İhanet -14-

628 44 3
                                    

31 Ekim 1981, Godric's Hallow;

Alnilam, simsiyah bir kukuletanın içinde hızlı adımlarla yürüyordu. Yanında da onun gibi giyinmiş olan Sirius vardı. Ölüm yiyenler onları bulmadan Potterlar'ın evine gitmeyi amaçlıyorlardı.

Kapının önüne geldiklerinde bir terslik fark etti. Her zaman sıkı sıkı kapalı olan kapı ve pencereler açıktı. İçeride hiçbir canlılık belirtisi yok, ışıklar kapalıydı. Alnilam ne yapacağını bilemeden bir süre orada durdu. Sirius ise daha hızlı tepki verdi ve hızla içeri girdi. Alnilam da onu takip etti.

Karşılaştıkları manzara karşısında ikisinin de dizlerinin bağı çözülmüştü. James yerde yatıyordu. Gözleri açıktı ama nefes almıyordu. Tabiki Alnilam bunu kabul edemedi. Bir yandan gözlerinden yaşlar akıyor. Diğer yandan da ellerini James'in yüzünün etrafında gezdiriyordu.

"James! JAMES! S- sen ÖLMEDİN! Biliyorum ölemezsin. Daha büyütecek bir oğlun var! Çatalak l- lütfen bir şey söyle..."

Sirius'un durumu daha da içler acısıydı. Bir yandan acıyla çığlık atıyor. Diğer yandan saçlarını çekiştiriyordu. En yakın arkadaşı ölmüş olamazdı! Ona ölmeyeceğine dair söz vermişti.

Alnilam, artık kendini ne kadar toparlayabilirse toparlayıp üst kata çıktı. Belki de Lily hayattaydı? Belki de Harry ile bir yerlerde saklanıyordu?

Ama Alnilam'ın bu umutları Harry'nin beşiğinin yanındaki vücudunu görünce tükenmişti. Zavallı Harry, annesinin ölü bedeninin yanında ağlıyordu.

Alnilam Lily'nin önünde diz çöktü.

"Lils... Sizin intikamınızı alacağım. Bu onun yanına kalmayacak."

Sonlara doğru fısıldadı.

"Özür dilerim..."

Ardından hızla aşağı indi. Sirius ile birbirlerine bakıp aynı anda dişlerinin arasından konuştular.

"Pettigrew..."

Akıllarındaki tek şey o pis fareydi. Ondan arkadaşlarının intikamını almaktı. Eğer daha düzgün düşünebilselerdi, mantıklı olanın küçük Harry'i alıp Dumbledore'un yanına gitmek olduğunu bilebilirlerdi ama ikisinin de bu ihanet karşısında gözü dönmüştü.

Black ikizleri, Peter Pettigrew'u birkaç sokak ötede sıkıştırmışlardı. Ama daha ağızlarını açamadan neye uğradıklarını şaşırdılar.

"Alnilam! Sirius!
S- siz nasıl yapabildiniz? Nasıl Lily ve James'e ihanet edebildiniz! Sizlere güvenmiştik! Onların intikamını alacağı- AHH!"

Alnilam, karşısında dönen tek kişilik tiyatroya bakakalmıştı. Pettigrew, önce onlara iftira attı. Sonra bir asa hareketiyle Alnilam'ın sonradan gördüğü 10 kadar muggle'ı öldürdü. En sonunda da bir parmağını kesip fareye dönüştü ve kaçtı. Sirius da hiçbir tepki verememişti. Tüm bunlar sadece 5 saniye içerisinde olmuştu.

Ve ikizler oldukları yerden kıpırdayamadan etraflarında poplama sesleri duyuldu. Seherbazlarla çevrilmişlerdi. Daha iki gün önce sırt sırta savaştığı meslektaşlarının kendisine asa doğrulttuğunu gören Alnilam beyninden vurulmuşa döndü. Nasıl olmuştu? Nasıl sadece birkaç dakika içinde sahip olduğu her şeyi kaybedebilmişti. Yine başladığı yerdeydi. Yanında ikizinden başka kimsesi yoktu.

Evdeki kızlarını ve kocasını düşündü. Küçük kardeşini düşündü. Yoktu.
Her şey gitmişti.
Herkes gitmişti.

Remus Lupin zor ayakta duruyordu. Görünüşü dolunay vakitlerinde olduğundan da beterdi. Mahkeme salonunda, görevliler tarafından zincirlenmiş ve Azkaban'a götürülmekte olan iki kişiye baktı. Birisi, eskiden her şeyden çok sevdiği karısıydı. Diğeri de, bir zamanlar en yakın dostu olan adamdı.

Ama şimdi onu bir başına bırakmışlardı. Aklına Lily ve James geldi. Son zamanlarda onları hiç görmemişti. Güvenlikleri için yanlarına sadece Alnilam ve Sirius gidiyordu. Meğersem asıl tehlike onlarmış diye düşündü Remus. Yanındaki Regulus koluna dokunduğunda gitme vakti geldiğini anladı. O da boş gözlerle etrafa bakıyor, nasıl her zaman doğru şeyi yapacağına inandığı ablasının böyle bir şey yaptığını sorguluyordu.

Remus, beşiklerinden ona bakan iki kıza baktı. Normalde böyle bir durumda, depresyona girer belki de intihar etmeyi değerlendiriyor olurdu. Ama bir baba olarak sorumlulukları vardı. Her şeyi öylece bırakamazdı.

Ağlamaya başlayan Sophie'yi kucağına alırken bir söz verdi.

'Size bir zarar gelmesine asla izin vermeyeceğim.'

534 kelime


Alnilam Black || Marauders AU [✓]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin