•'~ Tommy ~'•

199 28 136
                                    

Bir açıklamam var, bu bölümde çok rahatsız edici kelimler görebilirsiniz ve karakterlerden ikisinin başına gelen şeylerden dolayı üzülebilirsiniz.

~

Wilbur, tekrar gözlerini açtı. Bu sefer nefes nefeseydi ama mutluydu.

Eğer herşey bir rüyadan ibaret değilse, onu tekrsrdan görebilecekti.

Sabahtı, saat 09:30 civarları.

Annesi kahvaltıyı hazırlarken kapı çalmıştı. Tommy'de koşarak kapıys ilerledi ve kapıyı açtı.

Gelen kişi Dave'den başkası değildi.

"Abi?"

"Tommy!"

Dave, Tommy'i sıkıca kucakladı.

"Kocaman adam olmuşsun, 2 yılda ne kadar büyüdün sen?"

"sağol."

İkisi de birbirine sarıldılar.

Dave, Wilbur'u görünce ona da selam verdi ve ardından annesine sarıldı.

Tüm aile buradaydı, babaları hariç.

O adamı bırakın babaları olarak görmeyi, görmek bile istemiyorlardı.

Hepsinin ondan nefret etme sebepleri vardı.

Wilbur şahid olmuştu.;
Bu adam, alkol bağımlısıydı ve karısını bir obje olarak görüyordu. Gününün 39 saati televizyon karşısında ayaklarını uzatıp, alkol içerek ve televizyon izleyerek geçiriyordu. O yokken, hem annesi hem de o adam Tommy ile ilgilenmemişti. Buna emindi.

Dave ise başka şeylere de şahid olmuştu. Üvey "baba"sının küçük çocuklara nasıl baktığına. Yanında Dave olmasa sanki.. sanki kötü şeyler yapacakmış gibi. Dave'e göre, üvey babaları iğrenç birisiydi. Anlamıyordu, annesi bu adam da ne bulmuştu?

Ama ne derler bilirsiniz; gönül ota da konar, boka da.

Tommy ise.. Ondan ölesiye nefret ediyordu, ne olduğunu anlatıcakken bile kusası geliyordu. O adam nasıl hala hiçbirşey olmamış.. gibiydi..? Tommy'nin psikolojisini alt-üst etmişti. Yaşadığı baskıdan daha öte şeyler yüzünden kimseye güvenmiyordu. İsterdi ama güvenemiyordu. O yüzden o adamdan kurtulmak istiyordu.

Ailesinin bu "baskı"dan haberi yoktu.

Annesi dışında.

O herşeyi biliyordu. Kocasının nasıl bir orospu çocuğu olduğunu da, onun hasta olduğunu da, Tommy'nin kimseye anlatmak istemediği ve midesini kaldıran olaylardan haberi vardı ama o sustu.

Tommy ise bunları içinde biriktiriyordu.

-

Akşam yemeği yaklaşıyordu.

Wilbur ve üvey babası markete gitmişlerdi.

Market uzakta kaldığından dolayı sadece arabayla 20 dakika sürebiliyordu.

Gece vaktiydi, Wilbur marketten aldıklarını arabaya yerleştiriyordu. Bagajı kapattı ve arabaya ilerledi. Sürücü koltuğuna üvey babası geçmişti, o da öndeki yolcu koltuğuna geçmişti.

Arabayı sürmeye başladı ama yavaş gidiyordu. Market gözden kaybolduğunda arabayı durdurdu.

"Wilbur, sana birşey sormam lazım."

"Buyur?"

"Aylık ne kadar kazanıyorsun? Tasarımcı olarak?"

"Bilmiyorum. 4000-4500 arasında değişiyor."

Neck Tie | SchlattBur |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin