Yarın uyandığımda o kadar güzel hiss ediyordum ki kendimi. Dün bir-birimize olan aşkımızı itiraf etmiştik. Onunda beni sevdiğini bilmem kalbimi havaya uçuruyordu. Kalkıp giyindim ve aşağı indim. Güzel bir kahvaltı hazırlayıp onu uyandırmak için misafir yatak odasına girdim. Yüzünü yastığa gömerek adeta bir çoçuk gibi uyuyordu. Yanına yaklaştım. Dudağına öpücük bırakıp saçlarını okşayarak onu uyandırdım. "Günaydın güzelim" diyerek uyanmıştı. Gülüp" Günaydın hadi kalk. "diyip aşağı indim. Masaya oturduğumda oda gelmişti. Oturup kahvaltımızı ederken telefonuma gelen aramayla işe acil çağırıldığımı anladım. Çabuk çantamı alıb Taehyung'un yanağından öpüp evden çıktım. İşe geldiğimde müşteriler çoktu. Yorgunlukla geçen işimizin sonunda eve gidiyordum ki J-hope bana bir mektub geldiğini söylemişti. Mektubu açtığımda istediğim üniversitenin kayıt için sınavlar başladığı yazılıyordu. Sevinerek arkadaşlarıma veda ettim ve eve geldim. Eve geldiğim an Kuma üstüme atladı. Taehyung 'da yanımıza geldiğinde" Çok afacan. Beni yordu"diyip dudağını büzmüştü. Büzdüğü dudağını öpüp" Onu tembihlerim"dedim. Kumayı yere bırakıp üstümü değiştirmek için odama çıktım. Saçlarımıda topuz yapıp aşağı indiğinde Kuma'yla oynayan Taehyung'u görüp onları izledim. Taehyung bana bakıp" Jen Kuma ne renk? "diye sormuştu. Saçlarını elimle taraken " Siyah"demiştim. Onaylayıcı mırıltılar çıkardığında mutfağa geçip yemek yapmaya başladım. Akşam yemeğimizi bitirdikten sonra Taehyung bana yardım etmek istedi ancak izin vermedim. O beni beklerken ortalığı toparlayıp yanına geldim. Ayağa kalkıp elimden tuttu ve salona götürdü beni. Bir hediye kutusunu bana verdi. Koltukta oturup" Aç bakalım"demişti. Heyecanla açtığımda bir tablo olduğunu anladım. Çevirip baktığımda bu benim resmimdi. Bana o kadar çok benzemiş tiki onun yeteneğine bir daha hayran kalmıştım. Gülümseyip ona sarıldım ve " Çok teşekkür ederim "dedim. Oda bana kollarını sarıp" Keşke senin güzel yüzünü göre bilsem. Gülümsemeni hiss etmek yerine görsem"demişti. Birazdan annem'den gelen aramayla ondan ayrıldım. Telefonu açıp kulağıma dayadım. "Merhaba anne nasılsın? " diye sordum. Tatlı sesiyle" İyi yavrum sen nasılsın? "diye sormuştu. " Bende iyiyim"demiştim. "Yalnızmısın?" diye sorduğunda Kumayla oynayan Taehyung'a bakıp" Hayır. Sana bahs ettiğim harika bir ressam vardı ya onunlayım anne"demiştim. Taehyung bakışlarını bana çevirip gülümsemişti. Ancak annemin" O kör çoçuk mu? "demesiyle gülümsemesi buruklaşmıştı. Kalkıp aceleyle salondan çıktım. Odama geçip" Anne yanımdaydı ve duydu. Utandırdın beni resmen "dediğimde " Kızım onunla aranda birşey varmı? "diye sordu. Sinirle" Evet anne. Sevgiliyiz"demiştim. "Ne? Kızım senin iyiliğin için söylüyorum. O kör. Onunla yaşaya bilmen zor olur" Demişti. Sinirle gülüp" O kör olabilir ama beni seviyor. O hassas bir kalbe sahip. Çok nazik temiz biri. Anne daha ne istiyor olabilirim? Kör diye onu evren dışlamamalı"demiştim. "Kızım bu yükü sen çekme" dediğinde" Anne lütfen birdaha bu konunu açma. Ben ölenedek onunla kalıcam. Şimdi kapatıyorum"dedim ve kapattım. Gerçekten çok sinirlenmiş tim. O bunu nasıl söyleyebilirdi? Sinirle elimi saçlarımdan geçirip arkamı döndüğünde onu görmeyi beklemiyordum. İfade sizce yüzüme bakıyordu. Allahım herşeyi duymuştu. Bu olamazdı
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sensitive heart [Taennie] ✔️
RomanceJennie:Neden iyileşmeni istemedin? Taehyung: Jennie artık buna alışmışken sadece mutlu olmayı dilemeliyim