1.53 SORUNSALI / TEXTİNG

5. BÖLÜM Mazinin Dobby'si

06.30

Kımıl kımıl tüm yıldızlar

dikkatli bakınca şekilleniyor

işte bak şu bir  koyun belki

şu da süt annemi andırıyor

kayan bir yıldız 

dilek tutmalı

inşallah kafama düşer

ah dileğim tuttu

bu bir brokoliymiş 

brokoli, bırak oni

uç özgürce dön evine...

Aysa sabahın körüne kurmuş olduğu alarma söylenerek kalktı. Ardından alarm tekrar çalmaya başladığında, kendine gelen Aysa şarkıya eşlik etmeye başladı. Kral Şakirde ki Necati'nin bu brokoli şarkısı Aysa'ya sabah enerjisi vermişti. Aysa bu sefer yatağından kalkarak  şarkıya devam ediyordu. " Brokoli bırak oni ..." şarkıya devam edeceği sırada odasının kapısı sertçe açılmıştı. Arda  abisi  kapıda dikiliyordu. Yüzü şiş, hiç uyumamış gibiydi.

"Lan ne yapıyorsun sen öyle sabahın köründe. Kafayı mı yedin?"  Aysa abisinin nöbetten döndüğünü şişkin gözlerinden anlayınca az önce yapmış olduğu düşüncesizlik için pişman olmuştu. Hızla yataktan atlayarak abisinin yanına gitti ve ona sarıldı.

"Özür dilerim en süper, en mükemmel, en yakışıklı, en kral, en Dumbledore ağabeyim"  dediğinde abisi tüm yorgunluğuna rağmen kardeşinin alnından öpüp,

"Çok ses çıkarma yavrum tamam mı?"  dedi. Aysa suçlu çocuk edasıyla, "Özür dilerim ağabeycim" dediğinde abisi yorgun gülümsemeyle odadan çıktı. Aysa bu sefer daha sessiz hareket etmeye çalışarak hazırlanmaya başladı. Lise de ki son yılları olduğu için forma giyme zorunluluğu yoktu. Bundan ötürü Aysa da her zamankinin aksine bugün sivil giymeye karar verdi. Bugün büyük gündü. Kot şort ve üstüne beyaz nakışlı bluzunu çıkartıp giydi. Bugün ailesine yakalanmadan erkenden evden çıkmalıydı. Ailesi onun bugün sivil giyindiğini görürse bir şeyler karıştırdığını hemen anlardı. Aysa, omzunda biten kumral  saçlarını arkaya attı ve ardından yan taraflarını tel toka ile tutturdu. Hafif makyaj da sürdü. Neden bu kadar süslendiğini bilmiyordu ama içinden süslenmek geliyordu. Bu isteğini de bastırmadı . Kendisi tamamen hazır olunca Sude'ye mesaj attı. Dün bu saatlerde uyanıp erkenden evden çıkmak için anlaşmışlardı. 

Aysa: "k-drama'dan Sudeye, k-drama'dan Sudeye uyandın mı kuzenkanksıım"

Bir kaç dakika sonra Sude mesaja döndü.

Kuzenkanksım: "Hazır olmak üzereyim küçük prenses jsjsjs"

Aysa merakla Sude'nin yazmasını beklerken gelen mesajı okuduğunda yüzü asıldı. 

Aysa: "Neyse sakinim ve sana aramızda yalnızca 4 cm olduğunu ve de çok da uzun olmadığını söyleyip de trip atmayacağım. Çabuk ol ve evden çıkalım. Bizimkiler bizi böyle sivil giyinmiş halde görmesinler."

Telefonu yatağa atarak çalışma masasına gitti. Bugün için yalnızca bir defter ve kalem aldı. Bugünkü  notlarını  karışık alıp eve gelince düzenli bir şekilde defterlerine geçirecekti. Telefonuna art arda gelen mesajla Aysa, Sude'nin hazır olduğunu anlayarak defteri hızla bez çantasına koyup sessizce evden çıktı. Sude onu kapının önünde bekliyordu.

 Aysa, Sude'nin sabah yazmış olduğu küçük prenses mesajına ithafen ona trip atarak asansör düğmesine bastı. Sude, Aysa'nın ona trip atacağını önceden tahmin ettiği  için evden ona sarı renginde bir çorap getirmişti. Aysa'nın gönlünü almak adına elinde ki sarı çorap tekini ona uzattı. Aysa anlamayan gözle Sude'ye baktı. Sude,