𝐬𝐨𝐧𝐠; The Relentless - Let Him Burn
"Geçmiş çıkmazında bir gece geçirdim.
Çığlıklarımı, feryatlarımı ve gözyaşına boğulmuş hıçkırıklarımı duydum.
Bileklerime ve ağzıma susayım diye sarılmış zehirli, dikenli sarmaşıkları gördüm.
İnsanların beni kurtarmak yerine nasıl susup izlediğine tanık oldum.
Çıkmaz sokakta olduğumu bilmediğimden çok koştum ama acımasız bir duvara tosladım.
Geçmiş çıkmazsında bir gece geçirdim,
Geçmişten bile acı verici oldu."
Ardından hızla indirilen bir kask vizörü ve yüksek sesle gazlanarak yanımdan yağın üzerinde kayıp gider gibi geçen iki motosiklet...
O denli bir hızla iki yanımdan geçen araçlar yüzünden dalgalı saçlarım büyük bir hışımla havalanıp saniyelik bir süreyle savrulmuştu. İnsanların ilk önce kısacık bir süre bana bakarak sustuğunu fark ettim. Aralarından bir kız sesinin, "Kimmiş ki bu kız? Koral'la yakın galiba." Dediğini duyar gibi olmuştum. "Birgen'miş kızım." Diye hayretle konuşan bir erkek sesini duyduğumda dudaklarım hafifçe yukarı doğru kıvrılmıştı. "Kesin sesinizi aptallar." Diyen başka bir kız sesi daha işittiğim sırada sonunda pozisyon değiştirip elimdeki bayrakları yan tarafta dikilmeye devam eden Yeliz'e fırlattım. Nefret dolu bakışlarını bana doğrultmuşken attığım bayraklardan birini son anda yakalamış ve diğeri yere düşerken müzik sesi yüzünden duymadığım ama dudaklarından okuyarak anladığım bir küfür etmişti.
Piste en yakın köşede durup elini kaldırarak benim dikkatimi çeken Merih'in yanındaki yerimi aldığımda bu konumdan rahatlıkla görülen iki motora gözlerimi diktim. Merih de umursadığım tek şeyin o iki araç olduğunu anladığı için sesini çıkartmayarak yalnızca yanımdaki varlığını sürdürdü. Merih'e tartışmadan bırakılan bu yer, mekândaki pozisyonunu sorgulama isteğimi uyandırmıştı. Acaba yarışları düzenleyen o muydu? Ya da mekânın sahibiyle falan mı yakındı?
Pist öylesine büyüktü ki neredeyse dakikalar geçmiş olmasına rağmen Koral ve Hayalet'in motorlarını görebiliyordum. Hoş, motorları uzaklaştıklarında bile görecektim çünkü bu alan bizzat bunun için tasarlanmış gibiydi.
Motorlar birbirine çok yakındı ancak Hayalet'in motoru metrelik bir farkla biraz öndeydi.
"Hadi," Diye geçirdim içimden. "Hadi, Koral!"
"Hadi," Diye fısıldadım bu sefer, sesten dolayı kendim bile duyamamıştım. Arkamda Hayalet'in ve Koral'ın isimlerinin birbirine karışmasına sebep olan öyle büyük bir tezahürat ekibi vardı ki benim fısıltımın duyulması imkânsızdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİRGEN
General FictionBen Birgen'dim, o ise Koral'dı. Ben yalnızlığa aşina olandım, o ise kendini herkesten soyutlayandı. Notalarla dans eden parmaklarımız, zamanı geldiğinde tetiklerin sıcaklığını yuva ediniyordu. Bizim yanan yuvalarımız ateşini başka yuvalara sıçratı...