-13-

2.3K 90 7
                                    

Boş boş Rajmand'ı dolaşıyordum ne kadar yer varsa geziyordum fuhuş yapılan yerleri uyuşturucu satan sokakları büyük Rajmand gölünü her yeri aramıştım yok yok hiçbiryerde yoktu çıldıracaktım gölün kenarında durdum aşağıya indim nefes alamıyordum benim karım nasıl ortada olamaz nereye kaybolur ellerimi kafama sıkıştırdım bağırdım'' leylaa '' başına bişey geldiği ihtimali beni delirtiyordu benim yüzümden onu yalnız bırakmamalıydım arabanın tekerleklerini tekmelemeye başladım delirecek gibi oluyordum ben ki herşeyi anına bulan Ram şimdi elim ayağım bağlı duruyordum en çokta bu sinirlerimi bozuyordu arabaya bindim hemen arabayı çalıştırdım hızlı bir şekilde sürüyordum karakolun önüne geldim derin bir nefes aldım arbadan indim içeri girdim koltukta oturan bir polis uyuyordu amirin odasına doğru gittim içeri girdiğimde oda uyuyordu kapıyı sertçe kapattım adam birden sıçradı o anki refleksle ayağı kalktı içeri hızla giren polis kollarımı tuttu

-ne hakla bu odaya böyle girersin

kollumu sertçe çekip suratına yumruk attım amir ceketinin düğmesini kapattı yanına yaklaştım yakasını tuttum

-bana bak amir bozuntusu karım kayıp sabah kadar onu bulun yoksa seni buradan sürdürürüm kalk ve işini yap

+efendim ben çok özür dilerim hemen anons yapıyorum

eline telsizini aldı

+bütün birimlerin dikkatine büyük Rajmand başkanı Ram efendimizin eşi Leyla hanım kayıp olmuştur sabaha kadar bulunması için emir aldık herkes aramaya çıksın efendim bütün birimlere haber verdik sabaha kadar buluruz

-tamam

-------------------------Leyla--------------------------

gözlerimi açtığım gibi karşımda yanan şömineyi gördüm bağlı ellerimi hemen karnımı tuttum sağ tarafta tekli koltukta oturan Abraham yanıma geldi saçıma dokunmaya çalıştı kafamı çektim pis pis sırıtarak

+ kendine yazık ediyorsun Leyla Ram seni mutlu edemez seninle başka şartlar altında tanışsaydık emin ol bana aşık olurdun

-ha ha ha beni güldürme Abraham bir kertenkeleye aşık olacak değilim

+sendeki bu cesaret asilik seni daha fazla çekiyor bana

-açıktım

+iki canlısın tabi acıkırsın Achal'a söyliyelimde bize bişeyler hazırlasın

-sanada büyümü yaptı Abraham

+bana dokunamaz Leyla

-haklısın it iti ısırmaz unutmuşum

+şansını zorluyorsun isersen seni Achal'ın narin ellerine bırakayım seninde kanındakininde işini bitirsin ne dersin

sustum birşey söylemedim Abraham haklıydı Achal'ın elline düşersem gözünü kırpmadan beni öldürür en iyisi Abraham'la iyi geçinmek

+ Achal karnımız acıktı bize birşeyler hazırla

içeri bir hışımla girdi Achal gözleri kızarmış ellerini sıkıyordu bir kaç saniye Abrahamla gözgöze geldiler

+onu istiyorsan bunlara katlanmalısın seni aptal kız

kapıyı sertçe kapatıp çıktı Abraham koltuğuna oturup sırıtmaya başladı buradan kurtulmalıyım bu gün olmazsa yarın Achal'a teslim edecek beni karnımdaki bebeği korumak zorundayım neredesin Ram ne olur çabuk ol bul beni sana yalvarıyorum Allah'ım büyüksün bebeğime ve bana birşey olmadan bu insanlardan kurtar beni

bir süre sonra elindeki tepsiyle Achal girdi masanın üzerine bıraktı tekrar dışarı çıktı

+evet karnımızı doyuralım

-ellerimi açacak mısın?

+kaçmayı aklından geçirme Leyla ormanın içinde bir yerdesin burdan çıktığın an kurtlara yada ayılara yem olursun

-öyle bir düşüncem yok aç şu ellerimi açlıktan ölüyorum

+tamam açıyorum

ellimdeki ipleri açtı daha sonra ayaklarımı sakince masaya oturdum bir yollunu bulup kaçmam lazım Abraham'ı şüphelendirmeden sakince Achal'ın yaptığı çorbayı içiyordum emekten yiyordum karnımı doyurmuştum Abraham hala yiyordu sürahiye uzandım bardağıma su doldururken sürahiyi birden Abraham'ın kafasında kırdım tepside duran çatalı ayağı kalkmaması için bacağına batırdım hızlıca pencereye koştum pencereyi açıp atladım atlarken yere düşmüştüm bacağımdaki ağrıyı unutarak koşmaya başladım nereye gittiğimi bilmiyordum sadece koşuyordum arkamdan silah sesleri geliyordu çalılıklar koşmamı engelliyordu zorda olsa arkama bakmadan koşuyordum nefes nefese kalmıştım bacaklarım daha fazla gidemeyeceğini söylüyordu adeta fakat dayanmaya çalışıyordum ormanın derinliklerine girdikçe görüş açım kayıp oluyordu karanlık gittikçe artıyordu sessizleşiyordu daha fazla gidemiyordum ayaklarım hareket etmiyordu bir ağacın arkasına oturdum kalbim yerinden fırlayacak gibi atıyordu hızlı hızlı nefes alıp veriyordum gözlerim kararıyordu kendimi toparladım yavaşça ayağa kalktım yürümeye başladım bacaklarım çok ağrıyordu o an hemen dibimde duran uçurumu görmeden kendimi o girdaba salıvermiştim

---------------Ram--------------

Adamlarımı aradım ve hepsine haber verdim delirecek gibiydim Leyla 'nın başına kötü birşey mi geldi düşüncesi beni çıldırtıyordu çocuğumun annesini kaybetme ihtimalini düşünemiyordum tanrıya dua etmekten başka elimden birşey gelmiyordu daha fazla elim kolum bağlı duramazdım tekrar arabaya bindim ve aramaya başladım ıssız yerlere gidiyordum köşelerde bekleyen bir kaç fahişeden başka kimse yoktu ilerliyordum ateş yakıp hap atan serserileri görüyorum daha ilerlediğimde karısını döven bir adam gördüm bu saate dışarıda hiç düzgün birşey yoktu umarım Leyla iyidir ona birşey olmamıştır eğer ona birşey olursa kendimi asla affetmem hemde daha yüzünü görmediğim cinsiyetini bilmediğim küçük bebeğim karnındayken telefonumun çalmasıyla düşüncelerimden ayrıldım hemen telefonuma baktım arayan polis amiriydi hemen açtım

-Alo

+efendim biraz önce ölü bir kadın bulunmuş kimliğini tanımlamak için otopside sizi bekliyorlar

-he..hemen geliyorum

Arabayı nasıl çalıştırdığımı bilmiyorum hızla sürüyordum o kadının Leyla olmaması için yalvarıyordum tanrım sen küçük bebeğim ve karımı koru lütfen o kişi Leyla olmasın benim Leylama birşey olmasın gözümden akan yaşlara engel olamamıştım

Hindistan'da AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin