İçim acıdı. Ama bu acıma hissi değil aslında. Sarıp sarmalamak istiyorum. Bugüne kadar hayal ettiğini ona vermek, ensesine kalıcı dövmeyi dişlerimle yapmak istiyorum.
-Ren bir gün sevdiğin biriyle karşılaşabilirsin bence, seni olduğun gibi seven biri olacaktır.
Hayır çeşmeleri açmamalıyım, sulugözlü olduğumu da öğrenirse ne kadar zayıf olduğumu anlar. Ama ilk kez bir alfa kalbimdekileri anladı ve beni teselli etti. İyi ki arkadaş oldum onunla.
- Şey teşekkür ederim, moral verdin bana.Ama artık umrumda değil. Sorun yok yani alıştım. Hayatım böyle de güzel, gayet mutluyum. Beni depresif biri sanma sakın
- Depresif mi, sen mi, hiç öyle olduğunu düşünmedim Ren. Karşılaştığım en güçlü insanlardan birisin. Her halin şaşkınlık verse de bana. Sana alışmaya başladım bile. Olduğun gibi gayet iyisin bence.
Bir de cinsiyetsiz olamazsın çünkü hafif bir çiçek kokun var Ren.
Yok artık annem dışında çiçek koktuğunu söyleyen başka biri olmamıştı. Anne sevgisiyle beni rahatlatmak için öyle söylediğini düşünürdüm. Bu alfa çiçek koktuğumu söylüyor. Gözlerim şaşkınlıktan kocaman açıldı.
-Ren iyi misin dondun kaldın. Sana asla yalan söylemem ufaklık. Kokun var eminim. Ben baskın alfayım yani dünyaya nadir gelen deltalardanım. Asla yanılmam. Raporunda bi karışıklık olmalı bence, tekrar yaptırmalısın. Cinsiyetsiz sanılan kişiler aslında ruh eşlerini bekleyen omegalar olabilirmiş. Durumundaki tezatlığı fark edip biraz araştırdım kızmadın değil mi Ren. Seni doktora götüreceğim, yanında olmak istiyorum. Olur mu?
Söylediklerimden sonra Ren başını eğdi öylece bekledi. Ne düşünüyor, çok şaşırmış olmalı, acaba çok mu erken söyledim koku meselesini, o konuşana kadar ne kadar beklenen gerekiyorsa beklerim. 21 yaşında genç bir adam cinsiyetsiz olduğunu kabullenmiş, kendine bi hayat kurmuş olsa da etrafına ipekten koza örmüş, artık dışarı çıkıp kelebek olmalı, benim kelebeğin olmalı.
45 dakika sonra
Kafasını kaldırdı, gözleri dopdoluydu ağlamamak için kendini zor tutuyordu. Yanına gidip sımsıkı sarılmak istedim. Halka açık yerde ona sarılamam ama. Hay sikeyim.
-Hiroshi çiçek koktuğumu bana sadece annem söylemişti. Beni sevdiği için öyle söylediğini düşündüm hep. Orta sonda raporum çıktı, sonuca itiraz edip asla tekrarlanmasını istememiştim, sonuçta kokumu alabilen annem dışında kimse yoktu, ben de kabullendim. Bu söylediklerin benim için ne kadar anlamlı bilemezsin. Çok çok teşekkür ederim.
Sesim titredi, dakikalardır tuttuğum gözyaşlarım yanaklarından süzülürken ona baktım. Yerinden kalktım bir anda boynuna sarıldım. Uzun süre ağladım boynunda. Elleri belime dolanmış rahatlatıcı fenomenlerini yayıyordu. Sırtımı sıvazlayarak rahatlamamı sağladı. Öyle kaç dakika kaldık bilmiyorum. Kafamı kaldırdığımda göz yaşım ve burnumdan akan sümük omzunu kirletmişti bile.
-Hiroshi özür dilerim kıyafetini kirletmişim.
-Ha hah:) Sorun değil ufaklık, sen iyi ol yeter ki tüm kıyafetlerimi mendil olarak kullanabilirsin
Elini başıma koydu, saçlarımı karıştırdı. İlk kez kahkaha attığını gördüm. Dizilerinde oturuyordum, elim hala boynundaydı. Siyah gözlerinde kaybolmak isterdim. Yerimden hiç istemeyerek kalktım, onu daha fazla rahatsız edemezdim. Restorant bomboştu. Oysa masalar tıklım tıklım doluydu biz konuşurken.
- Hiroshi herkes nerede, biraz önce doluydu burası.
-Boşalttırdım tabi ki. Herkes bize bakıyordu. Rahatsız olmanı istemedim.
- Vaov bakışınla bile istediğini yaptırabiliyorsun çok havalısın:)
Ağlamam durmuştu ama hala akan burnunu içime çekerek kocaman gülümsemiştim.
-Hadi başka bi yere gidelim biraz nefes alalım ne dersin Ren
- Tamam Hiroshi ama saat epey geç oldu aslında, eve dönmeliyim, otobüs saatini kaçırmasam iyi olur.
- Bu gece burada kalacaksın. Bundan sonra otobüs kullanmayacaksın. Aracın var zaten, şoförün seni istediğin her yere götürecek. İstersen en kısa zamanda ehliyetini de alabilirsin ama korumaları bi daha atlatmak yok. Tamam mı ufaklık.
- Tamam kalırım sorun değil ama kıyafetim yok. Bi de söylediklerin hakkında.. Yani şey bazen çok katısın, sana hayır demek mümkün değil gibi ama bilmiyorum yani ben alışık değilim, araba- şoför- koruma- bu lüks yerler.. Bunları hak edecek hiçbir şey yapmadım aslında. Hiroshi bende ne gördün söyle lütfen şikayetçi olduğumdan değil ama yani merak ediyorum. Daha birkaç gündür tanıyorsun beni ama yani bütün bunlar...
-Ren sendeki ışığı ilk tanıştığımız gün anladım. Zekan, neşen, enerjin ve saf tertemiz oluşun, kesinlikle eşi bulunmaz birisin. Sana yakın olmak istedim. Lütfen bu söylediklerimi kabul et seni korumak zorundayım. Biraz önce bana sarıldığını herkes gördü kısa zamanda duyulacaktır. Ve yeni tanışmış olsak da benim olan senindir, bu bana gayet doğal geliyor, çok düşünmene gerek yok. Bazı konularda "hayır" duymak istemediğimi anladın zaten, bunun dışında her şeyde özgürce çekinmeden fikrini söyle lütfen.
Yarın sabah ilk iş doktora gidelim tamam mı?
-Tamam Hiroshi:)
- Aferin ufaklık:)
Saçlarımı karıştırdı. Çok mutluyum artık. İçimde hiçbir şüphe kalmadı ona sonsuz güven duyuyorum ve yanında olmak istiyorum. Dışarı çıktık. Yürümeye başladık. Yan yana sakince yürümek ne güzel
-Hey Hiroshi deltayım mı demiştin? Aslında anlamalıydım,bugüne kadar kimsenin feromonlarından etkilenmemiştim,başka alfaların feromonları bende işe yaramıyor. Ama toplantıdayken kızgın feromonlarını hissedince farklı olduğunu anlamıştım. Sen de benim kadar nadirmişsin. He he:)
