Bölümler 2500 kelimeden az olmuyor ve olayları düzenlemek hiç kolay değil. Bu yüzden emeklerimin karşılığı olan oy ve yorumlarınızı esirgemeyin☺
Media: Bölüm spoileri içerir
♣️♣️♣️♣️♣️♥️♥️♣️♣️♣️♣️♣️
Bir çok insan göre adalet, temizlenmesi gereken kanlı bir cinayet aleti gibidir. Suçlu ise o aletin kana bulanmasını sağlayan kötücül bir insan türüdür. İnsanlara göre o kanlı aletin başında kim varsa suçlu o'dur. Asıl suçlu değil, suçlanması kolay insanlar suçlanır.
Ben suçluydum, caniydim ve bir katil olmuştum. Beni bu yola iten şeyler başta basit gibi görünüyordu ama zamanla yaşımıza yakışmayacak şekilde tehlikeli oyunlar oynamıştık. Yaşıtlarımızın tek derdi deli gibi çalışıp iyi bir üniversiteye yerleşmekken, biz bambaşka yollara sapmıştık. Gittiğimiz yollar çürümüş ve sonunda dibe batmıştık.
''Ben yaptım.'' dedim. ''Onu öldürdüm.''
Dizlerimin üstüne çöktüm ve ellerimi kendimden uzaklaştırdım. Bu ellerle birini öldürmüştüm. Bütün vücudum zangır zangır titrerken bedenimi saran kollarla kafamı usulca kaslı bedenin göğsüne yasladım. Ellerim önüme düşmüştü ve ben transa girmiş gibi yerde yatan beden dışında bir yere bakamıyordum.
''DERİN! BANA BAK!''
Beni saran kollar kendinden biraz uzaklaştırmış ve beni bir iki defa sallamıştı. Hiçbir şey düşünemiyor, bedenimi hareket ettiremiyordum. Bana endişeyle bakan kahve gözlere boş boş bakmaya başladım. Mavilerimin dolduğunu hissediyordum ama yaşlar inat etmiş gibi akmıyordu.
''Öldürdüm.'' dedim yeniden. Kurulmuş bir makine gibi aynı şeyleri tekrar edip duruyordum.
''Sen beni kurtardın. Sen olmasan o beni öldürecekti.'' dedi Melih. Beni sakinleştirmeye çalışıyordu ama bu durum beni daha da geriyordu. Melih için yapmıştım, onun için düşünmeden bir can almıştım. Omuzlarıma destek olan bir başka elle beraber titredim.
''Derin!'' dedi Sera. ''Sen bir şey yapmadın sakin ol artık, kendine gel.''
Elimle biraz ötede, cansız bir şekilde yatan bedeni gösterdim.
''Ben vurdum, öldürdüm onu.'' dedim. Nasıl yaptığımı anlamamıştım. Her şey bir anda olmuş ve bitmişti.
''ÖLMEMİŞ!'' dedi Sera. Öyle bir bağırmıştı ki bedenimi terk eden aklım yavaş yavaş geri gelmeye başlamıştı.
''Nasıl?'' dedi Melih ve hemen yerde yatan bedeni kontrol etti.
''Yaşıyor.'' dedi parlayan gözlerle. Birkaç emekleme hareketinden sonra oraya vardım. Yürümeye mecalim kalmamıştı.
''Bak! Kalbi atıyor.'' dedi ve ardından başını kontrol edip yeniden bana döndü. ''Çok kanamıyor.''
İkinci güzel haberi de vermişti. Üzerindeki gömleği çıkardı ve yerdeki baygın bedenin başına tampon yapmaya başladı.
''Sera, ambulansı ara!'' dedim. Onu bir an önce hastaneye götürmeliydik. Sera, eline aldığı telefonu kulağına götürmüştü ki Melih ona engel oldu.
''Saçmalamayın! Onu hastaneye götürürsek Derin suçlu duruma düşecek. Bu pislik, intikam için onu suçlayacak.'' dedi. Sinirle ona döndüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Masum: İntikam [BxB]
Teen FictionAşkın ENTRİKALI Hali serisinin ikinci kitabı... Kader ağlarını örse de oynanan tek bir oyun bile her şeyi alt üst eder. İntikam duygusu en saf insanı bile yoldan çıkarır. İNTİKAMIN 30 KURALI