SOLDİER

İKİ DELİ...

Timin ortalığı halletmesi uzun sürmez gibi görünüyordu ama savaş da daha fazla ayakta duracak güç yoktu nerdeyse tükenmişti bense var gücümle time emir komuta verdim

- Hadi aslanlarım Tek Kurşun Tek hedef komutanınızın dayanacak gücü yok tetkiklere sarılın atış menzili son serbest !!!

Söylediklerim ile bana yabancı olmayan bir ses yankılandı dağların arasından

- YETTİK BE KONUTANIM MERAK ETMAYIN ÜÇ DAKİKA TERTEMİZ OLUR BURASI !!

Barışın sesiydi bu benim timim Çelik timi şuan tam üstümde yılan gibi kıvrıldık dağlar arasına namlu yerleştirmiş ve bir kere daha tam zamanında yetişmişti

3saat önce Alaylık ;
Yarbay Ferit kunduz;

Çelik timi hareket üssünde toplanmış bir vaziyette beni bekliyordu tek hedef vardı göreve döndüğü henüz bilinmeyen komutanları ve çok şükür yaşadığından emin olduğum yüzbaşı savaşı bulundukları cehenemmden kurtararak ait olduğu alana sağsalim getirmek hızlanmış adımlarım ile harekat üssünün önünde duruyordum derin bir nefes alarak içeri geçtim hazır duruş pozisyonu alan tim ile konuşmaya başladım

- evet Çelik timi şimdi size önmeli bir görev vermiş bulunmakta olarak kısa bir özet geçecek ve hazırlanmanızı isteyeceğim

- emredersiniz !

- şuan Uzakdoğu da bir kampta  esir tutulan  uzun zamandır şehit düştü sandığımız piyade yüzbaşı SAVAŞ BOZDAĞ 'ı şüphelerim sonucu arama  için bir ekip gönderdim komutanınızın başında olduğu  bu aram timine bir pusu kuruldu ve şans eseri komutanınız savaş ile aynı kampa götürüldü şuan orada içelerine sızmış bir şekilde yardım beklemekte savaş komutanınızın durumu çok iç açıcı değil sizden gidip ikisinde sağsalim buraya getirmenizi bekliyorum  !

- bizim bir komutanımız-(derken sözünü kesmiştim Mert'in)

- Aslı yüzbaşı göreve olan istirahatini sonlandırmış olup tekrar timinin başına döndü üsteğmenin

Diyince karşımda birbirine bakarak duran timi yanlız bıraktım ki dışarı çıkar çıkmaz

- Allah beeğğ

- dedim ben oğlu gelicek diye

- halleder o demiştik heyet beee

Dediler art Arda sonrasında

- Aslı komutanın be helal beeee oley beğğp

Sesleri ve  heyecanları beni bile mutlu ediyordu şu alaylıkta en deli dolu time komutanlık yapmak da benim hoşuma gidiyordu işte  napalım

Çelik timi görev esnası ;

Mert'in ağzından

Şimdi kamp alanı çok iyi korunmakta
-barış Pınar siz kuzey yönüne ilerleyin otarafı halledin

- Yasin emir sizde Güney yönünü halledin

- benle fethi de ön taraftan giriyoruz

Yaklaşık 25 dakika sonra herşey tamamdı ki fethi bir anda

- lan ben yanlış mı görüyorum yoksa şuan o kampta dolanan bizim komutanımız mı ?

- nasıl bizim hangi bizim ( dedi barış )

- cidden lan kasırga bu bizim komutanımız geri mi dönmüş ( dedi Yasin)

Onların söylediklerine kaşrlılık yüzümde oluşan tebessüm ve timdeki mutluluk herşeyi anlatıyordu zaten bizim komutanımız göreve geri dönmüştü şuan ki görevimiz de onun canını hiçe saydığı savaş komutanı sağ Salim burdan çıkarmak ve kendi topraklarımıza dönmekti tim hala tüm dürbünleri aslı komutana çevirmiş bakarken ben

- hadi bakalım Çelik timi gidelim ve komutanlarımızı bu cehennemden kurtaralım !

Dedim o an tek nefes bir ses yükseldi ...

- EMREDERSİNİZ, MEMNUİYETLE !!

Yavaş ve emin adımlar ile ilerleyerek yaklaşık yarım saat sonra tam menzil alacak konumdaydık biz yaklaşana kadar hareketlilik devam etti en son dürbüne yansıyan görüntü savaş olduğunu tahmin ettiğimiz kişinin kafasının kütüğe yatırılması  oldu Hepimiz eli tetikte beklerken getirilen kılıç Aslı komutanımın eline verilince yüzündeki ifade den anlaşılan tahminlerimizi doğrulamış ifade ile hepimiz tabana kuvvet sarıldık siyah tabutlara ki Aslı komutan dürbünümüz ile göz göze geldi bir an telsizler savaşın sesi ile dolmuştu bile

- bizi dürbünden tanıyacak tek kişi Aslı komutandır gerisi yalan heheyt be geri döndü işte

Demişti ki Aslı komutan elindeki kılıcı şemaya kaldırdı keskin yüzü güneş ile kesişirken kılıç indi indi en son gerginin attığı kurşunun kameramanın beynini delmesi ile karşımızda duran mendebur suratlı herifin başı boynundan ayrıldı ...

Savaş komutan ile güvenli bir yere geçtiler ve bizim etrafı temizlememizi beklediler ...

Aslı'dan

Timin etrafın temiz olduğuna  karar verince aşşağı inmesi saniyelerini almıştı beni gören Pınar ananda boynuma atlamış

- geri döndüm geri döndün bizi o dürbünden tanıyışın o kadar havalıydı ki

Dedi bende sarılışına karşılık vermiş söylediklerine gülüyordum

Emir savaşla ilgilenmeye başlamış bir yandan da bana

- yanlız komutanım basım bir nokta atışıdır o herifin nefesi yarışa son buldu tam sizden beklenen hareket

Derken barış gelip tek elini omzuma atarak

- bakın komutanım şu dünyada
Dedi ve gözleri etrafı gezdi sonra bağırarak
- sizden bir tane daha yokk
Diye bağırdı Mert hemen olduğu yerden

İşte bizim köyün delisi her yerde belli oluyor

Dedi barışı göstererek o sırada timi ne kadar özlediğimi bir daha anlamıştım şimdiyse savaşın yaralarına ön tampon ,pansuman yapmış helikopter iniş alanına ilerliyorduk çok geçmeden gelen helikopter ile derin bir nefes alarak bindik

Ardından iki saat geçmeden inmiştik zaten o an eşsiz bir görüntü ile derin bir oh çektim gözlerim gökyüzüne mükemmel bir bütünlük sağlayan ay yıldıza dikeldi ve o eşsiz görüntüde kilitlendi ...

Tekrar kendi toprağımda nefes alıyor olmanın ferahla ile üzerimdeki üniformayı bir kez daha gururla taşımıştım o da yetmemiş timime kavuşmuştum bakalım bundan sonda beni neler bekliyordu ...

Daha ne maceralara atılacaktım ne zaman sarılacaktı ay yıldız aciz vücuduma hangi ara değecekti düşman kurşunu tenime merak ediyordum yüce Allah banada nasip edecekmiydi Hz.Muhammed'e komşu gitmeyi şehit ünvanı ile semaya yükselmeyi ...