part three|my soul is always with you.
Japan-Izumo
Eiji Okumura; New York'a gitmeden önce kendi halinde,kendi dertleriyle başa çıkabilen normal bir gençti. Yalnız değildi, ona yardım edebilecek dostları ve ailesi vardı. Her şeyi gayet normaldi. Kısacası normal biriydi. Ama Ash için asla normal biri değildi. Ash'e göre onun kurtarıcı meleği oydu. Sanki hep onunlaymış gibi hissederdi. Onca şey yaşamasına rağmen sanki o yaşadıklarının çoğunu Eiji ile yaşamış gibi hissediyordu. Bu yüzdendir ki ona acı çektirdiğini düşünürdü. Ve yine bu yüzdendir ki onun kendini bir daha görmesini istemedi, taa ki onu özleyene dek.
Sanki ruhu Eiji tarafından ona bağlanmıştı. O farklıydı. O özeldi. Kimseye karşı hissetmediği hislerin hepsini ona karşı hissetmişti. Bütün sevgisi sadece onun içindi. Onun yaşama kaynağı oydu.
Ya da kısaca, tanrının iki insanı birbiri için yarattığı, ruh eşleriydi. Bu yüzden de ruhları birbirine bağlanmıştı.
***
Üstünde Ash'in kendisine verdiği gömlek vardı Eiji'nin. Giydiği zaman gömleğe iyice sarılırdı Ash'i düşünerek. Ondan kendisine kalan tek şeydi bu. Mektubunda ona olan duyguları hariç her şeyi yazmıştı. Çünkü emin değildi, onun ne düşündüğünü bilmiyordu, onu kırmak veya incitmek isteyeceği en son şey bile değildi. Ash onun her şeyiydi ve onu hep korumak isterdi, kendinin yanında.
Ash, Eiji'nin yanında mutlu oluyordu ve o da bunu biliyordu.
℘
"Tüm bunlar bittiğinde benim yanıma, Japonya'ya gel Ash."Gelecek miydi peki? "Ağabey'i" sözünü dinleyecek miydi? Yağmur yağınca sadece dışarı bakıp bunları düşünüyordu. Bir gün geleceğini ümit ediyordu. Fakat haftalar olmuştu ve her şey bir yana, Eiji Ash'e hiçbir şekilde ulaşamıyordu ve bu onu tedirgin ediyordu. Bir sorun olmasaydı onu arardı değil mi?
℘
"Orada silaha ihtiyacın olmaz."Ash'in silahtan nefret ettiğini biliyordu. Silahın onun için hiç tanışmak istemediği bir insan gibi olduğunu biliyordu. Onu tüm yaşadıklarından kurtarmak istiyordu. Onun için tertemiz bir hayat ve yeni bir sayfa. Hem de kendisinin yanında...
Ve asla onun yanında korkmayacaktı. O zaman dediğinin arkasındaydı Eiji, her zaman, daima arkasında olacaktı.
"Seni korkutuyor muyum?"
"Asla."
***
Izumo'da, yağmur şiddetlenmişti. Acele etmesi gerekirdi, belki de, çünkü en son acele ettiğinde önüne bile bakmamıştı ve oldukça oyalanmıştı. Aynı şeyin olacağını pek düşünmüyordu çünkü kendini toplamıştı, bu her ne kadar uzun sürse de.
Bu yağmurda olağan olarak dışarda kimse yoktu. Yoruldu. Bir binanın altında duran bir banka geçip oturdu. Mektubu cebinden çıkardı, bu yağmurda her olasılığa karşı tedbir amaçlı başka bir yere koymak istedi. En güvenilir yer bavuluydu.
Fakat sonra bir şey oldu, yağmur biraz durdu ve rüzgar daha da şiddetlendi. Ve elindeki mektup elinden uçtu. Mektubu asla kaybetmek istemezdi. Eiji'den ona özel bir şeydi o. Valizini tam kapatamadan mektubu yakalamak amacıyla koştu. Mektubu takip ediyordu ve rüzgar mektubu nereye götürürse Ash'i de oraya götürüyordu.
Yetişemedi. Mektuba yetişemedi. Mektup yere düştü ve ıslandı. Ash mektuba çömeldi ve gökyüzüne baktı.
"Yağmur hala yağıyor, Eiji.."Ve şimdi ruh eşi ağlıyordu. Ağladığını hissetmişti.
Onun ağladığını gözünün önüne getirdi ve o da ağlamaya başladı. Gözyaşları yavaşça dökülüyordu. Onun ağlamasına kıyamazdı. Onun kadar acı çekmesine rağmen kendisi küçük bir şey için ağlayamazdı. Ama kendini tutamadı, Ash'i çok özlemişti. Onun sesini duymak bile ona çok iyi gelebilirdi.
Ash ise ondan geriye kalan mektubu orada bıraktı. "O sadece bir mektuptu."
Hayır, o sadece bir mektup değildi. Onu hayata bağlayan bir kağıt parçasıydı sadece.Sadece demek zorundaysak evet, bu onu hayata bağlayan tek şeydi.
Biraz rahatlaması gerekiyordu ve banka tekrar geçti. Her şeyini kaybetmiş olsa bile yılmamalıydı. Etrafa bakındı ve bir şey fark etti.
Az ötedeki çiçekçiden Eiji'ye bir çiçek almalıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
mr loverman | asheiji
Fanfic❛さようなら Ash kendi için bir karar verir ve Eiji'nin aldığı biletle Japonya'ya gider. -¡!banana fish spoiler -⤹tamamlandı.