Yes, Sir.

4-Arsızlar ve huzursuzlar

Merhabalar!

Keyifli okumalar...

Medya: Silent Child - F**k you

💜💜💜

Taehyung garip bir şekilde hazımsızlık çekiyordu. Normalde baharatlı yiyecekler dışında her şeyi yiyebilen bir insan olmasına rağmen yemeğini yediği belli birkaç restaurantın ve yerin haricinde bir yere gitmezdi. Dolayısıyla bugün de aynı şeyleri yemiş olmasına rağmen kendisine neyin dokunduğu konusunda pek bir fikri yoktu. İçinde bulunduğu kasis atlayan arabada arka koltukta olmasından dolayı da olabilirdi bu mide sorunları.

Salı günü akşam sularıydı. Şirketten çıkarak Jungkook'un evine gidecekler, kalan bir kaç dosyanın evden takibini yaparak oradan da 'Jungkook' diye tutturan sapık adamla toplantıya katılacaklardı.

Arabadan inişe bir derin bir nefes aldı Taehyung. Şimdi daha iyiydi.

Jungkook'un evi, modern tasarımlı bir akıllı evdi. Jungkook'a klasik mimari önerimi yapsa da çocuk bu tarz aydınlık ve yeni görünümlü bir ev istediğini söylemişti. Saygı duymuştu Taehyung'da onun fikirlerine . Sonuçta bu ev çocuğun eviydi ve onun zevkleri önemliydi.

En azından hayat tarzını Taehyung'a uygun yaşıyordu. Aksi taktirde...Her neyse.

"Sen geç otur hyung, ben şimdi geliyorum." diyerek yanından ayrılan Jungkook, giyinme odasına yol alırken Taehyung 'da mutfağa geçerek bir bardak suyun kendisine iyi geleceğini düşündü. Jungkook'un aç olabileceği düşüncesiyle buzdolabına bırakılmış yemekleri gördüğünde dışarı çıkarıp ısıtmaya başladı.

Kumaş pantolon üzerine rahat bir kısa kollu geçiren genç adam mutfağa geri döndüğünde günün sohbetini ederek karşılıklı oturdular. Jungkook yemeklerden yerken Taehyung'da yemeye çalıştı. Sonuçta düzenli olarak, öğün saati geçmeden bir şeyler yemeliydi. Daha sonrasında ise dosya işini de halledip evden yan yana çıktılar. Bu toplantı Jungkook'a özel olarak teklifi yapılmış olsa da Taehyung katılmakta ısrar etmişti.

Jungkook'a yapılan bu hareket, onun fikrine göre o kadar zararlı olmasa da Taehyung, bunun kabul edilemez olduğunu düşünüyordu. Neticede adam bu şekilde davranarak şirketinin de adını lekeliyordu.

Ayrıca buluşmaları için attığı konum bir gece kulübü olduğundan dolayı Taehyung pek de haksız sayılmazdı. Kendisi olmasa bu gece iş konuşulmayacağına dair bahse girebilirdi.

Klübün neon ışıklarının genç adamın yüzüne vuruşuna baktı. Mekan kendi standartlarına yakın olmasa da beklediği kadar kötü de değildi. Hem Taehyung, bu görüntüden sonra neon ışıkların rengini hoş bulmuştu.

Özel ayrılmış odaya önce Jungkook girdi. "Hoş geldin-" diyerek gülümseyen Lee Seung Gi Jungkook'un ardından giren Taehyung'u gördüğünde, hoşnutsuz bir ifadeye geçiş yaparak "-iz." diye ekledi. Sekreter içinde aldığı hazla beraber U şeklindeki koltuğa Jungkook'un hemen yanına gelecek şekilde oturdu. İki iş adamı köşede yan yana otururlarken, esmer sekreterse bir yandan yanında getirdiği tabletini masanın üzerine koyup ceketinin düğmesini açıyordu.

Midesi tekrar alarm vermeye başlıyordu. İlaç almalıydım diye düşündü Taehyung yüzünü buruşturmamaya çalışırken.

"Bay Jeon, hoş geldiniz. Sekreterini de getireceğinizi bilmiyordum."

Taehyung konudan şu anlık ilgisiz durmaya özen göstererek oturuyordu. "Siz ön toplantı dediğinizden dolayı sekreterimin de not almasına gerek olur diye düşündüm." Jungkook oturduğu yerde masaya yaklaşarak tek kolunu koyduğunda parmaklarını hafifçe masada tıkırdattı.