2 . Gün

314 17 4
                                    

Tiniden

Pencerenin yanındaki koltuğa oturmuş . Bir yandan dışarıyı seyrediyor bir yandan da düşünüyordum . Jorgeyi nasıl uyandıracağımı düşünüyordum .

Aklıma ilk olarak Podemosu söylemek gelmişti . Eskiden her zaman işe yarardı . Ama bu sefer işe yaramadı.  Çünkü aradan uzun yıllar geçmişti ve geçen yıllarda birçok şey değişmişti . Jorge beni Podemosu başka biri ile söylediğim için beni affetmiş olabilirdi ama şarkının büyüsü bir kez bozulmuştu . Podemos artık bizim şarkımız değildi .

Başka ne yapacağımı bilmiyordum.  Başka şeyler yapıp sürekli onun yanında olup onun gözlerini açması için çalışmak istiyordum . Ama buna engel olan bir şey vardı.  Lodo.  Yanıma gelip benim iki canlı olduğum ,  kendime dikkat etmem gerektiği ile ilgili şeyler söyleyip beni zorla eve getirmişti .

Şimdi de evde boş boş oturuyordum . Ne yapacağımı düşünüyordum . Bir an gözüm yerde duran çantaya takıldı . Jorgenin eşyalarının olduğu çantaydı bu.  Belki içinde işime yarayacak bir şey vardır diye düşündüm . Oturduğum koltuktan kalktım ve çantanın yanına gittim . Yere oturdum ve çantanın fermuarını açtım .

En üste kıyafetler vardı . Hepsini çantanın içinden çıkardım.  Kıyafetleri çıkarırken her birini tek tek kokluyordum . Jorgenin özlediğim o güzel kokusunu doya doya içime çekiyordum . Göz yaşlarım kıyafetlerini ıslatmaya başladığında kıyafetleri koklamayı bıraktım .

Çantanın içinde başka neler olduğuna bakmaya başladım.  9 tane defter vardı . Onları çantanın içinden çıkardım ama özel olduğunu düşündüğüm için okumadım . 

Çantanın diğer kısımlarında neler olduğuna bakmaya başladım. Çantanın en küçük bölümünde iki tane yüzük buldum . Bunlar bizim yüzüklerimizdi . Nişan yüzüklerimiz . Elime kendi yüzüğümü aldım . Bu yüzük parmağımda takılıyken neler yaşadığımızı düşündüm . Birlikte ne kadar mutlu olduğumuzu düşündüm . Sadece bir yanlış anlama yüzünden yüzüğü nasıl parmağımdan çıkardığımı düşündüm . Düşündüm . Düşündükçe gözlerimden yaşlar daha çok aktı . Göz yaşlarım aktıkça düşüncelerim çoğaldı . Jorgeyi düşündüm . Eğer o gün parmağımdan çıkarmadan önce Jorgeyi dinleseydim . Belki bu yüzük parmağımdan hiç çıkmayacaktı . Belki şu anda Jorge hastanede bir yatakta benden uzakta olmayacaktı .  Ben burada onun kıyafetlerini koklayıp ağlamayacaktım . Birlikte mutlu olacaktık . Koltukta otururken elini karnıma koyacaktı . Doğmamış çocuğunu okşayacaktı . Onunla konuşacaktı .

Ani bir kararla elimdeki yüzüğü parmağıma geçirdim . Jorge yeniden dünyaya gözlerini açtığında mutlu olalım diye.  Bir daha hiç ayrılmayalım diye.  Belki yarın yanına gittiğimde , elini tuttuğumda eline değen soğuk metali hisseder ve mutlu olur diye...

Göz yaşlarım dindiğinde ve düşünceler güçlerini yitirdiğinde yerde üst üste duran defterlere baktım.  Defterlerin içinde ne olduğunu merak ediyordum . Belki defterlerin içinde Jorgeyi nasıl uyandıracağıma dair bir ipucu bulabilirdim . Merakıma yenik düştüm ve en üstte duran defteri alıp açtım.

Defterler günlük gibiydi . Ama günlükle bu defterler arasında iki fark vardı . Günlükler her gün ,  gün içerisinde neler yaptığımızı anlatırken ,  Jorge bu defterlere sadece beni gördüğünde , benim ne yaptığımla , benim hakkında hissettiklerini yazmış . Bir de " sevgili Günlük " yerine " sevgili Tini " diye başlamış yazılarına.

Defterin ilk sayfasını açtım ve okumaya başladım . Tarih beni gördüğü ilk günlere aitti .

Sevgili Tini ,

Bugün ilk defa sesini duydum . Ağzından çıkan tek kelime bile kalp atışlarımın hızlanmasına yetti . Seni ilk gördüğümden beri sana karşı duygular besliyorum . Bugün sesini duyduğumda içimdeki duygular fazlasıyla arttı . Sana karşı olan duygularımı içimde tutamayacağımı anladım . Ama duygularımı birine ya da sana anlatamazdım . Bu yüzden sana olan duygularımı kağıda dökmeye karar verdim . Gittim ve bir defter aldım . Şimdi bu defterin sayfalarına bunları yazıyorum . Belki bir gün sende beni seversin ve evlenip mutlu oluruz.  O zaman sana bu defterleri göstericem ve hayallerimin gerçek olduğunu görüp sevinicem . Şimdi sen bu satırları okuyorsan ya mutluyuzdur ya da ben ölmüşümdür . Umarım ilkidir .

Sayfa burada sona eriyordu . Gözlerimden yaşlar akıyordu . Yazdığı iki seçenekten biri gerçekleşmemişti . Ne yanımdaydı ve mutluyduk ne de toprağın altındaydı . Ve ben bu sayfayı okuduktan sonra" Umarım ilki gerçekleşir . " diyorsam bu hikayede eksik bir şey vardı. 

Daha fazlasını okuyup benim hakkımda düşündüğü her şeyi öğrenmek istiyordum . Ama artık gözlerim kapanmaya başlamıştı . Zaten hamilelik yüzünden daha çabuk yoruluyordum . Bir de bugün yaşadığım karışık duygular sayesinde daha çabuk uykum gelmişti .

Yerde duran Jorgenin T - shirtlerden bir tanesini aldım ve yukarı çıktım . Bir çok kez birlikte uyuduğumuz odada , birlikte uyuduğumuz yatakta Jorgenin kokusunu içime çekerek uykuya daldım.

Aşk HastalığıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin