Sabahın erken saatlerinde şirkette bir çalışanın arkasında yürüyordum. Bana şirket kuralları ve yapmam gereken şeyleri anlatıyordu.
"Haftanın belirli günleri bay Agreste şu an oynadığı dizinin setine gidiyor. Dizi yakın bir zamanda bitecek ve bu yüzden bir sürü teklif alıyoruz. Teklifleri gözden geçirmeden önce ana karakter için olmadığına emin ol. Romantik bir dizi veya film ise onun oynayacağı karakterin kesinlikle öpüşme sahnesi olmayacak. Bay Agreste bundan hiç hoşlanmıyor. Nedenini biz de bilmiyoruz."
"Tamam. Anladım."
"Sana bir telefon verilecek o telefon ne olursa olsun açık ve yanında olacak. Telefonda hiç bir kişisel hesap yok. Sadece şirketin sosyal medya hesapları var. Bu hesaplara sadece biz söylediğimiz zaman bay Agreste ile ilgili haberler paylaşabilirsin. Buna dikkat et. Diğerlerine göre kovulma olasılığın daha düşük çünkü bay Agreste'e menajer bulmak çok zor. Ama yine de işini düzgün yapmazsan kovulursun. Bay Agreste'in başını derde sokmasını önle. Onu gideceği yerlere götür isteklerini karşıla. Zamanının çoğunu onunla geçireceksin."
Önümde yürüyen kadın birden arkasını döndü ve "Bay agreste ne sen ne de başka bir kadın ile ilişkiye giremez. Şu anda fanlar coşmuş durumda. Bay Agreste'in bir skandala karışma ihtimali söz konusu bile değil. Eğer böyle bir şey yaşanırsa ve sen durumu kurtaramazsan kovulursun." dedi ciddi ve sert ses tonunu koruyarak.
"Tamam. Elimden gelenin en iyisini yapacağım."
Kadın tekrar arkasını döndü ve yürümeye devam etti. Ben de arkasından ilerledim. Bir süre sonra kadının odası olduğunu düşündüğüm odaya girdik. Masanın gerisindeki sandalyeye oturdu ve bana da oturmam için işaret etti.
Sandalyede arkasını döndü ve raflardan birinden bir kutu aldı ve önüne getirdi. Kutuyu açtığında içinde bir telefon vardı.
"Bahsettiğim telefon bu. İçinde bay Agreste'in programı var, ki programı her hafta buraya geliyor. Programını ezberlemen gerekebilir. Telefonda tüm yapımcı, yönetmen menajerlerinin telefonları var. Notlar kısmından hangilerinin daha önemli ve daha çok ilgilenmen gerektiği ile ilgili bilgiler var. Bu telefonu sadece menajer olduğun sürece kullanacaksın. Eğer ayrılmak istersen telefonu bize teslim edeceksin. Anlaşıldı mı?"
Kadın bana gözlüklerinin üzerinden baktı.
"Anlaşıldı efendim."
"Onunla aynı evde kaldığını da duydum. Bizim müdür cidden bazen aptal olabiliyor. Ama madem bunu kazandın buna ses çıkarmayacağım."
"Teşekkürler bundaki tek amacım bay Ağreste'i korumaktı. Antifanlar bazen çok ileri gidebiliyor."
Kadının dudakları hafifçe yukarı kıvrıldı. "Haklısın. ben de birlikte çalıştığım kişi ile kalıyorum. Sadece ona aşık olmamaya çalış. Çünkü bunu başaramayan çok insan var."
Ona küçük bir gülümseme verdim. "Bu olsa bile ona söylemem. Merak etmeyin."
Kanatlarımdan vazgeçmeye hiç niyetim yok.
***
Konuşmamız bittikten sonra çoktan sete gitmiş olan Adrien'in yanına gittim.
Oraya vardığımda bir sahne çekiyorlardı. Sahne anladığım kadarıyla öpüşen ana karakterleri gören ikinci erkek adlı klişe sahneydi.
Ama Adrien'in yüz ifadesi o kadar gerçekçiydi ki içim bir burkulmadı değil.
Sahne bittiğinde Adrien o enerjik kişiliğine geri döndü ve bulunduğu yerden benim yanıma doğru geldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bring It Back [Adrinette]
FanfictionApartmanın kapısını açıp içeri girdim. İki kat çıkıp evime ulaştım. Kapının önünde bir kutu vardı. Eğildim ve kutuyu aldım. Ne oldugunu merak ediyordum. Kutu güzel bir şekilde bir kurdele ile bağlanmıştı. Kötü bir şey olmadığını düşünerek kutuyla bi...