evian ✓

4 | jikook

Sınavlar.

Sınavları kim bulduysa, umarım o zaman makinesiyle geçmişe gidip suratına tükürebilirim.

"İşte bu dalton atom modeli..."

Nayeon ile son dakika haberi verilen kimya quizine hazırlanırken, bir yandan önümdeki ders kitabında yazanları okuyor, diğer yandan sesli söylüyordum.

"Namjoon üzümlü kek atom modeli."

Kitapta okuduğum şey ile kaşlarımı kaldırıp kıkırdadım.

"Kesin açken bulmuş."

"Kesin. Canım üzümlü kek çekti."

Nayeon'a katılırcasına karnım açlıkten guruldayıp dururken çalan zil ile kimya hocası hiç beklemeden girmişti sınıfa. Daha zil bile bitmemişti. Ne bu dakiklik?

"Günaydın çocuklar."

Herkes belli belirsiz, uykulu bir sesle karşılık verirken hoca daha zil bitmeden girdiğinden bazı geç kalanlar arkasından girdi. Jimin de, koşturarak girdi ve hocaya bakıp utangaç bir şekilde özür diledi. Yanaklarını ısıracaktım bir gün. Gerçekten.

"Quizden önce size bir performans ödevi vereceğim."

"Sabah sabah sabır topuyuz yemin ediyorum." diyerek gözlüğümü çıkardım ve yumruklarımla gözlerimi ovuşturdum.

"İkili gruplar halinde yapacaksınız."

"İstediğimiz kişiyle mi hocam?"

"Hayır. Sınıf sırasına göre ayıracağım şimdi."

Gözlerim büyüdü duyduğum şey ile. Girdiğim şokla hareket bile edemezken şimdiden dans etmeye başlayan kalbim ile birden sıra arkadaşımın kolunu tuttum. Çok ani yaptığım bu hareket ile sıçrayarak bana baktı.

"S-sınıf listesinde Jimin ile üst üsteyim!"

"Altında da biri var..."

"Sus ve kötü enerji yayma!"

Daha büyük bir panikle ellerimi önümde birleştirdim ve dua etmeye başladım.

"Tanrım... lütfen bizi ödev arkadaşı yap. Eminim beni seviyorsundur niye sevilmeyeyim ben? Şuan olmasam da önceki hayatımda vatana millete hayırlı bir insan olduğuma eminim..."

Bir yandan ne olduğumu bile bilmediğim önceki hayatımdan konu açtığımda iyi enerjiler yolluyordum evrene. Hoca da çoktan sınıf listesinde grupları ayırmaya başlamıştı.

"... Nayeon ve Sunhee..."

"Ananı sikeyim."

Nayeon'un ağzından ilk defa duyduğum küfür ile gülmeden duramadım. Şaka gibi. Sunhee ile ekip arkadaşıydı ve Sunhee şuan her zamanki gibi yolunası saçları ile bize yan yan bakışlar atıyordu.

"...Jimin ve Jungkook..."

"İşte bu be!! İşte bu! Gol ulan gol!!"

Belki de hayatımın ilk Jikook momentını yaşadığım için fazla olmadığını düşündüğüm tepkiler verirken sesim biraz yüksek çıkmış olacak ki Nayeon eliyle ağzımı kapatmış, etrafta bize dönen gözlere hiçbir şey yokmuş gibi gülümsemişti.

"Bağırma salak."

Onun dediğini yapıp bağırmadan bacaklarımı birbirine sabırsızca vururken Jimin'e baktım. O sırada bana döndü ve yanakları ortaya çıkacak, gözleri görünmeyecek kadar gülümsedi.

"Bak... bak bu çocuk fazla oluyor yatağa atacağım şimdi."

"Yoongi de seni mezara atar."

Diğerlerine hoca hala grupları söylerken, sıra arkadaşı Jimin'e homurdanmaya başlamıştı. Ben de gizli gizli dinliyordum.