that's rough, buddy

sen farklısın bir kere eldialısın.

(00:15)

Eren: hayırlı olsun. linç yemişsin twitterda.

Can: linç mi yemişim?

Can: tüm sosyal medya hesaplarımın bildirimi kapalı. farkında değildim.

Eren: en iyisi.

Eren: ve evet. birazcık tweetinin içinden geçmişler.

Can: of amaan. ne yapayım yani. bir de buna mı üzüleyim.

Can: telefonun kilit tuşuna basınca gidiyor hepsi.

Eren: lan bari bana söyleme.

Eren: ben de internet arkadaşınım.

Can: hasjjshsh pardon hocam. sen farklısın.

Eren: adama bak ya. soft soft önemsizsiniz dedi resmen.

Eren: binlerce kez yazıklar olsun.

Can: of hashdhsh farklısın dedik ya lan. niye böyle yapıyorsun?

Eren: ne biliyim. drama.

Can: hsjahsdjfh

Can: hep aslan etkisi bunlar. hep.

Eren: "astrolojiye inanıyor musun?" "hayır."

Can: "ama seni böyle sıkıştırmak eğlenceli."

Eren:

Eren: neymiş benim farkım?

Can: bunun cevabını ben de bilmiyorum bak. daha tanışalı iki hafta oldu ama düşüncelerin benim için önemli hale geldi.

Eren: hımm.

Can: yess.

Can: numaranı aldık o kadar eren bey, daha ne olsun. illa pankart mı açalım?

Eren: inanılmaz bir çocuksun.

Can: özür dilerim dürüst olduğum için.

Eren: hadhsh bir arkadaşıma o kadar benziyorsun ki.

Eren: bazen onunla konuşuyormuş gibi hissediyorum.

Can: kim 👀

Eren: tanımazsın ki. internet arkadaşım değil.

Eren: adı alp.

Eren: o da böyle çoğu zaman umursamaz hiçbir şeyi.

Eren: işine gelirse anca. o da canı isterse.

Can: mükemmel bir kafa. aşırı tuttum arkadaşını şu an.

Eren: al işte.

Eren: eğer bu linç onun başına gelseydi umursamaz eğlencesine ya da işine devam ederdi.