Yağmurlu hatta fırtınalı denilebilecek bir sabahtı Ali uyanma saatinden daha erken kalktı zaten Adil hocası geldiğinden beri daha fazla üzülüyor içi içini yiyor yanında olamıyorum diye kahroluyordu Nazlı hamile diye ona çok fazla belli etmemeye çalışıyordu fakat bunu ne kadar başardığına dair en ufak bir fikri bile yoktu. Ferda onun için de önemli biriydi hem hocasıydı hem de ablası sayılırdı her ne kadar o onu öyle görmese de bazı şeyler zamanlaydı ve Ali Ferdanın onu sevdiğine dair hiç şüphesi yoktu düğün falan önemli değildi önemli olan onlarında iyi olmasıydı yatakta uzanmış tavana dikili gözleri ile tarama yapıyor yöntem bulmaya çalışıyordu fakat olmuyordu her şeyi denemişlerdi Ferdanın kendisi uyanması gerekiyordu herkes girmiş konuşmuş sevdiği müzikler bile açılmıştı ama beyin dalgalarında gıdım oynama yoktu.
Nazlı da gözlerini açtı en sonunda o da buruktu ama her sabah yanında Aliyi görmesi iyi geliyordu Nazlı Ferdayı gerçekten seviyordu ve ablası olarak görüyordu bunu Adil hocadan bağımsız yapıyordu ki Ferdanın yaptıkları tıbbi açıdan da harika bir örnekti hem özel hayatında hem de tıp kariyerinde gerçekten örnek alınabilecek bir insandı Ferda. Alinin ona bir şey belli etmemeye çalıştığının farkındaydı ama ne kadar olursa olsun o da görmüştü ve üzülüyordu. Sonunda Aliyle biraz daha baktıktan sonra iyice yanına sokulup günaydın kocacım demeyi unutmamıştı Ali de ona az önceki halinden daha farklı bir halde günaydın Nazlım demiş elini karnına götürüp günaydın bebek demeyi de unutmamış hatta karnını öpmüştü Nazlı hala inanamıyordu Alinin kabul etmesine gerçi neye doğru dürüst inanmıştı ki hala şaka gibi geliyordu ya da rüya gibi ama gerçek de bu onların en güzel gerçekleriydi.
Ali biraz daha romantik olmaya karar verince biraz daha yaklaşıp Nazlının dudaklarını naif bir şekilde öpmeye başladı Nazlı da mutlu oldu ve karşılık vermeye başladı ellerini t-shirt in içinden daldıracaktı ki Ali durdurdu buıgün yapmasak olmaz mı? dedi üzgündü Nazlı da zorlamak istemedi zaten hemen günlük rutinlerini yapıp aşağıya indiler. Aşağıda Açelya Doruk Demir bir de Selvi hemşire vardı suratlarından düşen bin parçaydı nasıl yaparız diye konuşuyorlardı
ALNAZ: GÜNAYDIN
- GÜNAYDIN
Alinin kibar ve ince bir hareketle Nazlının oturacağı sandalyesini çekmesinin ardından ekip bu güzel çiftimizi görünce biraz kendine gelmişti Nazlı da kocasının yanağına öpücük bırakmıştı Ali de yanına kurulunca sohbete başladılar Ali düşünceliydi
- Selvi Hemşire Adil hocanın durumu nasıl?
- Nasıl olsun Alicim hala aynı durumda yoğun bakımın önünde bu sabah eli Ferdanın elinin üzerinde uyuyakalmış bir tarafında dayısı bir tarafında da o var dayanacak gücü de kalmamış inat ediyor sakinleştirici vurduk ve odaya aldık uyuyordu ben de giderim yanına
- Adil hocamın yaşadığı şey çok zor Selvi Hemşire zaten uzun bir süre sonra barışıyorsun sonra bu olay oluyor şimdi düşünüyorum da ben herhalde dayanamazdım tek başıma Adil hocam nasıl dayanmış hala meraklar içerisindeyim.
- Tek değilmiş ki Amerikada da onların hastanesindelermiş dayısı yeğeni arkadaşları sevgilisi herkes oradaymış sevgilisiyle sonra tanıştıracakmış Ferda o yüzden getirmemişler
Açi: - Abla 13 yıllık sevgilisiymiş diye duydum doğru mu?
- Evet canım kulağa inanılmaz geliyor ama 13 yıllık ilişkileri varmış
- Benim Ferda hocayı kurtarmam lazım hem bunu Adil hocam için yapmalıyım hem de
- Hem de ne Ali ne oldu canım?
- Hem de Ferda hocaya teşekkür borcum var benim eğer o gitmese Adil hocam benimle bu kadear fazla ilgilenemeyecekti ve de onca şeye rağmen seni kabul ediyorum ama sevmem zaman alacak bundan dolayı özür dilerim demişti beni seviyor Ferda hoca bir de bana Mucize Doktor diyorlar madem iyileştirmeliyim.
Kahvaltının ardından Ali Nazlı Selvi Adil hocanın arabasıyla Açelya ve Demir Demirin arabasıyla Doruk da motoruyla hastaneye gittiler otoparka gittiklerinde ağlamaktan helak olmuş bir adet Beliz ve de Ferman buldular Beliz hatıralarda kaybolmuştu en sonunda yine yukarıya çıktılar durum hala aynıydı artık insanların da sabrı kalmamıştı ve dayısı ile Adil hoca kavgaya tutuşmuşlardı bu sırada Ferda nın beyin dalgaları oynamaya başlamıştı bizimkiler durdurmak için gidecekken Ali durumu anladı ve durun ya bilerek yapıyorlar ya gerçekten kavga ediyorlar ama sonuç olarak ikisi de Ferdayı uyarmış ve Ferda tepki vermeye başlamıştı
- Ben bilerek falan yapmadım Richard tamam mı? Senin o kardeşin yüzünden oldu her şey ben onu çok sevdim ama o beni terk etmekte buldu çözümü
- Bir daha ablam hakkında öyle konuşursan çok kötü olur Adil ERİNÇ sen sanki ablamı her zaman dinledin de beni yalnız bırakma dediği zaman bırakmadın da o da senden keyfine ayrıldı sen ona acı veriyordun sen bir de çok mutlusunuz zannediyordun sen bunu bahane ediyorsun eğer gerçekten ablamı dinleseydin hiç ayrılmazdın ondan
- O zamanlar kabul ediyorum biraz hırslıydım ama bunun dışında ben bir doktordum hala da öyleyim ve bazı şeylerden fedakarlıklar yapmam gerekiyordu ablan işte bunu anlamadı
- Evet bilirim o fedakarlıkları kendi ÖZ CANINDAN BİR PARÇA OLAN KIZINI kendine benzettiğin bir çocuğa feda ettin demi senin feda anlayışın bu çünkü Adil ERİNÇ
- SEN YAT KALK BANA DUA ET TAMAM MI? EĞER BU OLAY OLMASA SEN FERDA İLE YALNIZCA 3 AY GÖRÜŞÜYOR OLURDUN ( BAĞIRMIŞTIR)
- Keşke öyle olsaydı da en azından Ferda babasız büyümeseydi değil mi ben razıydım Ferdayı 3 ay görmeye a dur ne yapacaktınız siz Ferda liseyi ve üniversiteyi burada okutacaktınız sonra bu işin babam boyutu da vardı yüksek lisans yükselmek derken Ferda liseden sonrasını zaten burada geçirecekti. Yani Amerikada yani evinde ve de sen şu anda onu evinden kopardın onun evi Amerika burası değil hatta buradayken de küs olduğunuz zamanlarda dön Amerikana demişsindir.
- Burası da onun evi Richard Ferda aynı zamanda bir Türk
- Ferda tam olarak Türk değil melez
Bu sırada Adil Ferdaya dönmüş seni buldum bir daha bırakmam ne olur kalk hadi babam beni bırakma hadi ördeğim hadi fıstıkım hadi güzel kızım hadi diye söylemeye başlamıştır Ferman Ferdanın Adilin elini tuttuğunu ve uyanmaya başladığını görünce Ali ile beraber girerler ve Ferman ilacı yapar yapmaz Ferda biraz doğrulup nefes almaya çalışır ardından öksürmeye başlar Adilin sevinçleri artık mutluluk gözyaşlarıdır Richard ile sarılırlar Ferdanın konuşacak hali yoktur ekip birbirine sarılıyordur Adil ve Richard biz buradayız merak etme tamam mı yanındayız diyerekten yoğun bakımdan çıkarlar Ali soru sormaya başlar
- Uyandınız Ferda hocam bizimlesiniz beni hatırlıyor musunuz?
- Ben ( devamını getiremez çok yorgundur)
- Tamam çok yorgunsunuz Evet ise gözlerinizi kırpıştırın
- ( gözlerini kırpıştırır ) F.Fer...maaa...n
- Efendim Ferda ne yapayım senin için?
- Ç...çç...ıııı.k
- Ne
- ÇIK ( birden kuvvetli söyler ve öksürmeye başlar Ferman da çıkar)
- Ali .... beni ... odaya....alın babam nerde?
- Tamam hocam hemen bak orada
Alinin işaret ettiği yere döner Ferda babasına zoraki de olsa el sallar ekipte oradadır dayısına da hafif gülümser Ali de dışarıya çıkar Adil hoca sana ne kadar teşekkür etsem azdır çocuk der ekip anlamaz en sonda Ferdayı Alinin fikiri ile uyandırdıklarını söylediklerinde şaşırmazlar Nazlı çok mutlu ve gururlanır kocasıyla Ali asıl ben size teşekkür ederim Adil hocam babam diyerekten sarılır Adil ne zamandır bugünü bekliyordur şaşırsa da oğlum diyerekten o da sarılmaya başlar.
Adilin o andan sonra zamanı karanlıktan aydınlığa dönmüştü hem bu hasret bitmiş oğluna ne kadar yakın olsa da şu anda kavuşmuştu hem de biricik kızı prensesi uyanmıştı sonra tekrardan uzaktan sarılma yaparlar ve ayrılırlar