10 | roommate

9.5K 1.3K 589
                                    

"Nereye gidiyoruz?" diye sordum artık nefes nefese kalmışken. Elvira bizi çarşıdan hız kesmeden çıkarmış, sürüklüyordu.

"Eve."

"Ama-"

"Şuan gezmenin sırası gibi mi görünüyor?!"

Sustum. Gergindi. Elvira hep zarif ve sakin bir kızdı her zaman gülümseyen. Ama şimdi gerçekten gergindi, fazla konuşmamalıydım.

Nayeon elbisesinden dolayı fazla hızlanamadığı için birkaç kere sendelediğinde homurdandı, Elvira da bunu fark ederek durdu.

Benim aklımda başka bir soru vardı; kitabın neden bir anda elimizden alındığı. Nayeon da bunu merak edercesine kaşlarını çattı. Ara bir sokakta, üçümüz duruyorduk.

"Yazar hain falan mıydı? Neden yasaklandı kitaplar?"

Bir kitap bir ülkede yasaklanıyorsa bunun ancak böyle bir sebebi olabilirdi. Ben de merak etmiştim. Ama Elvira birden kafasını iki yana salladı.

"Hayır, değildi."

"Neden yasaklandı o zaman?"

"Babamdan mantık beklemeyin." Dişlerini birbirine bastırdı. "Bu yaptığı, diğerlerinin yanında bir hiç."

"Yazarı kimdi kitabın?" diye sordum merakıma engel olamayarak. Çok ilgimi çekmişti nedense. Sonuçta eski bir dönemdeydik, her şey ilgimi çekmeye müsaitti.

Prenses, dişlerini iyice birbirine bastırdı. Derin bir nefes alıp "Birkaç yıl önce ölen yaşlı bir adam. Boşverin." dedi.

"Adı ne?"

"Çok soru soruyorsunuz!"

Sorularımızdan bunalmış bir şekilde ofladı. Zaten sıkıntıdaydı ve bize cevaplar verirken bile soğuk terler döküyordu. Sonuçta pek bir şeye karışmamalıydık, bilmemeliydik.

"Hadi. Eve."

Ondan sonra Elvira'nın yardımcısının atı sürdüğü at arabası ile dağa kadar gitmiş, yokuşta atlarla çıkamayacağımızdan yürümüştük on dakika kadar.

Kapıyı Evian açmıştı.

Ne zaman geldiğini bilmediğim adam, anlaşılan sarayda durmamıştı pek. Zaten burada kalacağını da söylemişti.

Nayeon ve ben ondan gizli kaçtığımızdan dolayı birbirimize gerginlikle bakarken Elvira hiçbir şey olmamış gibi hızla girdi içeriye abisini geçerek. Evian hepimize ifadesiz bakışlar atarken kıyafetlerimi süzdü kısaca, ardından arkasını dönüp kardeşinin peşinde yürüdü salona. Ne yapacağımı bilemeyerek çekingence ben de girdim.

Laf işitmemiştik?

Kapıyı kapattık ve Elvira da çoktan herkesin oturduğu koltuğa gerginlikle oturmuş, bacaklarını sallarken diğerleri ne olduğunu anlamamış bir şekilde prense ve prensese bakıyordu. Yabancı bir adam daha vardı ama. Ela gözlü, sarı saçlı ve çok beyaz tenli bir adamdı. Onu tanımadığım için kaşlarımı çatarken Elvira onun yanına oturdu şaşırmadan. Sanırım geleceğini biliyordu.

Oh, sanırım Elias'tı bu.

"Duydunuz mu?" diye sordu Elvira, abilerine muhtemelen kitap mevzusundan bahsedercesine. İkisi de kafasını salladı ve Evian koltuğa yerleşti onun aksine sakin bir şekilde.

"Boşver."

"Ne demek boşver?!"

"Halledeceğim." dedi sert bir tonda.

Elvira bir şey demek için ağzını açtı. Ama tekrardan kapadı ve sinirli bir şekilde gözlerini başka yere çekti.

Salona tam olarak girdim çekingen adımlarla ve aynı şekilde Nayeon da arkamdan girdi. Herkesin gözleri bana dönerken Elias da bana baktı, kaşlarını kaldırdı ardından.

evian ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin