yeter

132 7 1
                                    

O sırada bana bakmasına rağmen o da şaşkınlıkla irkildi.
Korkunca da çok yakışıkşı oluyormuşş

Bense bir ona bir tabaklara bakıyordum.

Sonra kafamı eğdiğimde gördüğüm şey Min'in harika saçlarıydı.
Gerizekalı gibi orada dikilmiş ne yapıyorum ben çocuğa yardım etsene salak

Ben de yere eyilip tabakları toplarken saniyede bir özür dilerim diyip duruyordum. O da alttan alttan gülüp yeteer özür dilemeee tammaamm diyordu. Ama ben de anlama kıtlığı olduğu için hâlâ özür diliyorum.

Özür dilememi parmaklarını dudaklarıma bastırarak kesti

"şşşşş yeter"

"n-ne yeter. Hı tamam"
O parmaklar benim dudaklarıma değdi ve bana susmamı söyledi. Sırf o dedi diye ölene kadar konuşmamayı bile düşünebilirim.

달라(different)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin