29- Görünmeyen Zincirler

5.9K 481 556
                                    

Anyeong!

Keyifli okumalar, yoruma boğun beni please.

Love ya all!

💜💜💜

Medya: The Weeknd - Call Out My Name

Pazartesi sabahının erken saatleriydi. Esmer sekreter, normalde geldiği saatten 1 saat daha önce patronunun evine gelmişken, iki gündür doğru dürüst uyuyamadığından kaynaklanan mor halkalar vardı gözlerinin altında.

Gerçekten de yaşlı görünüyordu belki de.

Zili çalmadan eve adımlayıp mutfağa geçtiğinde patronunun daha uyanmadığını düşünüyordu çünkü Jungkook, pazartesi sabahları spor yapmazdı.

Birkaç kahvaltılık tarif hazırlaması için Bayan Choi'ye talimat vermesi gerekti fakat bunun için onu aramaya üşendi.

Kendisi hazırlayabilirdi yalnızca bu sabahlık. Dün geçmek bilmemişti vakit. Keza bugün işe gideceği için fazla mutlu olsa gerekti hevesiyle alakası yoktu, patronunun evine gelme nedeni de buydu.

Dün onu düşünüp dururken, bunca bokun içine batmışken kendisine yasak koymuştu.

Görünmez zincirlerle olduğu yere bağlanmış, evine dahi gidememişti ve bağlanmak Taehyung'a göre değildi.

Dün gece bir otel odasında bir oraya bir buraya volta atarken temiz çarşafların kokusu sinmişti üzerine ama pis hissediyordu yine de.

Sütle çırptığı yumurtaları tavaya dökmeden açlık hissiyle kavruldu. Pilav makinesine pirinçleri koyarak düğmesine bastığında azdırıcı etkisinden çıktığı sabah Jungkook'un yapmış olduğu omletinden daha iyi olup olmayacağını düşünüyordu omletinin.

O gün yiyememişti tabi.

Yeşillikleri de kaseye koyarken çocuğu uyandırmak için odasına adımlamak istedi. Fakat gördüğü boş yatak ve içeriden gelen su sesi, çoktan günün aydığını söylüyordu başkaları için de.

Banyo kapısına giden eli bir saniyeliğine duraksadığında kişisel alan ihlali yapmak istememişti.

Ama sonra kişisel alanları çoktan aştıklarını düşündü.

İçeriye dolan hafif buhar eşliğinde gözleri karşısında duran camdan duşakabinin içerisindeki beyaz tenliyi buldu.

Kapı sesini duymamıştı bile.

Gözlerini kapatarak başından aşağı akan suyla saçlarını elleriyle geriye atarken, yan gördüğü vücut tamamen kendisine döndü.

Bedenindeki köpükleri elleri yardımıyla akıtan çocuk boynundan başlayarak karnına, oradan ise kasıklarına dokunurken buhara rağmen kuruyan boğazı içini bir hoş etti sekreterin.

Kapı eşiğinde öylece bir şey demeden durarak karşısındaki manzarayı izlemek, tiksintiden ziyade hayranlık uyandırırken kendisini sapık gibi hissetmekten alıkoyamadı.

Röntgencilik yapmadığı kalmıştı bir hayatında.

Gözlerini yavaşça açan genç patron, sekreteriyle göz göze geldiğinde duraksadı.

Gereksiz bir utançtan kaynaklanmayarak elleri penisini kapattığında "Hyung." Diye mırıldanmıştı.

Her sekslerinde farketmediğini sanarak ters döndürüyordu sekreteri kendisini. Farkındaydı her şeyin.

"Sen mi geldin? Hiç duymadım."

Görüş açısını kısıtlayan elleri çekmek istedi oradan Taehyung.

Yes, Sir.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin