5

1.8K 49 16
                                    

Medya:Savaş Akıncı
************************************
3 gün sonra
Akşam yemeği için Onur’la mutfağa girmiştik.Onur gerçekten çok eğlenceli ve iyimser bir çocuktu.Tanışmamızın ertesi günü beni en iyi arkadaşı ilan etmişti.”Kankacığım şuradan köriyi uzatır mısın?” kaç gündür böyle sesleniyordu ve her seferinde gülüyordum.Onur benim ilk yakın arkadaşım sayılırdı.”Buyur kankacığım.” teşekkür ederek elimden aldı.

”Mis gibi kokular geliyor.” Atlas böyle diyerek içeri girmişti.Onun da göründüğü kadar korkutucu olmadığını anlamıştım.”İnsan gelir de yardım eder.Yiyemezsin yemekten izin vermiyorum.” Onur böyle dediğinde Atlas öyle bir bakış attı ki,”Şakaydı canımın içi.İstersen tavayı da verebilirim.” Onur’un bu haline kahkaha attım.

Masaya tabakları dizerken kapı çalmıştı.Asya ve Savaş evde yoktu, o yüzden onların geldiğini düşünerek kapıya doğru gittim.Delikten baktığımda ikisini görünce kapıyı açıp ”Hoşgeldiniz.” dediğimde ikisi de ”Hoşbulduk.” diyerek içeri geçti.

Asya’nın elindeki poşette ne olduğunu anlamamıştım.”Bunlar ne?” diye sorduğumda kafasını kaldırıp bana baktı.”Senin için saç boyası getirdim.Değişiklik yapacağız ya,onun için.” dediğini onaylayarak poşeti elinden aldım.Asya’yla hala çok iyi anlaştığımız söylenemezdi ama idare ediyorduk bir şekilde.

Yemeğimizi yedikten sonra salona geçip televizyonu açmıştık.O sırada bir haber kanalına denk geldik.”Abi şu haber kanallarını hiç sevmem ya.Hep sıkıcı şeyler oluyor,hiç çekilmez valla.” diyen Onur’un dediğine harfiyen katılıyordum.Tam kanalı değiştireceğim sırada televizyonda fotoğrafımı gördüm.Kaşlarım çatılmıştı.Korkarak sesini açtım.

Nilda Yenilmez adındaki genç kız 4 gün önce ortadan kayboldu!Ailesine bıraktığı mektupta kendisini aramamalarını,unutmalarını söylediği biliniyor.Polisler ve ailesi her yerde onu arıyor.Tek istedikleri kızlarını bulmak.Eğer onu görürseniz aşağıdaki numaralarla iletişime geçin.”

Kalbim o kadar hızlı çarpıyordu ki.Gözlerim dolmuştu.Ailemi özlemiştim,hayatımı özlemiştim.”İyi misin?” diye soran Atlas’ı duymazlıktan gelerek kalkıp odama koştum.Ben ne yapmıştım ki?Neden benim peşime düşmüştü bu adam?

Bu tarz düşünceler kafamda dönüp dolaşırken kapım tıklatıldı.Gözümü silerek ”Gel.” dedim.Asya gelmişti.Şaşırmıştım.Kapıyı kapatıp yanıma oturdu.”Neler yaşadığını bilemem ama eğer konuşmak istersen bana gelebilirsin.Başta sana karşı çok yargılayıcı olduğumun farkındayım.Ben de kendimi ve değer verdiğim insanları korumak istediğim için öyleydim.” Elini omzuma atıp arkadaşça sıktı.”Dediğim gibi,bir şey olduğunda benimle konuşabilirsin.Artık sen de bizden biri sayılırsın.” sıcak bir şekilde gülümsediğinde ben de aynı şekilde karşılık verdim.Ortamın havasını dağıtmak adına ”Ee?Saçını boyayalım mı artık?Yoksa ağlamaya devam mı edeceksin böyle?” gülerek söylediği şeye gülerek devam ettim,”Aslında iyi bir fikre benziyordu.”

Aşağı kattaki banyoya girdiğimizde Asya saçımı boyamaya başlamıştı.Neredeyse her renkten getirmişti ama ben siyahı seçmiştim.Sarı saçlarımı çok seviyordum ama ailem benim asla siyah saç kullanmayacağımı biliyordu.O yüzden bunu yapmak en mantıklısıydı.

Duştan çıkarken saçımı çok merak ediyordum.Üstüme pijamalarımı giyip baş havlumu çıkardığımda aynanın karşısına geçtim.”Oha!”gördüğüm şeye inanamıyordum!Saçım tek kelimeyle mükemmel olmuştu!Asla düşünmezdim bana siyah saçın yakışacağını!

TAKINTIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin