Bölüm 2

643 70 97
                                    

Mektubu eline alıp yavaşça okumaya başladı. Gerçekten hala intiharın eşiğinden buraya geldiğini sorguluyordu ama her şey çok hızlı gelişmişti.

Anne ve baba

Biliyorum belki hiç anlaşamadık, belki de beni sevmediniz ama evden kovduğunuzdan beri inanın hayatım zerre yolunda değildi. Fakat artık tek bir çözüm yolumun kaldığını fark ettim. Demek ki bu hayat benim gibi birinin yaşaması için pek uygun değildi. Artık size yük olmam, sorun çıkartmam. Mutlu olmanızı istiyorum ve bensiz daha mutlu olduğunuzu biliyorum. Benim için gülümseyin. :)

-Satori

Bu mektup onunkine çok benziyordu. Umutsuzluklarla doluydu. Ortada gerçekten kırılmış bir kalp vardı. Hatta iki kalp. İki kırık kalp birbirini onarabilir miydi ki?

Okuduktan sonra kahvesini bitirip bardağı durulayıp tekrar koltuga geçti. Hemen ardından banyonun kapısı açıldı. Uzun boylu çocuğun kızılları aşağı doğru düşmüştü ve böyle çok şirin gözüküyordu. İyice sarıldığı havluyla beraber diğer odaya geçti ama çok kısa bir süre sonra çıktı.

"Kıyafetlerim gitmiş."
"Kirli görünüyorlardı, ben de çamaşır makinesine attım."
"Yıkanana kadar beklemeli miyim?"
"Dolapta senin bedenine uyan kiyafetler var istersen onlari giy."

Teşekkür ederek giyinmeye gitti. Odadan lacivert bir tişört ve gri bir şortla dışarı çıktı. Koltuğun öbür ucuna usulca yerleşip karşısındaki kıza minnettar şekilde gülümsedi. İkisi de bir süre sessiz kaldıktan sonra Satori konuştu.

"Evin çok tatlı, çok para kazanıyor olmalısın." dedi etrafa bakınırken.
"O kadar da çok değil ama güzel bir işim var." dedi kıkırdadıktan sonra.
"Aslında bir pastacıda çalışıyorum."

Satori'nin gözleri parlamıştı. Hayranlıkla bakarken bir soru sordu.

"Çikolatalı şeyler de yapıyor musun?"
"Çikolatanın kendisini de yapabiliyorum."
"Bana da öğretir misin?"
"Tabii öğretirim."

Bir süre dönen bu tatlı sohbetten sonra Satori düşündü. Kendini ayak bağı gibi hissetmişti.

"Bir iş bulmamda baba yardımcı olabilir misin? Sana ayak bağı olmak istemiyorum."
"Yoo yoo, bana ayak bağı olmuyorsun, ve eğer istersen yanımda çalışabilirsin yani patronum da uygun görürse. Seni çikolatacım yapabilirim."
"Gerçekten mii"
"Evet gerçekten. Fakat patronumla iyi anlaşman gerek yoksa kovulman 20 saniye bile sürmez."

Satori'nin gerildiğini yutkunma sesinden fark ettikten sonra yumuşatmaya çalıştı.

"Yani serttir ama konu iş olunca, yoksa kolayca anlaşabileceğin biri sanıyorum."
"Başarabilir miyim dersin?"
"Tabii başarabilirsin."

İkisi de gülümseyerek birbirlerine baktıktan sonra bir süre daha konuşmaya devam ettiler. Artık ikisi de yalnız değildi ve garip bir şekilde konuşurken mutlu görünüyorlardı.

"Ebi?"
"Hm?"
"Bir şey sormak istiyorum."
"Sor tabii."
"O bana verdiğin odada önceden kalan biri mi vardı? Bu kıyafetler sana fazla büyük gibi ve ağır bir erkek parfümü kokusu sinmiş."
"Abimle beraber bu evde yaşıyorduk. O evlenince yalnız kaldım. Kıyafetlerini de almaya gelmedi, ben de hiç sesimi çıkartmamıştım. Fakat bir gün eşiyle beraber tatile gittiler, beni de çağırmışlardı. Yüzme fobim olduğu için sadece sahilin yanında bir gölgede oturuyordum. Deniz akıntılıydı giren az kişi vardı, o gün ikisini de akıntı alıp götürdü. O günden sonra ikisini de hiç görmedim, büyük ihtimalle yaşamıyorlar ama bundan hala emin değilim. İki yıldır cesedine bile ulaşamadım. Kıyafetlerini de atmaya hiç kıyamadım çünkü ondan kalan başka hiçbir şeyim yok."

Sıfırdan Başlamak (Tendou X Reader)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin