magic - hyunlix

four

an itibariyle  duzenlemem bitti guncele geldikk 🥳 bu bolumden sonraki bolumler ilk defa yayinlayacagim bolumler olacak

-sınır 35 oy 80 yorum ♡

Sonunda eve girdiğimizde Chan'a beni takip etmesini işaret edip onu çalışma odama götürdüm. Jex peşimizden uçarak gelirken hala Chan'ı görmüyordu. Yaptığım büyü birazdan işe yaramaz hala gelir ve Chan herkes için yeniden görünür bir şekile girerdi.

Odamın ortasında duran dev kitaplığıma baktım. Alt raflardan birinde iksirler hakkında bir kitabım vardı ve orada aradığım şeyi bulabileceğimi düşünüyordum. Bir parmağımı kitapların ciltlerinin üzerinde geszdirirken kendi kendime mırıldanıyordum:

"Pekala bakalım asa kitabı, büyü tarihi... BULDUM İKSİR KİTABI."

Hızlıca yan duran kitabı yerinden çıkartıp elime aldım ve yine ayni hızda adımlarla çalışma masama doğru yürüdüm. Benim ani hareketlenmem ile Chan ve Jex de hızla peşime takılıp masama gelmişti.

Masaya kitabı koyup sayfaları hızlıca çevirmeye başladım. 

"Burada bir yerde olmalı. Ah işte hafıza geri getirme iksiri. Gerekenlere bakalım hemen."

"Sihir sözleri söyleyerek falan yapılmıyor mu bu?"

"Yapılıyordur sanırım bilmiyorum. Ama iksir tarifini bulduk işte her neyse bir de onu bulmakla uğraşmak istemiyorum. Gerekenlerin çoğu bende var. Jex gözünü Chan'dan ayırma olur mu ben eksik malzemeleri alıp geleceğim."

Jex artık görünür olan Chan'a bir bakış attı ve hızla kafasını salladı: "Tamamdır Jinnie."

Evden çıkıp geldiğim yolu geri yürüyerek kasabanın içine girdim. Aradığım şeyler kütüphanemizde olmalıydı. Büyü ile ilgili her türlü kitap ve iksirler için gerekli olan şeylerin çoğu orada bulunurdu. Hatta iksir yapmak için bir bölümü bile vardı lakin şuan orada bir hafıza getirme iksiri hazırlasam bu biraz şüphe çekebilirdi.

Kütüphanenin önüne geldiğimde başımla kapıdaki büyücülere selam verip içeriye girdim. Burnuma dolan kitap ve nane kokusuyla gülümsedim ve iksirler için ayrılan bölüme doğru yürüdüm. Gereken malzemeleri alıp tam arkamı dönüp çıkacakken aniden karşımda beliren Jisung ile yerimde sıçradım. 

"Aman Tanrım, Jisung beni çok korkuttun!"

"Ah üzgünüm. Korkutmak istememiştim." ardından elimdekilere bakarak ekledi "O elindekileri ne yapıcaksın?"

"Aa şey bunları mı? Evde eksikmiş de alayım dedim."

Tek kaşını kaldırarak inanmamış bir şekilde bana baktı.

"Dostum burası bir market değil."

"Evet ama olsun evde bulunsun. Şuan markete gidemeyecek kadar meşgulüm. Herneyse Jex evde tek kaldı yanına dönmeliyim."

"Bende geleceğim. Jex'i görmek istiyorum"

"Şey Jex şuan pek iyi değil. Perisini bulamadığımız için çok üzgün sonra gelirsin Jisung."

"Tamam işte şimdi geleyim teselli ederim onu."

"Yok hayır şuan kimseyi görmek istemiyor o."

"Pekala ısrar etmeyeceğim daha fazla. Ama sonra onu görmek için geleceğim."

"Tamam tamam görüşürüz."

Jisung ile vedalaştıktan sonra kütüphaneden çıkıp bugün kaçıncı kez geçtiğimi bilmediğim yoldan eve geri dönmeye başladım. Umarım artık daha fazla kimseyi görmeden eve dönebilirdim. Belki Chan Felix'i bulmamıza yardımcı olacak şeyler biliyordur.