Lalin

2

Lalin Korca

Hakemin kolunu sahanın bizim takımın olduğu tarafına uzatmasıyla etraftan sevinç nidaları yükselmeye başlamıştı.

10-B hemen sahaya dalıp Asya'yı, beni, Şeyma'yı ve Kayra'yı ortalarına alıp sarıp sarmalamaya başladılar. Tabi bizde kollarımız yettiğince karşılık vermeye çalışıyorduk.

Bizimkiler etrafımızdandan çekilince bizim takımla bir yuvarlak oluşturduk ve ilk önce benden başlamak üzere ellerimizi birbirine vurarak zamanla sesleri yükselttik. Aynı anda ellerimizi birbirine vurmayı bıraktık ve "İ-LAY-DA" diyerek geri çekildik.

İlayda abla bizim benden önceki takım kaptanımızdı, geçen yıl geçirdiği bir trafik kazası sonucu voleybol kariyeri bitmişti.

Şu an bizi sahanın bize uzak kalan köşesinden gözleri dolu izliyordu. Sınıftan Orhan'a, İlayda abla'nın olduğu yeri gösterince koşarak onun yanına gitti ve bir anda kucağına alıp bize doğru getirmeye başladı.

İlayda abla yanımıza gelince o mühtişem küfürlerini bir kenara bırakıp "Sizinle gurur duyuyorum, harikaydınız hepiniz, Lalin nerdeyse benden daha iyi takımı yönettin bu yüzden bir süre tribimi yiyeceksin haberin olsun ama şimdi SARILIN!" der demez hepimiz İlayda ablanın üzerine resmen çullandık

Az önce bizim için önemli bir voleybol maçı yapmıştık ve 3-2 yenmiştik. Karşı takım Cemre Kolaji'nin öğrencileriydi ve bu kızlar sürekli bizim sınıfın erkeklerine yavşıyordu.

Zaten okulumuz genel olarak diğer okullar tarafından sevilmeyen bir okul. Nedeniyse sürekli onların bize yavşaması bizim de reddetmemiz ve genelde yavşayanları dövmemiz.

Takımdakiler sevincini yaşarken ben beden hocamızın yanına gidip maç sırasındaki hatalarımızı ve eksiklerimizi konuştuk.

Yaklaşık yarım saat sonra sınıfıma -10B'ye- çıktım. İçeri girdiğim anda sınıftan Oğuz malı kolunu omzuma atıp "Çok iyidin be pammıkşekerim" dediğinde Ata gelip omzumdaki kolu geriye itti ardından Oğuz'un ensesine geçirip "Sal lan kızı, bu arada çok iyidin pembeli" onlara gülümseyip sırama ilerlerken sınıftakilerin tebriklerini alıyordum.

Genel olarak cümlelerinin sonuna ya kardeşim ya da pembeyle ilgili kelimeler koyuyorlardı. Bu pembe olayı ne diye sorarsanız saçlarımı boyatmayı çok seven bir insan olarak geçen yaz pembeye boyattığımdan beri rengini değiştirmedim. Pembeden nefret eden biri de değilim zaten, aksine çok cırtlak olmadıkça hoşuma giden bir renk.

On dört erkeğin yanında pembe bir kafa biraz dikkat çekiyordu ama napayım seviyorum. Bizim sınıfta ben dahil sadece dört kız vardı geri kalanlar erkek olunca ve birinci sınıftan beri bir şekilde aynı sınıfta okumayı başardığımız için bu sayı ne artıyordu ne azalıyordu. Aynı zamanda sınıfa yeni öğrenci gelmesini de engelliyorduk. Nasıl yaptığımızı pek sallamayın.

Sıramdan çantamı alıp sınıftakilere selam verip okuldan çıktım, bugün hem cuma günüydü hem de iki hafta sonra yarıyıl tatili başlayacaktı

Okuldan çıkıp siteye doğru ilerlemeye başladım, ancak içimde kötü bir his kol geziyordu. Tabii bunda evden çıktığımdan beri etrafımda sürekli aynı plakalı son model siyah bir araç görmemin de katkısı olabilir(!)

En fazla yarım saat daha dayanman lazım Lalin, siteye girdiğinde korkmana gerek kalmayacak. Yaşadığımız site ultra güvenlikli bir siteydi, nedeniyse sitede bazı yüksek rütbeli askerlerin de yaşamasıydı.