RELATİON (BAĞ) - Eren x Okuyucu x Levi

Gülümseme

- Hadi hazırlanın keşife çıkıyoruz!

Y/n ilk çıkıcağı ilk keşif için oldukça heyecanlıydı. İçinden keşifte kimseye ayak bağı olmamak ve saçma bir şey yapıp işi batırmamak için dua ediyordu.

Üniformasını giydikten sonra kendisine hücresindeki küçük aynasından baktı.

-Y/n üniforman üstüne oldu muu?

- Ah evet tam oldu teşekkürler.
Hange'ye gülümsedi Y/n. Tam saçını bağlıyacakken tokasının olmadığını fark etti.

- Ben de toka var.

Hange yanındaki tokasıyla Y/n' nin saçını bağladı. Uzaktan baktı.
Mükemmel. Ve yanağından bir makas alıp yine gülümsedi o sıcak gülümsemesiyle. (Yazar Hange x Y/n kitabı değil bu sakin ol...)

Y/n Hange'ye baktı, gülümsedi ve teşekkür etti. Sonra Hange merdivenlerden yukarı çıkarken onu takip etti.

Yukarı çıkınca sanki herkes onu bekliyor gibi atların yanında duruyorlardı.

Y/n Eren' i görünce gülümsedi. İkisi de küçükken olmak istedikleri şeyi yapıyorlardı şuan ne kadar buraya garip yollarla ulaşsalarda.

Eren' in yanına koştu. Eren.

-Fena olmamış.
- Sen de iyi gözüküyorsun.

Y/n Eren'in sırtına vurdu. Eren uzun zaman vermediği sıcak gülümsemesini vermişti. Ve bu gülümseme Y/n' nin içini sıcacık yapmıştı. Eren' i mutlu görmek onu mutlu ediyordu.

Y/n' nin gözünden:

- Gidiyoruz atlarınıza binin. Eren ve Y/n sakın yanımdan ayrılmayın. Eğer ayrılırsanız olacaklardan sorumlu değilim.

Gerçekten hep böyle soğuk muydu bu adam. Bu biraz... Korkunçtu.

Atlara bindikten sonra ilerlemeye başladık kalbim çıkacak gibiydi ama bunu kontrol altına almalıydım. Sonuçta işleri batırabilirdim. Öyle bir şeyin olmasını istemezdim.

Atımı Kaptan Levi' ın atına yaklaştırdım. Eren de Kaptan Levi' ın diğer tarafında kalmıştı ama gördüğüm kadarıyla o da çok heyecanlanmıştı. Eskiden hayallerimiz hakkında konuştuğumuz zamanları hatırlayıp gülümsedim. (Bu kız niye hep gülümüyo demeyin ben de bilmiyorum)

Herkes titanlara yaklaştığımızı fark etmiş olacak ki yavaşça ellerini manevra teçhizatlarındaki kılıca doğru yönlerdiler.
Derin bir nefes almamla Kaptan Levi' ın gözlerini üzerimde hissetmem bir oldu.

- Bu kadar heyecanlanmanı gerektirecek bir şey olduğunu sanmıyorum.

- Hayır sadece... Bu benim ilk seferim işleri batırmak istemiyorum.

- Senden ilk günden önemli bir şey yapmanı beklemiyoruz. Yavaş yavaş alışıcaksın.

- Peki kaptan.

İlk defa Kaptanla bu kadar uzun konuşmuştuk belkide o kadar korkunç değildir diye geçirdim içimden.

İleriye bakarken birden buraya doğru amaçsızca koşan titanı gördüm ve onu görmemle içimdeki bütün korku ve heyecan geçmişti sadece bu titana olan nefretim kalmıştı. Atları daha hızlı sürmeye başladık.

- Onlara çok karışmamaya çalışın sadece küçük bir sefer olucak.

Kaptana baktım ve anladığımı belirtir şekilde başımı salladım. Sonunda ailemi o şekilde acımasızca öldüren iğrenç yaratıklardan intikamımı alıcaktım.