bodyguard ༄ stucky ✓

a2

-Ev burası. Bucky söyledi.

Steve, derme çatma eve yine bir göz attı. Elini değsen yıkılacak bir hali vardı hâlâ. İçinde büyük bir üzüntü oluştu. Kendisi de zamanında böyle evlerde yaşardı.

-Bay Rogers, iyi misiniz? Bucky elini Steve'in beline koyarak destek verdi.

Sarışın gülümsedi.

-Evet... Sadece aklıma bir şeyler geldi. Geçelim mi içeriye?

-Siz nasıl isterseniz.

Steve önden gidip kapıyı bir kez tıklattı. Kapı hemen açıldı. Yaşlı bir kadın vardı karşılarında. Steve'i görünce hemen gülümsedi.

-Steve, oğlum. Hoş geldin.

Bucky hafifçe şaşırdı. Steve'in buraya daha önce geldiğini bilmiyordu. En azından beraber hiç gelmemişlerdi ve Steve nereye giderse gitsin Bucky ile giderdi.

-Merhaba, Mary. Steve arkasındaki adamı gösterdi. Bu benim yakın arkadaşım Bucky Barnes.

-Siz de hoş geldiniz. Lütfen içeriye geçin.

Steve içeriye geçtiğinde Bucky de onun arkasından yürümeye devam etti. Evin içi dışarısı kadar kötü değildi ama pek iç açıcı olduğu da söylenmezdi.

-Steve, şansına en sevdiğin limonatalardan yaptım.

-Mary, sana hayranım.

Sevecen kadın küçük odadan çıktığında Steve koltuğa oturdu ve Bucky'e baktı.

-James, otursana.

-Siz daha önce buraya geldiniz mi?

-Ben bu mahallede büyüdüm, James.

-Ben sizi dünyanın en zengin okullarında okuduğunuzu sanıyordum.

-Evet, öyle. Hepsini burslu kazandım.

Bucky küçük bir gülümseme ile Steve'in yanına oturdu. Bu sırada da kadın elinde bir tepsi ile gelmişti. Steve hızla ayağa kalkıp kadının elindeki tepsiyi aldı ve bardakları dağıtmaya başladı.

-James, hiçbir yerde Mary'nin limonataları gibi limonatalar bulamazsın. Eminim ki hayran kalacaksın.

-Siz sevdiyseniz ben de severim. James büyük bir yudum aldı limonatasından. Bu sıcak havada soğuk limonata ona iyi gelmişti. Gerçekten de harika olmuş. Ellerinize sağlık.

-Mary, Steve artık konuya girmeye karar verdi. Biliyorsun ki Tony ayda bir kez yardım gecesi düzenliyor ve o geceye de bir konuşmacı geliyor. Acaba bugün konuğumuz sen olabilir misin?

-Steve, buna ne kadar sevindiğimi bilemezsin. Elbette olurum.

-Akşama doğru evine birkaç kişiyi yollatacağım. Seni hazırlayacaklar ve otele getirecekler.

-Orada olacağım.

⁝

-James, anlatacak mısın artık?

Bucky gözünü yoldan çekip Steve'e baktı ve tek kaşını kaldırdı. Ne demek istediğini anlamamıştı.

-Sorunun ne olduğunu. Steve yorgunca cevapladı.