❝Hastalıklısı olur mu sevginin?❞

129 18 254
                                    

Heyy, selamlar!! 🥰

Nasılsınız, nasıl geçiyor günleriniz bakalım?
Biraz konuşup bölüme geçelim hadi 🙈


Jiminin sesli hıçkırıkları dolduruyordu ölüm sessizliğindeki odayı. Hoseok ve Yoongi aşağıdan gelen sesler ve Jiminin hıçkırıklarıyla kendilerini hızla odaya atmış, gördükleri görüntüyle, küçük çocuğu bu iki aptal adamın yanında tek başına bıraktıkları için pişman olmuşlardı.

Jimin gözlerini sımsıkı kapatmış, hıçkıra hıçkıra küçük bir çocuk gibi ağlıyorken, Taehyung ve Jungkook öylece kalakalmış, büyük bir pişmanlık ve hüzünle ağlayan çocuğu izliyorlardı. Birbirlerine olan öfkelerine öyle odaklanmışlardı ki, küçük çocuğun ağladığını çok sonradan fark etmişlerdi..

"Jimin..."

Jungkook'un titrekçe çıkan fısıltısı Jimine ulaştığında, mümkünmüş gibi biraz daha şiddetlendi ağlaması.

"Ne yaptınız lan çocuğa?"

Hoseok sinirle bağırıp Jimine doğru yürümeye başladığında, öfke saçan gözleri Jungkook ve Taehyung arasında gidip geliyordu.

"Jimin gel güzelim yukarı çıkalım"

Yavaşça elini uzattı Hoseok ağlayan çocuğa. Jimin son defa büyük bir gürültüyle burnunu çekip, yaşlarla parlayan gözlerini Jungkook'a çevirdi. Jungkook o gözlerde gördüğü incinmişlikle yutkunamadı. Neden sakındığı çocuğu herkesten çok o üzüyordu, neden koruduğu insanlardan daha çok kırıyordu onu..

Sahi hani neredeydi onu üzmesinler diye koruduğu insanlar? Hani şu karanlık insanlar, onlar mı ağlatmıştı sanki bebeğini?

Jimin, Jungkook'un değişen mimikleri ve sıkılı yumruklarından neler düşündüğünü anlayıp kafasını salladı yavaşça iki yana. 'Hayır' diyordu, 'hiçbiri senin suçun değil..'

Ve sonra odadaki herkesi şaşırtacak birşey oldu.

Jimin kollarını kaldırdı ve Jungkook'a doğru uzattı ellerini..

Ona kırılmışken en çok, yine onun kucağını istiyordu. Yine onun güvenli kollarını, huzur dolu kokusunu..
Jungkook'un gözleri yavaş yavaş dolarken, bir kez daha hatırlattı kendine; bu güzelim çocuğu haketmiyordu. Onu.. ve onun sevgisini..

..


"Neler oluyor Jungkook?"

Jungkook gözlerini uyuyan bebeğinden ayırmadan mırıldandı.

"Birşey olduğu yok"

Hoseok bu tavrına daha fazla sinirlenmiş ve kolunu tutmuştu büyük bir güçle. Öfkeden kolunu sıktığı eli titriyordu.

"Jungkook bana cevap ver. O çocuğu bu kadar ağlatacak kadar ne yaptınız? Neden ağlıyordu o kadar çok Jungkook neden!"

Yoongi sakinleşmesi için kolunu sıvazladı Hoseok'un. Jimin konusunda oldukça hassastı Hoseok ve bu tür konularda onu sakinleştirebilecek tek kişi de Yoongiydi. Tam da beklenildiği gibi, Hoseok'un titreyen eli yavaş yavaş durulduğunda ve gözlerindeki o sert ifade biraz da olsa yumuşadığında gülümsedi Yoongi. Üzerindeki etkisini seviyordu..

"Hoseok Jungkook'un üzerine gitme, baksana o da yıkılmış durumda. Biliyorsun Jiminin ağlaması en çok onu mahvediyor"

Hoseok, Yoonginin kulağına söyledikleriyle sesli bir nefes verip kafasını salladı. Jimini öyle o hâlde görünce aklını yitirmişti korkudan, ona emanet edilmişti bu küçük çocuk..

➳The me insideHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin