1🐥

1.3K 163 261
                                    

"Bak tatlım, burada çalışırken mutlaka bilmen gereken birkaç şey var ama en önemlisi, Karadelik'ten uzak durmak."

Kafeteryada oturduğum yere ışık vurmadığı için muhtemelen beni görmemişlerdi. Başka bir ekipten olan kızlar, yanlarındaki genç kız ile konuşuyordu.

"Karadelik?" diye sordu kız. Sanırım burada yeni çalışmaya başlamıştı.

"Evet, Karadelik. Ofisleri bodrum katta, sakın oraya ineyim deme. Ofislerindeki küf kokusundan sanırım, hepsi delirmiş."

Hmm, küften kaynaklı değildi. Yani, kafa yapıyordu evet, ama asıl sebep bizimkilerin zaten deli olmasıydı.

"Neden, nasıllar ki?" diye sordu kız. İyice kulak kabartırken ağzımdaki sakızı sakince çiğniyordum.

"Hmm, nereden başlasak?" dedi kızlardan biri. Diğeri bize karşı dolmuş olacak ki hemen lafa girmişti.

"Lee Minho yakışıklı olduğu için numarasını istemeye gittiğim zamanı hatırlıyor musunuz?" dediğinde hepsi yüzlerini buruşturmuştu. İç çekerek kendisini dikkatle dinleyen kıza anlatmaya devam etti. "Yakışıklı ama çıldırmış. Kibarca numarasını istedim ve o ne yaptı biliyor musun? Suratıma doğru bağırdı."

Olayları bilmeyen kız, "Ne diyerek bağırdı?" diye sordu şaşkınlıkla.

Diğer kızlar birbirleriyle bakışmış ve anlatan kız, "Sadece bağırdı. Hiçbir şey söylemeden, sanki kuyruğuna basılmış kedi gibiydi." demişti.

Gülümsedim. Kuyruğuna basılmış kedi hm, kullanırdım ben bunu.

"Chan liderleri ama lakabı vampir. Hiç uyumuyormuş diye duydum. Koridorda falan gözleri morarmış, beyaz tenli birini görürsen korkma. Zararsız, kimseye dokunmaz. Onun tek kusuru da öyle beceriksiz bir ekibe liderlik yapmak. Ya da yapamamak desek daha doğru olur."

Kaşlarımı çatarak kollarımı göğsümde bağladım. Chan hakkında böyle konuşamazlardı.

"Kim Seungmin peki? İsmi bile ürpertiyor beni."

"Neden ki?"

"Onunla karşılaşırsan yolunu değiştir çünkü Müdür Kim, onun babası. Ayrıca ekipteki görevi hackerlık. Gözüne batan herkesin telefon ve bilgisayarlarını hackliyor. Detay vermek isterdim ama düşünmek bile tüylerimi diken diken etti."

"Ah, sanırım en çok dikkat etmem gereken o."

"Hayır, en çok dikkat etmen gereken kişi Yang Jeongin. O en gençleri ve masum bir gülümsemesi var. Sana sessizce yaklaşıp o sevimli yüzüyle 'Noona~' derse arkana bakmadan kaç. Hatta sadece gülümsese bile uzaklaş hemen."

Eh, şey... haklılar. Melek yüzlü şeytandır kendisi.

"Neden?"

"Uzmanlık alanı bıçaklar. Sırf eğlencesine rastgele fırlatıyor bıçaklarını. Eğer sana gülümserse ya da seninle konuşursa anla ki sıradaki hedef sensin. Başının üstüne elma koyup seni hedef tahtası yapabilir."

"Ah! Hyunjin ve Jisung'u unutmamak gerek. Hyunjin keskin nişancı olduğu için duyuları çok keskin. Fısıldasan bile duyuyor manyak."

"Aynen. Jisung da Minho gibi koruma. Yakaladıkları adamları ölümüne dövüyor o ikisi. Onların birini döverken eğlendiğini ve kahkaha attıklarını duyanlar var."

"Cidden mi?" dedi yeni gelen kız şok içinde.

Ben de başta böyle masumdum, sonra beni de kendilerine benzettiler. Ve evet yeni kız, gerçekten yapıyorlar bunu. Ben genelde orada olmamayı tercih ediyorum tabii.

Sunshine | FelixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin