Kumar

İlk ders

Multimedya teoman

Canan

"Çabuk karar ver" diye uyardı adam. Sonuçta beklemenin bi anlamı yoktu , cevap belliydi tabii ki de fahişelik yapmayacaktım

"Tamam, üçüncüsünü tercih ediyorum" dedim adamın hoşuna gitmiş olacakki "güzell , bir sürü adamım var ama hiç kadınım yok " dedi sırıtarak

Ukala oğlan bunu beğenmemişti

" Bi dakka nasıl olur özkan abi , bu kız mı bizim işleri yapcak karşımda duran kız ?" Şaşkınlıkla bana bakıyordu

Bu arada adamın adı özkanmış

"Teo sen ne ara benim kararlarımı sorgular oldun?" Dedi özkan abi– ne ara abim olduysa–

Teo denen oğlan başını eydi"özür dilerim abi" dedi

Özkan abi bana bakarak konuşmaya başladı "teo benim sağ kolumdur ,sende onun sağ kolu olacaksın. madem öyle canan bizim işler sıkıntılıdır, teoman sana dövüşmeyi, silah kullanmayı, ve diğer pis işleri öğretecek" duraklayıp teoman a baktı . Teoman da bana bakınca gözlerimi devirdim.

"Eminim daha önce eline hiç silah almamıştır" diye mırıldandı teoman bana bakarken.

"Evet almadım , gerek duymadım " dedim . Hah dercesine histerik bir kahkaha attı.

Özkan abi viskisinden bir yudum aldı"öğrenecek , yaşamak istiyorsa öğrenecek" dedi .

İşte şimdi sıçmıştım .

Teoman  

 alarmımın sesiyle uyandım , yatakda doğrulup bir kaç dakika etrafa bakındım . gözlerimi ovuşturup banyoya girdim , duş aldıktan sonra dolaptan beyaz gömleğimi ve siyah kotumu çıkardım. pantolonu giydikten sonra gömleği yatağın üzerine bıraktım. 

 mutfakta hemen  kahve yapıp bi sigara yaktım. kahveyi yudumlarken aklıma yeni kız gelmişti . aslında fena sayılmazdı. yani bu iş için değil ,yatak için diye düşününce sırıtmama engel olamadım. 

kahveyi bitirdikten sonra odama girip gömleğimi giyindim kolarını kıvırdım , çekmeceden arabanın anahtarını ve komidinden telefonumu alıp evden çıktım. 

 arabaya atlayıp nişantaşındaki şarap mahzenine doğru yola koyuldum. kaçak 1980 fransız krımızı şarap sevkiyatı vardı . biraz gittikten sonra telefonum çalmıştı 

"evet?" 

" teo , " arayan hasan abimdi , çok sevdiğim bir abimdir

"ooo hasan abim , nasılsın iyimisin" 

"ben iyiyimde o nasıl telefon açmaktır oğlum ,anana sövdük sanki " dediğinde güldüm

"yok abi ya biliyorsun bizim işleri , her türlü adam arıyo alışkanlıktan " balicisi,kumarbazı, dolandırıcısı, esrarcısı, bonzaici,ve daha neler neler..

"bilirim teo, özlettin kendini ,uğramıyorsun da artık eskisi gibi" haklıydı 

"napayım hasan abi , iş güç vakit olmuyo ki " harbiden olmuyodu 

"tamam teo, bi gün gel , " 

"gelirim abim , dikkat et , bişeye ihtiyacın olursa hemen ara bak " 

"tamam oğlum"  bu adamın bende emeği büyüktü , ben on beş yaşımda yetimhaneden kaçtığımda beni yanına almıştı , garsonluk yapmıştım ama bir garson -patron ilişkisinden çok baba-oğul gibiydik. beni beraber geçirdiğimiz bir buçuk yıl içinde evine de almıştı ,oğlu berattan ayırmamıştı beni. sonra bazı nedenlerden dolayı ayrılmıştım yanından.