Merhaba multimedyada hikayenin yeni kahramani var. Bu bölümde ortaya çıkıyor. İyi okumalar^.^
"İ called him. He is so friendly. And Turkish like you.(onu aradım. Cok arkadaş canlısı hem de senin gibi Türk)
"Okay is he coming?(peki geliyor mu?"
"5 minute later(5 dk sonra)
Hemen Selin'i aramalıyım.
"Hey James. İ will talking with phone. Wait Please.(james telefonla görüşeceğim bekle lütfen)"
"Allright(pekala). Dedi gülümseyerek ve ben de Selini aramak için kafeden çıktım. Çalıyor çalıyor...
"He Selin n'apıyorsun kankacim?"
"Ufff sıkıntıdan patladim. Bir saattir tv izliyorum, gel hadi ya bitmedi mi konuşmanız?"Selin'in küplere binme sesini telefondan duyabilecek miyim acaba?
"Yaa Seliin. James' in Türk bir arkadaşı varmış. Beni onunla tanıştırmak istiyor. Kendisi 5 dakikaya gelirmiş. Onunla da 10 dk konuşup gelirim canım tamam mı?"
Uzun süre ses gelmeyince tırstım. Bi' bağır çağır kızım ne o öyle sessizlik derken Selin'in sesi duyuldu.
"Peki ama en geç yarım saat içinde evde ol. Başına bir iş gelmesinden korkuyorum elin Amerikasında."Deme böyle şeyler işte.
"Merak etme lütfen gelirim ben görüşürüz"
Tolgahan'ın ağzından
***James beni biriyle tanıştırmak için çağırdı. Beş dakikada ordayım. Hehe , arabam sağolsun. Kafeye gittiğimde James yalnızdı.
"Hello James, where is your friend?(Meraba James arkadaşın nerede?)"
"She is talking with telephone."O she is dedi. Kız mıymış arkadaşı. Hem de Türk.
"Oh she is coming.(geliyor)"Demesiyle arkamı dönmem bir oldu.
Aman Allah'ım ben hayatımda böyle güzellik görmedim. Kızılımsı saçları ve yeşil gözleri beni benden almıştı.
****
Melek'in ağzından
"Hello Melek. He is my Turkish friend Tolgahan. "Dedi James ve hemen ona döndüm.
"Meraba Tolgahan Bey, Türk olduğunuz için Türkçe konuşmamda sakınca yok herhalde" dedim.Yüzüme uzun uzun baktı ve sonunda cevap verdi.
"Tabii ki Türkçe konuşacağız. Bu arada biz dostuz. Hanımlı beyli konuşmaya gerek yok, Melek."
"Tamam, Tolgahan."Ve o yemek o kadar eğlenceliydi ki, biz Tolgahan ile Türkçe konuşuyoruz ve James "what what" deyip duruyordu. Ve farkettim ki yarım saat geçmiş. Ve ben Selin' e yarım saat içinde evde olacağımı söylemiştim. Daha kötüsü Selin beni merak edip aramamıştı. Hemen çıkmam gerektiğini söyledim.
Tolgahan : " Ben seni bırakırım. "
"Ya zahmet etme lütfen. "
"Aşk olsun."Dedi ve beni zorla arabasına bindirdi. Anlamadığım şey, neden Amerika'da herkesin arabası son model? Bunu düşünmenin sırası değil. Hemen Tolgahan'a adresi söyledim. Ve araba bizi adeta uçurdu. Bu adam çok zengin olmalı çoook. Arabadan indim ve Tolgahan'a teşekkür ettim.
"Ne demek, tekrar görüşüyoruz değil mi?"
"Görüşüyoruz. "
***************
Tolgahan'dan
**************Şimdiye kadar kimseyle evlenmek istememiştim. Çok kızın yüzünü, vücudunu beğenmiştim ama hiçbirine aşık olmamıştım.
Evet Melek, şimdi dostuz , sonra sevgili olacağız, sonra da evleneceğiz. Çünkü ben istiyorum!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SABIR
Romance03.04.2013 "Her şey çok güzel olacak sevgilim. evleneceğiz ve çok mutlu olacağız. Ben gelene kadar bekleyeceksin değil mi?" Evet anlamında başını salladı. Çıkarken Nazife annemin elini öptüm. Çağatay ile konuşmalarımızı duymuş "O seni nasıl bırakab...