5. Bölüm

19 2 0
                                    

   Yazım yanlışlarım varsa kusura bakmayın lütfen...

Oy veren elleriniz dert görmesin...

     Keyifli okumalar...

   İSTANBUL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ...

    Hayatım boyunca hiç bir karakola gitmemiştim. Hiç bir suçum olmadığı halde hep içimde böyle resmi kurumlara karşı korkularım vardı. Böyle bir adamın emniyet müdürlüğünde ne işi olurdu. Yiğit açtığı kapıdan inince, ben de çaresizce açtım kapımı arabadan indim. Kapıda bekleyen polis memuru bizi görünce yani Yiğit'i görünce başıyla selam verdi. 
 

     " Hadi, akşama kadar bekleyecek misin?"

  Tabiki öyle bir niyetim yoktu. Yiğit önde ben de peşinden hiç bir kimlik kontrolü yapılmadan içeriye girdik. Yanımızdan geçen polis memurlarına selam verip hal hatır sora sora  merdivenlerden ikinci kata çıktık. Koridorda en sonuncu odasının önüne gelince hiç kapıyı çalmadan içeriye girdi. Bende arkasından girerken gözüm duvarda asılı  isme takıldı.

    - Komiser YİĞİT ALİ KARADAĞ -

    Bu adam kimdi. Beni neden buraya getirdi. El mecbur bende arkasından girdim odaya. Masa başına geçip hemen bilgisayarında bir şeylerle uğraşmaya başladı. Benim oturmadan ayakta dikildiğini görünce,
  

" Neden ayakta bekliyorsun. Otur lütfen."  Ben oturana kadar göz temasını hiç kesmedi.

  " Biliyorum buraya seni neden getirdiğimi merak ediyorsun. Şimdi öncelikle sana hitap edebilmek için  ismini söyler misin?"

" Gülce YILMAZ"

" Peki Gülce kimliğin yanında mı?"

Başımı salladım ve hemen çantamdan çıkarıp uzattım. Elimden aldığı kimliği inceledikten sonra bilgisayara   TC kimlik numaramı tuşlamaya başladı.  Sanırım GBT sorgulaması yapıyordu. Ekrana uzun uzun baktı.

   " Kimin kimsen yok mu?"
 
" Bir tek babam var. Annem 4 sene önce rahmetli oldu. "

"Seninle açık konuşacağım. Ben gördüğün gibi bir mafya değilim. Aslında şimdi seninle uğraşmam bile aylardır büyük emek verdiğim operasyon için iyi olmadı. Ben Narkotik Suçlar Şube Müdürlüğünde çalışan bir emniyet mensubuyum. Aylardır peşinde olduğumuz bir grup uyuşturucu kaçakçısı var. Kısacası baban da bunlardan biri. "

  Ben gözlerim kocaman olmuş bir halde anlattıklarını hazmetmeye çalışıyordum. Her türlü pislikle uğraşan babam, demek ki suçsuz insanlarında zehirlenmesine sebep oluyordu.

" Babanın uyuşturucu satıcılığından en az 12 yıl yatarı var. Tabiki başka suçlar işlediği için uzun bir süre misafir edeceğiz."

  " Ben... Ben gerçekten hiç üzülmem. Annemi aldı benden" gözümden akan yaşı elimin tersiyle sildim. Güçlü durmaktan çok yorulmuştum.

  " Biliyorum. Tahminde edebiliyorum. Eğer sende şikayetçi olmak istersen arkadaşlar  ifadeni alsınlar."

  Şikayetçi olsam bana neyi geri verebilirdi ki! Artık yüzünü dahi görmek istemiyordum. Allah'ım dan bulsun.

" Koruduğumu düşünmeyin. Şikayetçi olmak istemiyorum. "

  " Tabiki bu senin kararın. "

Tekrar başını bilgisayar ekranına çevirdi. Bir şeyler yazdıktan sonra telefonu aldı ve birini aradı.

" Odama gelebilir misin?"  dedikten sonra kapı açıldı ve o gün gördüğüm diğer adam sırıtarak içeri girdi.

" Naber kız. Seni burda görmeyi beklemiyordum."

Oturduğum yerde zaten diken üstünde gibiydim. Giren adamla istemeden de olsa koltuğun kollarını elimle iyice  sıktım. Güç almak istercesine...

" Bırak şimdi gevezelik yapmayı Arda. Daha önemli bir konumuz var. "

   " Hasan YILMAZ. Şimdi nezarette. Onunla ilgilenmeni istiyorum.  Ama asıl konumuz Gülce."

Gözler hızla bana dönünce, bakışlarımı hemen yere indirdim.

" Asıl konumuz mu?"

" Evet. Gülce YILMAZ. Hasan YILMAZ' ın kızı."

" Ne diyorsun."

" Bugün kumar borcu karşılığında bataklığa kızını getirdi adı herif."

Ben konuşulan konudan hiç bir şey anlamazken, onlar  da ne yapacaklarını düşünüyordu.

" Bu kötü olmuş komserim. Şimdi babası hapse girince çete  Gülce' nin peşini bırakmayacaktır."

  Karşımda ki adamlara baktım. Ben onların tekin birileri olmadığını   düşünürken aslında yıllarca bir mafyayla aynı evi paylaşmıştım.  Şimdi birde daha tehlikeli adamlardan bahsediyorlardı.

"Arda sen Hasan ile ilgilen. Benim bataklığa dönmem lazım. Bana da bilgi vermeyi unutma. "

" Tamamdır o iş ben de. Bana müsade."

Kapıyı açıp çıkacağı zaman arkasını döndü ve bana bakarak " Çeto' nun bundan haberi var mı? diye sordu.

Yiğit komser başını olumsuz anlamda salladı. Oda da yine kaldık ikimiz.

" Gülce bir akraban veya güvenebileceğin bir dostun varmı?  Korkmanı  istemiyorum ama tehlikedesin. Ben sana koruma talep edeceğim. Merak etme nereye gidersen sen onu fark etmeden  peşinde olacak. Olası tehlikelere karşı."

" Baba tarafından kimseyle görüşmüyoruz. Babamdan dolayı. Annem de üvey anne,abi ekinde büyümüş. Sadece çalıştığım pastanenin sahibi var. Gül abla. Ama onlara zarar gelsin istemem."

Eğer ki evimizi kumarda kaybetmeseydi gider kendi evimde kalırdım. Zarar görecek olsam bile kimsenin canı yanmazdı. Benim için üzülen adama çevirdim bakışlarımı. Eliyle hafif çıkan sakallarını ovuşturuyordu.  Belli ki çok az uyku uyuyordu. Göz altları mor halka halka olmuştu. Bu kadar işinin arasında bir de beni düşünüyordu. Sonra bakışları beni buldu. Yerinden kalkıp karşımdaki sandalyeye oturdu. Hafif boğazını temizledi.

" Bak Gülce. Yanlış anlamanı istemiyorum.  Eğer sende kabul edersen bir süre benimle kal."

Bu da ne demek oluyordu. Ben hiç kimseye güvenmeyecek miydim?

" Hayır böyle bir şeyi kabul edemem. Hem, ben bakarım başımın çaresine. Siz merak etmeyin. "

Sinirle kaşlarını çattı.

  " Böyle bir durumda senden faydalanacağımı nasıl düşünürsün. Karşıdan bakınca adi biri gibi mi duruyorum. Şu an gerçekten tehlikedesin. Ama kimsenin aklına benim evim gelmez."

"Ama bu doğru olmaz"başımı iyice yere eğdim. Ne kadar da aciz çıkmıştı sesim.

" Başını kaldır ve bana bak. Ben zaten operasyonda olduğum için ev boş. Çok nadir eve gidiyorum. Arada annem geliyor. Birde ben gelmeden temizlik şirketi geliyor. Yani  senin için en uygun yol bu."
 
  Biraz daha koltukta oturdu ve yine ayaklanıp bana söz hakkı vermeden bileğimi yakaladı.

   " Aylardır emek veriyorum bu operasyona. Yüzdük yüzdük kuyruğuna geldik. Ben aylardır yatak yüzü görmüyorum. Şimdi sen de söz dinle ve yürü benimle. "

  " Eve gidiyoruz."
 
 

MEVSİM BAHARDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin