9

6 2 0
                                    

"Söyle."

"Ne?"

"Bir derdin var Jonat. Seni iyi tanıyorum. Bana güvendiğin için söylemek istiyorsun ama bir türlü konuşamıyorsun. Söylersen sana yardımcı olacağım." dedi Davin.

Jonat gece yarısı yaktıkları ateşin karşısında Davin, Arel ve Kiran ile oturmuş konuşuyorlardı.

Jonat Davin'in bunu sesli söylemesi yerine kimsenin duymayacağı bir şekilde söylediği için minnettardı.

"Pekala bugün burda çadırda kalacağım. Eve dönmeyeceğim. Benimle kalırsan konuşabiliriz."

"Tamam anlaştık."

Davin henüz Lonita ile beraber yaşamıyordu. Henüz evleri olmamıştı. Evlenme töreni yapmamışlardı. Ama sevgili olduklarını artık herkes biliyordu. Bu yüzden sorun yoktu.

Kiran ve Arel evlerine gidince Davin ile Jonat çadır kurup ateşi söndürdüler ve çadıra girdiler.

"Davin. Sana anlatacağım şeyleri kimseye söylemeyeceğini biliyorum. Ama yine de uyarayım. Asla ve asla kimse duymayacak ve benden duyunca bana bağırmayacaksın sadece dinleyip yorum yap. Ama sakın bağırma. Hiç azar dinleyemem."

"Tamam tamam. Bağırmak ,kızmak ve azar yok. Söz veriyorum kimse duymayacak. Artık anlat. Bu kadar uyardığına göre ilgi çekici şeyler var demek ki."

"Bir kız var," diye başladı Janot. Davin ıslık çalmıştı.

Jonat yüzünü ellerine yaslayıp yeri incelerken devam etti konuşmaya.

"Ama büyük bir sorun var." dedi ve Davin 'e baktı.

"Ne?"

"Şey," dedi Jonat.

"Ney?"

Jonat derin bir nefes aldı.

"Kız burdan değil b topluluğundan."

Davin şaşkınca Jonat'a baktı. İlk önce bir şey demedi. Bir süre bekledi sonra "devam et," dedi.

Jonat başını sallayıp devam etti. "Ben hep sınır dışında gizli bir yere gidiyorum. Orda karşılaştık ilk. 1 haftadan fazla kez buluştuk. Ailesi onu biriyle olmaya zorluyor. Tehlikeli biri. Leon."

"Vay be. Leon,  ismi buraya kadar duyulam biri!"

"Evet. İşte kız istemiyor. Çocuk onu rahatsız ediyor."

"Saçmalık. Evlilik zorla mı olur. Bir kişi istediği kadar biriyle yaşar. Ama evlilik ayrı bir şey. Ömrünü, ruhunu, kalbini, hayatını adamak demek."

"Abisi Leon'un kardeşine aşık olmuş. Leon da bir o kızı almak şartını koymuş."

"Ben şu an anlamakta zorluk çekiyorum. Burada o kadar kız varken sen gittin b grubundan birini buldun. Yetmedi kız Leon'un sevgilisi çıktı. Cidden kaderse bu çok garip."

"Biliyorum. Ben kızı kurtarmak istiyorum."

"Nasıl?"

"Onunla evlenerek."

"Ne?"

"Başka çare yok. Ama bunu kıza nasıl söyleyebilirim ki. Aramızda bir şeyler geçti. Ama birbirimize karşı ne hissettiğimizi bilmiyorum. Hiç bunu konuşmadık "

"Kızla, yani onunla birlikte mi oldunuz?"

"Hayır. Ama bir çok kez yakınlaştık. Ona bunu nasıl söyleyeceğim?"

"Kardeşim. Sana her zaman saygı duyarım. Şimdi de öyle. Ama bana kalırsa sen vazgeç. Bırak. Kızı sadece 1 veya 1 buçuk haftadır tanıyorsun. Bu kadar süre içinde onu sevmiş olamazsın."

"Anlamıyorsun. Bu çok farklı. Sanki biz bir elmanın iki yarısıyız. İkimiz beraber çok mutluyuz."

"Oğlum sana kız mı yok? İstediğini seç burdan ben sana ayarlayacağım. Ama lütfen uğraşma diğer tarafla. Vazgeç. Hem kız çok mu güzel, çok mu seksi? Ne diye bu kadar bağlanmışsın?"

"Sanki hayatımda olması gereken o. Bunu hissediyorum. O varken sıkılmak söz konusu değil. Bilmiyorum. Nasıl anlatabilirim ki? Hem çok iyi bir arkadaş, hem çok eğlenceli, hem çok çekici,hem çok cesur. Ben bir daha onun gibi biriyle tanışacağımı sanmıyorum. Eğer ben bir şey yapmazsam onu tamamen kaybederim."

Davin Jonat konuşurken onu dikkatlice izliyordu. En yakın arkadaşının ne kadar ciddi olduğunu farketmişti.

Onun için sevinmek istedi ama sevinemedi. Tam da mutlu olmak isterken bu durum çok üzücüydü. Ne diyeceğini bilemedi.

"O zaman onunla konuşmalısın. Ama ya senin sınırı aştığın ortaya çıkarsa. Yani sana kızı nerde görüp de evlenmek istediğini sorduklarında ne yapacaksın?"

Jonat duraksadı. Henüz hiçbir şeyi garantilemeden Larisa'ya hiçbir şey diyemezdi. Ama düşünürse,beklerse çok geç olabilirdi.

"Sınırı aştığımızı söylemek zorunda değiliz," dedi. Sonra aklına birden bir şey geldi.

"Evet buldum."

"Dinliyorum."

"Larisa evlenmek istemediği için kaçıyor ve bizim sınırlarımıza geliyor. Sonra o saklanmaya çalışırken ben onunla karşılaşıyorum ve ona yardım etmek için gidip bilgine haber veriyorum. Durumu anlatıp evlenmek istediğimizi söylüyorum. Sonra onları ikna edip onu bilgine götürüyorum. Evleniyoruz. Bence gayet güzel oldu. Sence?"

Davin, "Jonat. Dostum ben seni ilk defa bu kadar istekli görüyorum. Persy'den sonra seni böyle görmek beni aslında sevindirdi. Çünkü ben senin mutlu olmanı istiyorum. Artık her adımında yanında olacağım. Sana destek çıkıyorum kardeşim. Yarın git ve o kıza söyle. Eğer anlattığın gibi aranızda bir bağ varsa o sana gelecektir." dedi ve Jonat'ın sırtını sıvazladı. Jonat gülümseyip Davin'e sarıldı. Kardeşten öte iki dost o gün geç saate kadar konuşup dertleştiler.

LARİSAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin