Yataktan kalkarak esnedim ve dolabımı açtım.
Bugün kahvaltı yapmayacaktım o yüzden hızla dans odadına doğru inmeye başladım.
Dans odasına girecekken kenardaki jungkook'u fark ettim. Onu boşver lalisa! Jungkook'u umursamadan dans odasının kapısını açacaktım ki kapının aralık kenarından IU unniyle Tao sunbaenin öpüştüğünü gördüm.
Ahh lanet olsun! Arkamı dönerek jungkook'a baktım. Yoktu, asansörün sesi gelince koşarak oraya gittim. Çatıya çıkıyordu.
Merdivenlerden hızla çatıya doğru koşmaya başladım. Canım ondan daha çok yanıyordu! Çatının kapısını açınca onu kenarda çökmüş ayaklarını kendine çekmiş bir şekilde ağlarken görünce içimden bir parça koptu sanki
Yavaşça yanına giderek oturdum.
"İyi misin ?"
"Umrunda mı sanki ?"
Diyerek bana döndü. Evet çok umrumda!
"Doğru diyorsun umrumda değil"
DedimAyağa kalkınca bileğimi tutup beni kendine çekti ve sarıldı. Şaşkınca sadece dururken omzumda ağlamaya başladı.
"Benden nefret ettiğini biliyorum ama sadece 1 saniye bir kaç saniye bunu unutup bana sevildiğimi hissettirir misin ?"
Ağlayarak dediği şeyle paramparça oldum.Kollarımı sımsıkı ona sardım ve saçlarını sevmeye başladım. O omzumda saatlerce imkansız aşkı için ağlarken bende saatlerce onu orda sevdim, kokusunu içime çektim.
Sen bilmesen de ve ben ne kadar kabullenemesem de seni çok seviyorum Jeon Jungkook...hem de çok
Jungkook kafasını omzumdan çekerek göğsüme yaslayınca tedirgin oldum. Ya kalp atış seslerimi duyarsa
"Lisa..."
"Hmm"
Dedim
"...beni bir kez sevebilir misin ?"
Şaşırmıştım. Nasıl bir sevmekten bahsediyordu ki ?•••••
"Lisa kafan nerde senin ? Nerdeyse tüm kareografide geciktin"
Jisoo unninin dediğiyle ona döndüm. Jungkook bir türlü aklımdan çıkmıyordu!"B-ben üzgünüm"
Dedim
"Daha iyi olmaya çalış"
Kızları onaylayınca jennie unni müziği tekrar başlattı.Dans ederken bir anda durup kızlara baktım.
"Kızlar ben özür dilerim"
Dedim hızla odadan çıktığım gibi jungkook'un odasına doğru koşmaya başladım.Odanın önüne gelince ne olacağını umursamadan kapıyı çaldım. Bir süre sonra kapı açıldı jungkook bana baktı.
"Lisa burda ne işin va-""Seni sevebilirim"
Diyerek cevap vermesine izin vermeden parmak uçlarıma yükselerek dudaklarımı dudaklarına bastırdım.İkimizde sadece duruyorduk ne o kıpırdıyordu ne de ben, ilk öpücüğüm olduğu için ne yapacağımı bilmiyordum. İnsanların öpüşürken dil kullandığını duymuştum ama dilimi nasıl kullanacaktım ki ?
Jungkook kollarımı tutup beni bir anda kendinden uzaklaştırınca bir iki adım geriye gittim. Bu da neydi ?
"Lisa...bu yaptığında neyin nesi ?"
"Ben-"
"Bu hiç etik değil!"
Diyerek dudaklarını sildi.Benden o kadar çok mu iğreniyordu ?
"Ben sadece-"
"Kimse görmeden git"
Diyerek kapıyı suratıma kapattı.Şok olmuştum böyle birşey beklemiyordum tamam beni iteceğini hesaba katmıştı ama...ama sonra o beni öper diye hayal etmiştim...
"Bu acıtmış olmalı"
Hızla arkamı döndüm. Taehyung kollarını bağlamış bana bakıyordu. Onu umursamadan gidecekken kolumu tuttu."Neden jungkook ?"
Dedi, kolumu ondan çektim.
"Seveceğim kişiyi seçemiyorum"
Dedim, gözlerim yanıyordu. Taehyung kollarını bana sardı.
"Bırak beni!"
Diyerek onu itmeye çalıştım."Bırak dedim!"
"Sadece dur"
Dedi, onu itmeyi bırakarak haraketsiz kaldım.
"Neden o beni sevmiyor ?"
DedimTaehyung derin bir nefes alarak saçlarımla oynamaya başladı.
"Seni sevmiyorsa onu unut"
"Çok denedim...gerçekten"
Dedim
"O zaman sana onu unutturmama izin ver"
DediOndan ayrılarak yüzüne baktım.
"Bunu yapabilir misin ?"
Dedim, büyük elleriyle yüzümü sararak gözyaşlarımı sildi.
"İzin verirsen neden olmasın"
Diyerek gözlerime baktı."Onu bana unuttur Taehyung...eskisi gibi ondan nefret etmemi sağla lütfen, buna ihtiyacım var"
Dedim, Taehyung güldü ve tekrar bana sarıldı.
"Sana onu unutturacağıma dair söz veriyorum ufaklık bana güven"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
•STAJYER•
Fanfiction"...'Eğer benimle onun arasında kaldıysan onu seç, çünkü beni gerçekten sevseydin seçenek olarak görmezdin.'" -Taelicekook