<35>

944 103 58
                                    

Yoğun seks barındırır 🎬🔞🔞

Dudaklarını tenimden çekerken afallamış bakışlarımla ona bakıyordum.

"Beğendiysen ne mutlu bana sevgilim"

Kollarını belimden çekti ve yavaşça sarıldı. Sarılışına ona sıkı sıkı sarılarak karşılık verdim. O güzel kokusu burnumu esir alırken hayranca gözlerimi kapattım. Rahatlatıcı etkiyi dibine kadar hissettim.

"O zaman işte asıl süprize gidelim."

Gözlerimi açtm ve heyecanla başımı kaldırdım. Gülerken şaşkınca konuştum.

"Daha ne kadar beni kendinize hayran edeceksiniz şaşıyorum bayım. Daha ne kadar süpriz var?"

Güldü ve alnıma tatlı ve naif bir buse kondurdu.

"Mümkünse sonsuza kadar sizi kendime hayran edeceğim sevgilim. "

Gülümsedim. Bu öyle basit bir gülümseme değildi. Aşkımıza karşı duyduğum hayranlıktı..

Gözlerimin içine bakarken konuşmaya başladı.

"O zaman sizi şu kayığa alalım bayım"

Gülerek kollarımı çözdüm. Ardından yanına geçtim. O ise sol elimi tutarken beni yavaşça kayığa sürükledi. Ben ise hayranlıkla çevreme bakıyordum. Burası gerçekten dediği gibi kayıp  bir cennetti.

Hiç insan eli değmediği belliydi.

Dikkatle ilk o kayığa geçti ve ardından ellerimden tutarak beni kayığa geçirdi. Oturduğum yerin karşısına oturdu ve gülümseyerek kürekleri eline aldı. Dizlerimiz birbirine değiyordu ve çıplak tenimde onun temasını hissetmek güzeldi. Onunla olan her ne güzel değilse...

Eline aldığı kürekleri tutarken merakla konuştum.

"Yardım etmemi ister misin? Birlikte çekebiliriz hem"

Başını hayır manasında salladı ve küreklere asıldı.

"Sabah dediğim gibi, burada biri birine hizmet edecekse ben sana ederim"

Sol kolumu dizlerime yasladım, başımı da elime koydum. Hayranlıkla iç çekerken bakışlarım bilin boğum boğum beliren kaslarındaydı.yutkunmak istiyordum ama dikkatimi Bill'in kollarından çekemiyordum.

"Bill?"

Bakışlarımı zar zor çekerek gözlerine diktim. Kürekleri yavaş yavaş çekerken gülümseyerek konuştu.

"Efendim sevgilim?"

Bakışlarım tatlı mavi gökyüzünde dolanırken hayranca konuştum.

"Sanırım ben çok büyük bir büyüye kapıldım."

Yüzü anlamaz bir ifade alırken merakla konuştu.

"Nasıl yani?"

Dudaklarım iyice kıvrılırken kıkırdayarak konuştum.

"Senin büyün şapşal! Gözlerimi senden alamıyorum"

Dudakları benim ki gibi kıvrılırken tatlı kahkahası kulağımı okşadı.

"Bu kadar tatlı olma prensim! Seni yiyebilirim."

Gülerek başımı elimden çektim ve uyuşan belimi esnettim.

On dakika sonra L benzeri bir yerden geçtiğimizde karşımdaki görüntü ile şaşkınca kala kaldım. Tedirgince bakışlarımı gördüğük şeyden ayıramazken konuştum.

"Buradan geçmeyeceğimizi söyle Bill"

Kürekleri çekmeyi bıraktı ve başını hayır anlamında salladı. Korkuyla ellerimi göğsümde birleştiriken hayır manasında kafamı salladım.

Kayıp Güneş Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin