Yeni bölümle karşınızdayım, umarım beğenirsiniz :)
/Şarkı: Yasemin Mori- Aslında Bir Konu Var
Kalbi Atan Ölü Bedenler - Blöf:
''Bağımızı kalbinden kalbime değil de, boynuma dolayan adama...''
Karanlık odayı televizyonun ışığı aydınlatırken gözlerimi kısmış ve televizyondaki spikere odaklanmıştım. Siyah beyaz görüntüde üstü kanla kaplı olan, yüzünün net bir şekilde görünmesini engelleyen siyah uzun saçlı bir kadın sinirli adımlarla sokakta yürüyordu. Elinde ise siyah bir çöp poşeti taşıyordu.
''Hastaneden çıktığı gibi elindeki kanlı poşeti çöp konteynırına bıraktı.'' spikerin konuşması araya girdiği sırada ışığın yanması ve ışığın karanlık odayı delip geçmesiyle beraber anında kumandanın kapatma tuşuna bastım.
Gözlerimi kısarak ışığı yakan kişiyi aradığımda Tanya'yı gördüm ''Lanet olsun, ışığı kapat.'' diye inlediğimde Tanya televizyonu onun gelmesiyle beraber kapattığımı fark etmiş olacak ki gözlerini elimdeki kumandaya dikti ''Ne izliyorsun?'' deyip elimdeki kumandayı almaya yeltendiğinde kumandayı yastığın arkasına attım.
''Tanya, lütfen şu ışığı kapat-''
''Okula gitmen gerektiğini biliyorsun değil mi?'' cevap vermeden koltuktan kalktığımda Tanya kolumdan yakaladı. ''Sabaha kadar uyumadın yine değil mi? Şu gözlerinin haline bak!'' parmakları gözlerimin altındaki morlukları gösterdiğinde yüzümü çevirdim.
''Denisa, lütfen, hazırlan ve okula git.''
''Tamam.'' dediğimde Tanya bu kadar çabuk kabullenmeme şaşırmış görünüyordu. Gülümseyerek ellerini çırptı.
''Tanya, çocuk musun, Tanrı aşkına? '' dediğimde Tanya'nın yüzündeki gülümseme kırıldı ama bozuntuya vermedi. ''Tamam, ben çıkıyorum şimdi. Sen hazırlan, bende güzelce bir kahvaltı hazırlayayım.'' Tanya odadan çıktıktan sonra banyoya yöneldim.
Yüzüme soğuk suyu çarptığımda serinlik bir kuş olup şen sesiyle bütün hücrelerimi coşkuyla ayağa kaldırdı sanki. Musluğu kapatıp aynaya baktım; Dünden kalan rimelim akıp mürekkep gibi göz altlarıma dağılmıştı. Mavi gözlerim ise bu mürekkebin içinde yüzen ölü bir balık gibi hissiz ve soğuk bakıyordu kendi yansımasına. Saçlarım öyle dağılmıştı ki az kalsın benden bağımsız hareket edeceklerdi.
Üstümdeki bol sweati çıkarıp siyah atletimin üzerine kapüşonlu hırkamı geçirdim ve altımdaki eşofmanı çıkarma gereği dahi duymadan odamdan çıktım. Merdivenlerden inerken ise saçımı gelişigüzel bir topuz yaptım. Aşağı indiğimde Tanya güzel ve renkli bir kahvaltı masası kurmuştu bile, mutluluğu gözlerinden okunuyordu.
''Hazırlandın-'' bana döndüğünde gülüşü dondu. Baştan aşağı beni süzerken daha fazla bakmasını istemedim ve kapıya doğru yöneldim.
''Kahvaltı yapmayacağım ben.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kalbi Atan Ölü Bedenler
Mystery / ThrillerDenisa, büyük bir hata sonucu dünyaya gelen ve dünyaya hapsedilen ikinci dünya mahkumu. Ona göre doğumu bir cinayet ve kendisi de maktul, fakat asıl garip olan katillerden daha büyük ceza alması. Denisa, ölüleri ve insanların nasıl öleceğini görebi...