•STAJYER•

3.1

Koltuğa jungkook'un yanına oturunca acıyla kalçamı tuttum. Jungkook gülmemek için kendini zor tutarken ona dönerek sinirle koluna vurdum.

"Bir de gülüyor musun ?!"
"Üzgünüm"
Diyerek kendini durdurdu. Şu beni getirdiği hale bak pislik! Hâlâ kalçamda el izleri duruyor.

"Bir daha dünü zor yaşarsın"
"Ama Lisa~"
Diyerek dudak büzdü.
"Sus! Kapat çeneni"
"İyi tamam bende o zaman başka kızlara gideyim madem beni istemiyorsun"
Sinirle ona döndüm.

"Hele bir dene!"
Hızla bana sarıldı.
"Asla öyle birşey yapmam"
Gülümsedim.
"Ahh doğru hâlâ telefon numaran bende yok o gün kaybolduğunda da seni arayamamıştım..."
Dedi

Jungkook masanın üstündeki telefonunu alıp bana döndü.
"...numaran ne ?"
Diyince ona yavaş yavaş numaramı söylemeye başladım.
"Tamam ol..."
Jungkook bir anda durunca ona baktım.

"Ne oldu ?"
Dedim
"Sadece biriyle numaralarınızı karıştırdım sanırım"
Diyerek birini aramaya başladı. Telefonum çalınca masanın üstündeki telefonu alarak arayana baktım.

Jungkook arıyordu.
"Beni niye arıyorsun ?"
Dedim, jungkook telefonu kulağından çekince telefondaki isime baktım.

IU Noona...

Lanet olsun! lanet olsun!
"J-jun-"
"Neden IU noonayı aradığımda senin telefonun çaldı ?"
"Jungkook bak açıklayabiliri-"
"Dalga geçtin değil mi ?"
Diyerek güldü.

Dolu gözlerimle ona baktım.
"B-ben-"
"BENİMLE DALGA GEÇTİN DEĞİL Mİ ? Eğlenceli miydi bari ? Çok güldün mü ? Bu çocuk ne kadar salak ? Dedin mi ?!"
"Yanlış anladın"
"Ben çok doğru anladım. Sana en başında güvenmemeliydim"

"Böyle yapma-"
Elini tutmamla hızla elini çekti.
"O-o konuşmalarımız...TANRIM!"
"Jungkook lütfen düzgünce oturup konuşalım"
"Konuşacak hiçbirşey yok, bitti!"
"N-ne ?"

Jungkook beni takmadan hızla evden çıktı.
"LANET OLSUN!"
Diyerek masaya vurdum. Gözümdeki yaşları sildim.
"En başında bu işe girişmeyecektim!"

•••••

"Lisa!"
Rose şaşkınca bana bakarken içeri girdim.
"Neden döndün ?"
Dedi jisoo unnim
"B-ben...jungkook öğrendi"
Dedim ağlayarak
"Neyi ?"
Dedi jennie unnim

"Zamanında onunla oynadığımı"
"Nasıl yan-"
"Unni hani Lisa Jungkook'a IU unni gibi yazıp onunla dalga geçmişti ya onu kastediyor sanırım"
Dedi Rose

"Ah bebeğim"
"Ben çok kötü biriyim"
Dedim
"Hadi ama Lisa onun sana yaptığının yanında senin yaptığın hiçbirşey"
Dedi Rose

"Jungkook nerde ?"
Dedi jennie unnim
"Bilmiyorum sabah evden çıktı sonra da gelmedi"
"Seni kim bıraktı ?"
Dedi jisoo unnim

"Taksiyle geldim"
Dedim, Rose yanıma oturarak kollarını bana sarınca göğsünde ağlamaya başladım.

Keşke en başında buna kalkışmasaydım!
"Kendini üzme, jungkook seni seviyorsa özür dilediğinde seni affeder"
"Affeder dimi Rose ?"
"Tabii affeder o seni seviyor"

"Ben odama çıkıyorum"
"Tamam git ve dinlen yarın da ben Bangtan'ı kahvaltıya davet ederim sende Jungkook'la konuşursun"
"Jungkook gelmez"
Dedim

"Merak etme Ben Yoongi'yle konuşur o işi hallederim"
"Hadi git yat"
Dedi Jisoo unnim
"Tamam unni teşekkür ederim"
Diyerek merdivenleri çıkmaya başladım.

Odama girince yatağa yatarak tavanı izlemeye başladım. Bir süre öyle durduktan sonra telefonumu çıkartarak jungkook'un numarasını açtım.

Elim arama tuşuna giderken durdum. Arasamda açmazdı ki...en iyisi beklemek, yarın yüz yüze konuşur kendimi açıklarım.

"Ahh lanet olsun!"
Diyerek kenardaki yastığı yüzüme bastırdım. En başında bu işe kalkışmayacaktım.

Gözümden akan yaşı silerek yatakta doğruldum. Bacaklarımı kendime çekip kenardaki ayıcığıma sarılarak dolu gözlerimle ayaklarımı izlemeye başladım.

Odanın kapısı açılınca o tarafa döndüm.
"Bebeğim"
"Rose"
Dememle yanıma gelip bana sarıldı. Omzunda ağlarken eliyle sırtımı sıvazlıyordu.

"Ben iğrenç bir insanın"
"Öyle deme"
"Çok kötüyüm ben Rose...çok"
"Böyle düşünme!"
"Bu bir gerçek"
"Jungkook'da zamanında sana çok şey yaptı"
"Ama sevdiğinden yaptığını söyledi. Ben onunla dalga geçtim"