one

1.3K 158 89
                                    

yorum yaparsaniz cooook mutlu olurumm ♡

Kafa dinlemek için gittiğim ormanda, başımı arkamdaki uzun meşe ağacına yaslamıştım. Gözlerim kapatmış, bülbüllerin içimi huzurla kaplayan seslerini dinliyordum. Yüzüme vurdukça uzun siyah saçlarımı dalgalandıran ılık rüzgar arasında düşüncelerim bana eşlik ediyordu.

Orada o şekilde ne kadar oturdum bilmiyorum ama gözlerimi açtığımda hava kararmaya başlamış, ormanda yaşayan diğer canlılar yuva olarak adlandırdıkları güvenli bölgelerine çoktan sığınmışlardı. Derin bir nefes verip ayağa kalktım. Az ileride bana yaklaşmakta olan küçük bir parıltı görünce yüzüme bir gülümseme yerleştirip minik pixie dostumun yanıma gelmesini bekledim.

Küçük pixieler, her periye doğduğu anda hediye edilen sevimli canlılardı. Boyutları ortalama bir el büyüklüğünde, minik elleri, minik ayakları ve yine aynı şekilde minicik kanatları, büyük şirin gözleri, yumuşacık tüyleri ve fındık kadar burunlarıyla benim için bu dünyadaki en az periler kadar şirin olan şeylerdi. Her perinin görünüşü kendine ait olan pixie ile çok benzerdi.

Bana doğru yaklaşmakta olan minik pixie ile birkaç ay önce kaybolmuş ve ormanda ona sahip olan perisini ararken karşılaşmıştık. Adı Jex olan miniğin güneş kadar sarı tüyleri ve masmavi gözleri vardı. Onu bulduğumda ağlayarak kaybolan perisinin ismini sayıklıyor ve onu bulmaya çalışıyordu.

Beni ilk gördüğünde korkmuş ve hızla uçarak kaçmaya çalışmıştı. Fakat yorgun düşen minik bedeni ona engel olmuş ve yere düşmüştü. Koşup küçük dostumu yerden almış ve ona asla zarar vermeyeceğimi söylemiştim. Bana bir nebze de olsa güvendikten sonra onunla kasabaya dönmüştüm.

Kasabaya vardığımda elimdeki minik pixie cadılar ve büyücüler tarafından tuhaf karşılanmıştı. Eh pek de haksız sayılmazlar sonuçta her gün bir büyücü elinde pixie ile kasabaya gelmiyor.

Sonraki birkaç haftada Jex bana alışmıştı. Her gün ormana gider Jex'in perisini bulmaya çalışırdık. Perilerin yaşadığı köy ancak bir peri sayesinde görünür olabilirdi. Periler çok narin varlıklardı ve doğal olarak yaşam alanlarına öyle elini kolunu sallaya sallaya kimse giremezdi. Ne yazık ki bir pixie de yanında bir peri olmadan perilerin yaşam alanına gidemiyordu. Bunun nedeninin olur da bir pixie kötü ellere geçerse diye tedbir amaçlı olduğunu düşünüyorum.

Jex sık sık perisinden bahseder onun ne kadar güzel ve zarif bir peri olduğunu anlatırdı. Jex'in anlattığına göre adı Felix olan perisinin de kendi gibi sarı saçları ve masmavi gözleri vardı. En çok perisinin yüzünde olan minik yıldızları anlatırken heyecanlanırdı. Perisini anlatırken hep gözleri parlar daha sonra onu bir daha bulamayacağını düşünüp ağlamaya başlardı.

İlk günden beri onu bulacağımıza olan umudumu yitirmemiştim. İlla ki bir gün herhangi bir peri ile karşılaşıp ona durumdan bahsederdik. Eminim bize yardımcı olurlardı. Jex öyle bir anlatıyordu ki onu görmek için sabırsızlanıyordum. Eminim küçük pixiesi gibi kendi de çok güzeldi.

Düşünceleri bir kenara atıp yanıma gelmiş olan Jex'e baktım.

"Yemek saati geldi Hyunjinnn. Acıkmış olmalısın."

Onu başımla onayladım;

"Gel küçük dostum kasabaya dönelim."

Jex ile birlikte sohbet ederek çok da uzakta olmayan kasabaya varmıştık. Havada uçan şamdanların aydınlattığı yolda cadı ve büyücülerin ortak yemek için oluşturduğu alanına vardık. Kasabamız küçük bir yerdi. Buradaki herkes iyi yürekli cadı ve büyücülerden oluşuyordu. Küçük yaşam alanımızda huzurlu bir şekilde hayat sürüyorduk. Buranın tek kuralı güçlerimizi gerekmedikçe asla kötüye kullanmamaktı. Oldukça katıydık bu konuda.

Bir masaya geçip oturdum ve parmağımı şıklattıktan sonra tabağımın uçarak yanıma gelmesini beklemeye başladım. Jex de masaya uzanmış oluşturduğu minik peri tozlarıyla kendince oyun oynuyordu. Buradakiler ilk zamanlar Jex'e alışamasa da şuan herkes onu çok seviyordu. Bizim için sorun yoktu ama evrenimizin başka yerlerinde yaşayan taş kalpli büyücüler perilerden nefret ederdi. Periler ise güzel kalpleri yüzünden asla kimseden nefret edemez, herkes hakkında güzel şeyler düşünürdü. Tabiki istisnalar olduğunu düşünüyordum ama görmeden bilmek tahmin edeceğiniz üzere çok zordu.

Periler kendilerini kolay kolay kimseye göstermezdi. Yapacakları her şeyi gizli bir şekilde yapar, gerekmedikçe ortaya çıkmazlardı. Küçükken yaşadığım büyücülerin hayat sürdüğü dev şehirde büyük bir kütüphane vardı ve her gün gidip periler hakkında bilgiler okurdum. Benim için periler, kendi ırkımdan sonra en merak uyandırıcı varlıklardı. Hayatımda sadece bir kere bir peri görmüştüm. Fakat o kadar küçüktüm ki her şeyi yarım yamalak hatırlıyorum.

Yemeğim masama ulaştığında hızlıca yemeye başladım. Pixiler yemek yemezdi Jex de ben yemek yerken evde canı sıkıldığı için hep benimle gelirdi. Bazen benim yemek yiyişimi izler bazenleri ise cadıların yanlarında gezerdi.

Doyduğumu hissettiğimde masadan yavaşça kalktım ve dışarı çıktım. İlerdeki banklarda arkadaşlarımı görünce gülümseyip onlara doğru yürümeye başladım. Jex hemen arkamda uçuyordu.

"Selam çocuklar."

"Selam Hyunjin ve minik,tatlı Jex."

Jex, Changbin'in lafına utanıp küçük bir baş selamı verdikten sonra hızla Jisung'ın omzuna doğru uçup oturdu.

Jex arkadaşlarım arasından en çok Jisung ile anlaşırdı. Jisung elini Jex'e doğru uzattı ve minik Jex ona küçücük tüylü elleriyle bir beşlik çaktı. Onların bu sevimli haline kıkırdayıp daha fazla ayakta kalmamak için Minho'nun yanındaki boş yere geçtim.

Biz çocukluğumuzdan beri hep birlikte olan dörtlü bir arkadaş grubuyduk. Minho en büyüğümüzdü. Changbin ondan bir yaş küçüktü. Ben ve Jisung ise aynı yaştaydık. Yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmezdi.

Bir süre orada bizimkilerle birlikte oturup kahkahalar eşliğinde sohbet ettik. Saat geç olduğunda esnemeye başlayan Jex ile artık eve dönmemiz gerektiğini fark ettim. Diğerlerine durumdan bahsedip Jex ile birlikte eve doğru gitmeye başladık.

İkimiz de her gece olduğu gibi, minik pixienin perisini bulacağımıza olan inancımızla uykuya daldık.

- ♡ -

bolumleri duzenleyerek bastan paylasiyorumm

ilk bolum hakkindaki gorusleriniz?

ayrica bolumun uzunlugu nasil?? cok kisa olduysa diger bolumleri daha uzun tutmaya calisirim

fic hakkinda olumlu olmusuz elestiriniz falan varsa hic cekinmeden soyleyin kendimi gelistirmek icin elimden ne gelirse yaparim daha ilk bolum ama olsun <3

fic hakkinda olumlu olmusuz elestiriniz falan varsa hic cekinmeden soyleyin kendimi gelistirmek icin elimden ne gelirse yaparim daha ilk bolum ama olsun <3

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
magic - hyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin