falling into you | liskook

- jealousy.

( Medyada bölümde yer alan karakterlerin görünümleri var. Keyifli okumalarr <3 )

------------------------------------------------------------------

4 ay sonra.

Lisa elindeki son perdeyi de astıktan sonra tabureden indi ve adımlarını üst kata çıkan merdivenlere yöneltti.

"Jennie üst kata çıkıyorum ben, sen perdeleri alıp gelirsin!"

"Sadece oradaki oda kaldı değil mi?" diye seslendi ona alt kattan Jennie.

"Evet!"

Jungkook Seul'e dönüşünün 4. ayı nihayet kendine taşınacak bir ev bulmuştu. Daha önceleri Taehyung ile yaşıyorlardı ama artık ona hem daha fazla rahatsızlık vermek istememiş hem de kendine ait bir alanı olsun istemişti.

Bugün hep birlikte toplanmışlar ve onun evini temizleyip bir yandan da yerleştiriyorlardı. Sayıca fazla olmaları da işleri bir yandan çabuk bitirmelerini sağlıyordu.

Jisoo, Rosé, Jennie ve Lisa evin temizliği ile ilgilenirken Taehyung, Jungkook ve Jimin ise eşyaları kamyondan eve taşıyıp Jungkook'un zevkine göre dizayn ediyorlardı. Yoongi'yi ise alışverişe yollamış ve yiyecek bir şeyler almasını söylemişlerdi.

Jungkook dubleks bir ev tutmuştu ama öyle çok büyük değildi. Alt katta oturma odası, mutfak ve lavabo bulunurken üst katta iki oda vardı. Biri Jungkook'un yatak odası olacak olan oda ve diğeri de şu anlık boş olup Jungkook'un kendisinin dizayn edeceğini söylediği boş odaydı.

Lisa merdivenleri çıkmış ve biraz uzun bir koridorun ardından karşısına çıkan iki yoldan sağdakine dönerek Jungkook'un yatak odasına gelmişti. Erkekler buraya eşyaları çoktan yerleştirmişti. Odaya girer girmez sağ da uzun ve yüksek bir dolap vardı. Ellerini üzerinde gezdirip sürüyerek kapağını açtığında içine kıyafetlerin yerleştirilmiş olduğunu gördü.

Aklına adeta üşüşen düşünceleri bir yana atmak istese de vücudu öyle demiyordu. Kafasını kapıdan hafif uzatıp dışarıyı gözledi. Hemen sessizce geri yerine döndü ve bir eli kıyafetlerin üzerinde gezinirken bir yandan da bazılarına uzanıp kokluyordu. Hepsinin üzerine kısmen yıkandıkları deterjanın kokusu sinse de bariz bir şekilde bir de kendine has bir koku sahipti. O an bunun Jungkook'un kokusu olduğunu anlaması uzun sürmedi. Yaptığının doğru olmadığını bilse de kendini alıkoyamamıştı işte.

"Ah! Bu perdeler neden her zaman hayvan ölüsü gibi ağır olmak zorunda ki!"

Jennie'nin sitemli sesi ve yaklaşan adımlarını duyunca hemen dolabın kapaklarını kapadı ve onu karşılamak için kapının önüne geçti.

"Ver ben alayım."

Lisa Jennie'nin elinden aldığı gibi camın önüne götürdü içinde perdelerin olduğu çamaşır sepetini.

"Vay, ne kadar zevkli döşenmiş bu oda!"

Jennie'nin nefes nefese söylediği cümleyle ona dönen Lisa onun hayran gözleriyle odayı süzdüğünü gördü.

O da odaya incelemeye başlayınca gerçekten de haklı olduğunu düşünmüştü. Geneline kahve ve bej tonları hakimdi. Kapıdan girince direkt yatak, yatağın üstünde bir tablo ve onun yanında küçük bir komodin vardı. Yatağının karşısında alışık olunan televizyonların aksine geometrik şekillerden oluşan bir kitaplık asılıydı. Kitaplığın altında ise minderlerden oluşmuş küçük bir oturma köşesi vardı. Lisa o an kesinlikle evdeki en sevdiği kısmın orası olduğuna emindi.