-29-

523 24 14
                                    

Büyükanne'nin gözleri dolmuş, bir şekilde Ram'a baktı " sen Ram kendini çok büyük görüyorsun sen bizim yüzyıllardır, sürdürdüğümüz adetlerimizi bozuyorsun buna bu gün ben karşı çıktım, yarın önüne koskoca bir ordu çıkınca ne yapacaksın " büyükanne koskoca ordu değil bütün Hindistan karşımda olsa ne karıma, nede oğlumun kılına zarar veremezler hala bunu anlayamadın " Ram iyice sinirlenmişti Akbar kucağımda ağlıyordu sakinleştirmek için uğraşıyordum kaynanam Akbar'ı kucağımdan aldı ve yukarı götürdü "bakalım Ram bütün Hindistan'a karşı gelecek misin sen daha kumar'lara karşı çıkamadın abini öldürdüler karını kaçırdılar" Ram'ın gözlerinden ateş fışkırıyordu, elini havaya kaldırdı işaret parmağını, büyükanneye doğru çevirdi "heyy Abimi ağzına alma, haddini bil kadın aile içinde düşman olunca, herkes bizi yıkar tabi sen benim büyükannem olmazsın, seni bu kadar kibirlendiren nedir,karımın müslüman olması mı? " büyükanne sinsice gülümsedi Ram gerçekten çok sinirlenmişti onu en son böyle gördüğümde Abraham'ın kafasına, silah çekmişti " yeter artık anne yeter evlatlarımı rahat bırak diğer oğlumuda senin sayende kaybettim barış var diyip oraya götürmeseydin,benim evladım hala yaşıyordu" Kayınbabam ağlamaya başladı ardından, Rasila yengem ağlamaya başladı. Esha'ya sarıldı kulaklarını, kapadı" git evimden seni Nepal'e yolluyorum ordaki, yoksul insanlardan merhameti, sevgiyi, insanlığı öğren anne " büyükanne neye uğradığını şaşırmıştı, birden gözlerini açtı Ram'da şaşkın gözlerle, baktı babasına "oğlum ben senin annenim senin iyiliğin" kayınbabam sözünü kesti "hayır sus artık, yalanlarını dinlemeyeceğim senin, benim iyiliğim için çocuklarımı öldürecektin, istemiyorum git anne ne zaman ki, aklın başına gelir, o zaman dönersin evine, Rasila kızım büyükanne'ne yardım et eşyalarını topla akşam yola çıkacak" şaşkın gözlerle kayınbabam'a baktık çok ciddiydi, ilk defa bu kadar sinirlenmişti, Rasila yengem başıyla onaylayıp yukarı çıktı, büyükanne ağlamaya başladı, Ram hızlı adımlarla yanıma geldi kolumdan tutup beni yukarı odaya çıkardı, odanın kapısını sert bir şekilde açtı, kolumu bıraktı ve iki elini başına götürdü "bıktım Leyla bu eve geldiğin günden beri olanlardan bıktım,usandım artık ne yapacağımı bilmiyorum, bir yandan ailem, diğer yanda sevdiğim kadın, lanet olası gelenekler, hangi tarafta olsam bir sıkıntı çıkıyor" dizlerinin üstüne oturdu ağlamaya başladı, Ram'ı ilk defa böyle hüzünlü, çökmüş görüyordum gözlerimde istemsiz akan yaşlara engel olamadım yanına gitmek istemiyorum, ama korkuyorum, ona sarılmak istiyorum kapıyı yavaşça birisi açıp içeri girdi gelen Akbar ilk önce babasına baktı daha sonra bana ne olduğunu anlayamamış bana doğru koştu, "ağlama anne ne oldu babam gidicek mi yine anne o yüzden mi ağlıyorsun" Akbar'ın sözleriyle şaşırıp kaldım, Ram kafasını kaldırıp ilk önce bana daha sonra Akbar'a baktı kucağıma alıp balkona çıktım herkesin psikolojisi alt, üst olmuştu oğlum olmasa bir dakika katlanılacak yer değil, ama Akbar elimi, kolumu bağlıyordu gözyaşlarımı sildim balkondaki koltuğa oturdum "oğlum baban hiçbir yere gitmiyor kapıya elimi vurdum o yüzden, ağladım" sarıldım küçük ellerinden öptüm sanırım yaşama sebebim sensin hayatımda yaptığım en doğru şey, seni doğurmaktı Allaha şükürler olsun

Aşağıya indiğimde herkes yemek masasına oturmuştu, Akbar beni görünce koşarak yanıma geldi, kucağıma alıp yerime oturdum Ram hemen yanımda oturuyordu, yemekler servis edildi ilk önce Akbar'ın yemeğine yediriyordum körili patates uzattım, burnunu kıvırdı "ben onu yemem" kafamı salladım kızarmış tavuk uzattım "ben onu yemem anne" herkesin gözü üstümüzdeydi, sabırla yoğurt gösterdim onuda istemedi en sonunda sinirlerime hakim olamayıp "ne istiyorsun" diyip bağırdım Akbar şok olmuş bağırma sesimden korkmuş bir anda sıçratmıştı şaşkın gözlerle bana bakıyorlardı ne yaptığıma bir anlam veremedim. Sinirlerim gerilmişti Akbara sarıldım "özür dilerim annecim bağırmak istemdim ne yemek istiyorsun söyle onu yedireyim" gözümden akan yaşlar Akbar'ın yangına damlıyordu Rasila yenge koşarak geldi Akbar'ı kucağımdan aldı, "gel yengecim bak Esha ablan ne yapıyor içerde gidelim" masadan koşar adımlarla kalktım yukarıya odama çıktım ağlamaya başladım herkese zarar veriyorum oğluma, eşime, kapı sertçe açıldı içeriye giren Ram kolumdan sertçe tutu "seni sinirlendiren ne ben miyim, yoksa suçsuz oğlun mu neyden şikayetçiyim bu kadar, bu evliliği istemiyor musun artık o zaman bitirelim" duyduğum kelimeyi idrak

    ARKADAŞLAR ARTIK HİKAYE'Yİ DEVAM ETTİREMİYORUM AKLIMA YENİ FİKİRLER GELMİYOR BU KONUDA YARDIMCI OLURSANIZ SEVİNİRİM..

Hindistan'da AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin