Orman karanlıktı. Küçük bir kız gördüm. Ormanın içine doğru koşuyordu. Bir an durdu. Bana gel işareti yaptı. Aynı siyah adam gibi. Kız koştu bende arkasından. Sonunda şirin bir eve geldik. Kız eve girdi. Bende uzaktan onları izledim. Annesi dışarı çıktı. Babası yok muydu acaba?
Kızın annesi kıza Melinda dedi. Demek adı Melinda idi. Bahçeye sofra kuruyorlardı. Baba da evden çıkınca aile tamamlandı. Bir an o adamın siyah adam olduğunu sandım. Ama o yaşlı bir yüze sahipti. Buradaki adam genç duruyordu. Kız beni gördüğünü babasına söyledi. Ben korktum. Çünkü baba sinirli olabilirdi veya tüfeği olabilirdi. Kız beni gördü. Ahh.. Düşürken neden ayağı kalktım ki. Kız bana doğru koştu ve elimden çekip sofraya götürdü. Beni iyi karşıladılar. Benimle konuştular. Tabi ki o kapıdan çıkıp kaybolduğumu söylemedim. Beni eve götürdüler. Bugün burada kalmamı ısrar ettiler. Ne kadar hayır desemde kalmak zorunda kaldım.
Lavaboya gidiyordum. Bir çerçeve gördüm bir oda da. Merakımdan baktım. B-bu o siyah adamdı. Nasıl yani. O adam yaşlıydı ama bu kadar genç..
İçeriden çığlık geldi koşarak gittim. O siyah adam çıldırmıştı. Sanırım sarhoştu. Eline bir tüfek aldı ve karısının kalbine sıktı. Ben direk camdan atladım. Ne olsa zemin kattı. Titriyordum. Bu bunu nasıl yaptı. Bir tüfek sesi daha bu sefer bir inleme sesi ve kolumda bir el hissettim.
Depoda yerde yatıyordum. Abim başımda beni uyandırmaya çalışıyordu. Yine bir rüyaymış. Ama o anı asla unutamam.
Abim gitmemiz gerektiğini çünkü burada çok garip şeylerin döndüğünü söyledi.
