RELATİON (BAĞ) - Eren x Okuyucu x Levi

Yeni Bir Gün

Öncelikle yorum yapanlara teşekkür ediyorum onları ayrı ayrı ayrı öpüp kitaba devam ediyorum. Medyadaki şarkıyla okuyabilirsiniz.
__________________________________

Herkes yine işine dönmüştü. Bu sıralar keşif için pek dışarı çıkmıyolardı. Genellikle getir götür gibi sıkıcı işler kalmıştı onlara. Bugünde merkezden gelen büyük tahtaları karargahın arkasına taşıkacaklardı.

Tahtalar iri ve ağırdı. Herkes taşımakta zorlanıyordu bazıları hariç. Y/n omzuna bir tahta aldı ve yürümeye başladı. Ardından sanki tonlarca tahta taşıyo gibi bitap düşmüş olan Armin' i gördü.

- Armin cidden o kadar ağır mı?

- Bu konu hakkında konuşmak istemiyorum. Bi bana bak bi de Mikasa' ya sanki tüy taşıyo.

Ardından iki omzunda iki ayrı tahta taşıyan Mikasa' yı gördüler. Y/n içinden "O harika" diye geçirdi.

-Hayıır ben yoruldum. Arkadaki etleri alsam bence bana bişey demezler.

-Sasha sus ve işine bak Kaptan' ın seni böyle yakalamasını mı istiyosun?

-Ama ben çok yooruldumm.

Bunlar Connie ve Sasha' ydı. Sasha yine her zamanki gibi acıkmıştı. Connie onun hayatta kalması için uğraşıyordu. Eğer Sasha' yı kendi haline bıraksalardı. Boş kilerin yanında Sasha' nın cesedi olurdu. Çünkü oradaki kileri koruyan askerler acımasızdı. Gören de kraliyetin en önemli eşyasını saklıyolar sanırdı.

Y/n tahtayı arkaya koyduktan sonra Eren' i gördü oda tahtayı yerine koymuştu. Göz göze geldiler Eren kötü gözüküyordu büyük bir ihtimal söyledikleri  yüzünden pişmandı. Y/n, Eren' in özür dileyeceğini düşündü ve biraz bekledi orada. Ama Eren susmayı seçince bi daha yüzüne bakmadan tekrar tahta taşımaya gitti.

Eren özür dileyecekti ama özür dilemek onun için zordu. Özür dilemek hafif kalırdı. Y/n' nin yüzüne bile bakamıyordu. Derin bir nefes aldı ve doğru zamanın gelmesini bekledi.

Herkes işlerini bitirdikten sonra yine akşam olmuştu. Yemeklerini yiyip yine oturmuşlardı.

- Hey Ymir' i gören oldu mu?

Y/n, Ymir' i merak etmişti. Yemekten sonra ortadan kaybolmuştu.

-Sanırım Crista ile beraber.

-Haha nası aklıma gelmedi ki?

- Çok geç olmadı mı? Kimse uyumayacak mı?

Armin' in esneyip bu soruyu sormasının ardından. Petra gelip her zamanki uyumak odalarımızda geçmemizi söyledi. Ardından herkes odalarına geçti.

Y/n odasına geçtiği gibi dolabını açtı ve küçük bir kutuyu alıp yatağına oturdu. Kutuyu açtı ve açmasıyla beraber bir göz yaşı gözünden düştü.

Kutunun içinde bir kaç fotoğraf vardı. ( O zaman burada fotoğraf olmadığını biliyorum çaktırmayın.) Fotoğrafta Eren, Eren' in ailesi, Mikasa ve Armin vardı.

  Y/n' nin en sevdiği fotoğraf buydu çünkü herkes kendi gibiydi. Eren Y/n' ye bakıyordu ve kahkaha atıyordu. Y/n kameraya bakmaya çalışıyor ama o da Armin yüzünden düz duramıyordu. Armin Y/n' nin omzundan tutmuş sırtına binmeye çalışıyor gibi duruyordu. Mikasa ise arkadan hepsine sarılmış poz veriyordu. Aileleri ise onlara bakıp gülümsüyorlardı. O günleri çok özlemişti Y/n.

- Baba keşke burada olsaydın. Sizi gerçekten çok özlüyorum. Sanki hiç birşey eskisi gibi olmayacak gibi. Bunu istemiyorum. Her şey eskisi gibi olsun istiyorum.