Aile

10 1 0
                                        


*Kaybolmuşta yıllar sonra evimi bulmuş gibi...*

"Almila! Uyan hadi, geldik."
Burak'ın kısık sesiyle gözlerimi açtım. Bir hamburgercinin önündeydik
"Neden eve gitmedik?"
"Emirlerle buluşacaktık uykucu hanım burada buluşmaya karar verdik"

Kapanmak için direnen gözlerimi serbest bıraktım. Aklımdan ne geçiyordu biliyor musunuz? Filmlerde erkekler uyuyan kızları kucağına alıp yatağa kadar götürür sonra da alnına bir öpücük bırakır ya, aklımdan tam olarak bu geçmişti. Bu sebeple kendimi uykuya bıraktım zaten.

Tabi benim romantik sevgilim Burak omzuma dokunarak daha doğrusu vurarak beni uyandırdı ve bu haraketine çok yakışan cümlesini kurdu
"Hey! Almila uyan artık bizi bekliyorlar. Çocuk gibisin gerçekten"
Gözlerimi kısarak ona baktım
"Seninle ilk boş vaktimizde film izleyeceğiz Burak. Yoksa bu gidişle beni başkaları kucağında ta-" Burak cümlemi tamamlamadan beni kolumdan çekiştirdi
"Yapma şunu Almila! Ne kadar büyüttün sende
"Tamam Burak kolumu bırak çabuk! Kavga bile ettirmiyorsun. Hayır yani onca derdimin arasında sen varsın sen de böyle bir şeysin işte"
Burak alaycı alaycı konuşmaya başladı
"Bak öyle harikayım ki kelime bile bulamayıp bir şeysin diyorsun kabul et harika biriyim"
Kaşlarımı kaldırıp yüzümü buruşturdum o an çok çirkin göründüğüme eminim.
"Berbat birisin Burak. Egolu aptal seni!" diye kızdıktan sonra sesimi inceleştirerek "Yine de sana hâlâ aşığım ama ayrılmayalım" dedim.

Arkadan kıkırdama sesleri konuşmamızı daha doğrusu minik kavgamızı böldü. Emir'in sesiyle aynı anda arkamızı döndük. Ece de yanındaydı.
"Yeni çiftimiz ilk kavgasını mı yapıyormuş. Gel Ece biz gidelim de rahat rahat yapsınlar kavgalarını."
Burak'a dönüp sert bir bakış fırlattım
"Söyledin mi? İnanamıyorum sana Burak." sonra tekrar Emirlere döndüm
"Gitmenize gerek yok kavga bile edemiyoruz Burak yüzünden"
O sırada Ece'nin çekingen gözleriyle karşılaştım.
Burak'a dönüp gülümsedim
"Burak, aldıklarımız arabada mı?"
Burak başını sallayıp arabaya doğru ilerledi.
Bagajdan çantaları alıp yanımıza geldi.

"Düğüne gideceğiz, hep birlikte." dedim heyecanlı görünmeye çalışarak. Aslında bu ne kadar mantıklı oldu bilemiyorum, annemi aldatan babam bu yaşta bambaşka biriyle  evleniyordu ve bu yaşta düğün yapıyordu gerçekten çok heyecanlı değil mi
Ece kendini tutamamışa benziyordu
"Oha! hemen evleniyor musunuz? Ne düğünü, daha yaşınız bu sene dolacak."
Burak arada kendi kendine mırıldandı
"Ben doldurdum geçiyorum bile..."
Burak'ı duymayan Emir, Ece'ye şaşkın gözlerle baktı
"Oha mı? Bu kız önceden böyle değildi. Aslında normal bir sözcük ama Ece çok kullanmaz yani gördüğüm en kibar kızdı Ece. Hem de mantıklıydı bu kız. Evlenme haberlerini düğüne gidiyoruz diye verecek değiller" Sonra Ece'ye döndü "Ne oldu sana birtanem? Kesin şu aptal Burak seni bu hale getirdi. Zaten kabalıkta üstüne yok. Bundan sonra onunla çok konuşmamaya çalış."

Ece'yi girdiği stresten çıkarmak için herkesi şoka sokacak cümlelerimi kurdum
"Burak'tan değil o, benden dolayı. Kimin kardeşi? Böyle devam kardeşim ben sana daha fazlasını öğreteceğim."
Emir girdiği minik şoktan çıkıp
"Küfüre falan alıştırmazsın demi?" diye sordu
Başımı hayır anlamında salladım
"Hayır ya küfür sevmem babamdan kaynaklı sanırım."
Kimse cevap vermeden konuyu değiştirdim
"Hadi artık aldığımız elbiselere bakın bakalım, sevecek misiniz?"

Burak aldıklarımızı poşetten çıkarırken Ece'nin şaşkın bakışları içimi ısıttı. Tabi aniden aklıma gelen acı gerçeğe kadar, o kanserdi ve ben ilerlemesine sebep olmuştum. Ece birden ellerini yanaklarına götürdü. Sanki hâlâ o minik çocuktu.
"Bu çok güzel. Teşekkür ederim"
Emir'de sırıdarak araya girdi
"Benim birtanem giyerse her şey güzel olur. Ama bu ayrı bir güzel."
Emir'e de takımını verdikten sonra içeri girdik.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 21, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Zamanın ArkasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin