Başlama tarihinizi alabilir miyim? 🦋
❆❆❆
Altı yıl önce...
"Ejderha kıyısına kadar yarışalım," diyerek meydan okudu Min YoonGi.
On beş yaşındaki Park Jimin onu duymadı bile. Tüm dikkati, kıyıya vuran çakıl ve deniz kabuğu yığınlarındaydı.
Yerlilerin deniz camı veya denizkızının gözyaşları dediği küçük parçaları arıyordu. Seul şehri'nin biraz dışında bulunan Icheon Limanı, yıllarca tuzlu su ve dalgaların arasında yüzüp savrulduktan sonra kumsala vuran güzel, renkli taşlarıyla bilinirdi.
Jimin büyüdüğü zaman bir cam tasarımcısı olup, tüm bu kırık parçalardan muhteşem camdan eşyalar yapmak istiyordu.
"Hadi Jimin," diye bağırdı Yoongi.
Jimin başını kaldırıp ona baktı; Yoongi'nin, ona baktığında, topladığı teniz camlarına benzettiği koyu yeşil'i andıran gözleri bir anda bocalamasına neden olurdu.
Yoongi yaz boyunca sekiz santim uzamıştı ve boyu artık neredeyse 1.80'e ulaşıyordu.
Gür ve dalgalı siyah saçları rüzgarla dağılmıştı. Çok tatlı görünüyordu; bazen Jimin ona bakmaktan kendini alıkoyamıyordu.
On yaşından beri birbirlerini tanıyorlardı fakat bu yaz Jimin onu ilk defa bir arkadaştan öte görmeye başlamıştı. Hatta Yoongi ona her gülümsediğinde midesinde birkaç kelebek uçuşmaya başlıyordu.
Jimin hissetmeye başladığı bu yeni duygularla nasıl başa çıkacağını bilmiyordu.
Bir yanı bir şeyler söylemek istiyor, diğer yanı bunu yapmaktan çok korkuyordu. Bazı arkadaşlarının erkek arkadaşları vardı fakat Jimin kendini buna hazır hissedip hissetmediğinden emin olamıyordu.
Yoongi, Icheon'da yaşıyordu fakat Jimin sadece tatillerde ve yaz aylarında burada oluyordu. Her haziran, eşyalarını annesiyle birlikte arabaya yükleyip, kumsalda yaşayan Kim Yoo-Ra halası ile kalmak için Seul'den ayrılıyordu.
Babası perşembe günleri geliyor, temmuz ve ağustos aylarında uzun hafta sonlarını birlikte geçiriyorlardı. Yazı geçirmenin en harika şekli buydu.
Yıllar içinde Yoongi'nin bazı arkadaşlarıyla da tanışmıştı fakat kasabadayken ikisi genellikle baş başa kalıyordu. Her sabah bisikletlerini de alıp buluşuyor, kıyı şeridini renklendiren üç kumsaldan birini keşfe çıkıyorlardı.
Deniz camları arıyor, uçurtma uçuruyor, kumdan kaleler inşa ediyor ve kayalıklar boyunca sıralanmış büyük evlerde tatil yapan insanlar hakkında hikayeler uyduruyorlardı.
Icheon kış aylarında tam bir balıkçı köyü olmasına rağmen yazları, şehirden kaçmak isteyen turistler ve ünlülerle doluyordu. Kayalıklarda her yıl yeni evler inşa ediliyordu.
"Jimin" dedi Yoongi, sabırsızlanarak. "Yine hayal kuruyorsun."
Jimin'in kötü alışkanlıklarından biri de buydu fakat bu huyu Yoongi'yi genellikle öfkelendirmezdi. Yoongi ellerini kot pantolonunun cebine sokup bakışlarını denize dikti ve Jimin onun bu tutumunun kendisinden çok babasından kaynaklandığını fark etti.
