah işten çıkarılırsan hırsız olduğun için kimse seni işe almaz ve eski püslü bir hayat yaşamaya maruz kalırsın. Belki de eşin senden ayrılarak çocukları da alıp gider ve tek başına bir çöplük olarak yaşarsın? Nasıl fikir?"

Felix tek kaşını kaldırarak elindeki dosyadan bakışlarını çekerek önündeki şaşkın adamın bakışlarına karşı sırıttı. "Eeee konuşmama son kararın mı? O zaman Seungmin'e söylüyorum. Patronuna haber versin."

Elini arkasındaki cama doğru kaldırdığı zaman Adam kıpırdadı. Hyunjin Felix'in bütün hareketlerini dikkatle izlerken adam başını eğdi. "Oğlum için yaptım! Tamam mı oğlum için!"