Bölüm 18.

1.2K 162 47
                                    

" İyi misin? "

Gin hastanenin koridorunda yürüyüş yapan ve şimdilik iyileşmek üzere olan abisinin yanından ilerlerken endişe içinde sordu. Ona hâlâ yakın hissetmiyordu ama özlem duyuyordu. Zar zor hatırladığı eski günler aklına geldikçe ona kızgın olsa da bu kızgınlığını sürdüremiyor, Akutagawa'nın hastalığının da etkisi ile abisine şefkatle yaklaşıyordu. Şuan istediği tek şey bir an önce iyileşmesiydi.

" İyiyim, Dazai ve Chuuya'dan haber var mıymış? "

Gin olumsuz anlamda kafasını salladı. Hâlâ ikiliden bir haber yoktu ve diğerleri bir dakika dinlenmeden onları aramasına rağmen bir sonuca ulaşmış değillerdi. Bu onların ilk kayboluşuydu ve herkes yoğun bir korku hissinin içindeydi.

" Geçmiş olsun. "

Tanıdık ses hastane koridorunda yankılandığında ikisi de o tarafa döndü.

" Ranpo-san, teşekkür ederim. "

Akutagawa saygı ile eğildiğinde Gin bunu yapmamış ve sadece Ranpo'nun yüzüne bakmıştı.

" İyileştin mi? "

" Sayılır, Ranpo-san. "

" Güzel. Diğerleri nerede? "

" Kayıplar. "

Bu defa Gin cevap verdiğinde Ranpo tek kaşını kaldırarak Gin'e baktı.

" Kayıplar mı? "

" Evet, Chuuya ve Dazai-san'a hiçbir şekilde ulaşamıyoruz. Kenji ve Atsushi onları arıyor ama bulamıyoruz. Hiçbir iz yok. "

Ranpo bir kaç saniyelik sessizliğin ardından dudaklarını büktü ve yüzündeki gözlüğü usulca düzeltti. 

" O ikilinin kaybolması bir hayli esrarengiz. Donanımlı duruyorlardı, yanılmışız. Özellikle turuncu olan iyi savaşıyordu. "

" Donanımlılar zaten! Bir kere bile böyle bir şey yaşanmamıştı yıllardır. İlk.. "

Gin hışımla söylediğinde Akutagawa beklenmedik bir anda araya girdi.

" Ranpo-san, senden bir ricam var. "

" Hm? "

Akutagawa ilk önce kardeşine, sonra da Ranpo'ya baktı.

" İkisini bulmakta onlara yardımcı olabilir miyiz? "

Akutagawa normalde birilerine yardım edecek biri değildi. Hatta insanlardan nefret ediyor bile denebilirdi fakat Dazai ve Chuuya'nın Gin için ne kadar kıymetli olduğunu kaybolduklarından beri anlamıştı. Kardeşi fazlasıyla üzgün olduğundan, sırf onun için Ranpo'dan böyle bir şey istedi. Ranpo'nun mafyası fazlasıyla geniş, yetenekli ve bilgiliydi. Kolayca bulabilirlerdi.

" Neden onlara yardım edelim ki? "

Ranpo sorduğunda Akutagawa saygı ile kafasını eğdi.

" Kardeşimi üzgün görmek istemiyorum. Onunla yıllar sonra buluştum ve bu şekilde bir durumun onu yıpratması oldukça kötü. Rica ediyorum, Ranpo-san. Adamlarını onlar için kullan. Hem bu şekilde kısa sürede bulanacaklardır. "

" Onları bulduğumda bana ne gibi bir fayda sağlayacaklarını öğrenirsem belki ikna olabilirim. "

Gin heyecanla yerinden fırlayarak Ranpo'ya yaklaştı.

" Ne istiyorsun? İstediğini verebiliriz. Yeter ki başlarına bir şey gelmesin. Onlar benim... Abilerim yerinde. Onlarla büyüdüm. "

Ranpo her zamanki umursamaz tavrı ile arkasını döndükten sonra ellerini cebine sokarak yavaşça koridorun çıkışına doğru ilerledi.

" Bu kadar yalvaracağınızı bilsem baştan kabul ederdim. Pekâlâ, yarın sabah bu konu hakkında buluşup konuşalım. "

" Ranpo-san! "

Gin yeniden öne doğru atıldı ve bağırdı.

" Vaktimiz yok. Ya yarın sabaha kadar başlarına bir şey gelirse? "

Ranpo durakladı ve gözlerini devirdikten sonra Gin'e doğru döndü.

" Akşam en sevdiğim dizi var. "

Ve koridorda ilerlemeye devam ederek hastaneden ayrıldı.

Akutagawa ise Gin'i rahatlatmak adına hemen ipuçlarını toplayacak ve tanıdığı herkesi seferber edeceğini söylemişti.

Mokro [ soukoku ]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin