10.Bölüm
*Ailem için...*Karşımda duran büyük kapıya baktım ve derin bir nefes alarak topuklu ayakkabılarımın çıkardığı tok ses eşliğinde ilerledim.
Kapının önüne geldiğimde zili çalarak beklemeye başladım.
Bekleyiş sürerken omzuna konan koca el ile biraz daha rahatlamıştım.
"Sakin ol. Bunu yapman gerek güzelim." Diye kulağıma fısıldayan Cihangir ile kafamı saklayarak onu onayladım.
O sırada o da elini omzumdan çekip parmaklarını parmaklarıma kenetlenmişti. Diğer koluyla ise gözleri kıpkırmızı olan Melisa'yı kucağına alıp göğüsüne yaptırmıştı.
Açılan kapı ile hepimizin bakışları oraya döndü. Orta yaşlardaki görevli bir kadın açmıştı. Beni tanıyor olmalıydı ki gülümseyerek konuştu.
"Hoşgeldiniz Miray Hanım. Hilal Hanım'lar içeride sizi bekliyorlar , geçin isterseniz."
"Hoşbulduk." Diyerek içeriye girdik ve üzerimizdeki ince kabanları portmantoya astık.
İçeriye ilerlerken Cihangir de ayrılan ellerimizi tekrar birleştirmişti.
Salona geldiğimizde herkes buradaydı. Babam , abim , Hilal Hanım , oğullar ve eşleri. Sadece çocuklar yoktu.
Herkes bir yere dağılmış sohbet ediyordu. O sırada bizim geldiğimizi farketmeleri ile bakışlar bize dönmüştü.
Cihangir'i gören babam ve abim sinirle ayaklanıp üzerine yürümüş ama kucağındaki Melisa'dan dolayı bir şey yapamamışlardı.
"Lan sen ne yüzle kardeşimin karşısına çıkıyorsun?!" Diye kısık ama sert sesiyle konuşan abimle diğerleri bir şey anlamamıştı.
"Abi , baba sakin olun. Geçin anlatacağım." Dedikten sonra zorlukla yerlerine oturtup olayları anlatmaya başlamıştım.
Her bir kelimemde daha da fazla şaşıran ev halkı resmen şok içerisinde dinliyorlardı olanları.
Hele ki sevgili kayınvalidemin yaptıklarını duyan Hilal Hanım kadına neredeyse sövecekken Cihangir'in de burada olduğunu hatırlaması ile zor tutmuştu kendini.
Babam ise sessiz kalsa da bakışlarından anlamıştım bir şeyler planladığını. Engel olmayacaktır tabiki...
En sonunda Cihangir annesi adına , abim ve babamdan özür dilemiş cezasını çekeceğini söylemişti.
Babam ve abim burun kıvırsa da onlar da üzülmüşlerdi. Günlerce kapılardan kovmuşlar dediklerine göre.
"Şimdi gelelim asıl konuya." Deneme herkes daha bitmedi mi dercesine bana döndü.
"Ben görev yerine dönüyorum." Dediğimde babam dolan gözüyle yerinde dikleşmişti. Abim ise yapma dercesine bakıyordu bana.
İkisi de biliyorlardı bu görevi ve görevden dönme ihtimalimin çok düşük olduğunu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şah Mat | ♠️ (✅)
AksiŞanlı bir asker... Cesur bir kadın... Mükemmel bir anne... Yıllarca pes etmeden , cesurca her sorunu göğsünü gere gere aşmış ve TÜRK ORDUSUNA hizmet etmek için dişini tırnağına takmış , her şeye rağmen kendine bir düzen kurmuş bir KADIN. En önemlisi...